Tavus kuşunun kuyruğunun sadece genlerin bir göstergesi olduğunu söyleyemeyiz. Bizlerin gözünde estetik ve sanat (oran orantı) kriterleri vardır. Bir şeye güzel dediğimiz de işlevsellik düşünmeyiz. Gözümüzü cezbedici bir görsel haz alırız. Bunun genlerle doğrudan bir ilgisi yoktur. Estetik duygusu bizlerde vardır. Sanat da bunun eseridir. Herşey işlevsellik ile tanımlanamaz böyle bir tanımlama geçerli de değildir. Çünkü insanlar hep aynı tipte insanlardan hoşlanmazlar örneğin. Herkesin gözündeki estetik algısı farklıdır. Bu da zaten yeterince konunun işlevsellik ötesinde olduğunu ortaya koyar. Genelde insanlar felsefi eğilimleri ile herşeyi kendi felsefelerine göre indirgemeci bir yaklaşımla basitleştirmeye ve işlevsellikle açıklamaya çalışırlar. Ama bunları çürütmek aksine örneklerle aslında çok kolaydır. Evrim canlıların gözüne estetik görünen tasarımlar ortaya çıkaracak bir mekanizmadır. Yani genler canlılara esasen ödül mekanizma ile bu estetik tasarımları sunar. Arka planda genler için olanla bizim gözümüzde olan çok farklı işler. Örneğin kendi yavrunuz size çok şirin ve sevimli gelir. Bu sayede bu 'ödül' (haz) ile siz onu sever korur kollarınız. Şuursuz Genler de bu sayede çoğalmalarını garantilemiş olur. Şimdi çıkıp da Şuursuz Genler nasıl olurda bunu yapar derseniz bu soru zaten konunun sadece işlevsel olmadığını ortaya koyan net ve çok da ilginç bir sorudur. [1]
Kaynaklar
- M. Ridley. (2006). Genome: The Autobiography Of A Species In 23 Chapters. ISBN: 9780060894085. Yayınevi: Harper Perennial.