Bu, durumu nasıl açıkladığınıza bağlı olarak değişir. Eğer savunulan Tanrı modelinin insan biçimli bir Tanrı olmadığı konusunda hemfikirseniz insana yaptığınız benzetmelerden uzak durmanız gerekir.
Bir insanı doğuran -Yaratmaya benzetilir.- annenin çocuğundan, bir insana bakan, büyüten, ona yemek veren, koruyan anne, baba, arkadaş veya başka insanların -Tanrı'nın diğer sıfatlarına benzetilir.- o insandan bir şey beklemesi; insana özgü davranışlardır. Tanrınızın insan biçimli olmadığını savunuyorsanız bu durumu, benzetmeler ile açıklayamazsınız. Açıklayamıyor olmanız gerekir. Aksi takdirde Tanrı'yı insan biçimci bir şekle sokarsınız.
Bunu yapmamak istiyorsanız benzetme ile açıklamaktan uzak durmalısınız. İnsani gözükmesi, insan davranışı olduğu göstermek zorunda değildir. Yapılan bu eylemin Tanrı katında neden, nasıl ve ne amaçla olduğunu anlamayacağınızı, benzetmeler ile basitleştirmeye çalışsanız da bunların aslında hatalı benzetmeler olduğunu kabul etmeniz gerek. Tanrı gerçekten iletişime geçiyorsa "bilerek" kendini "hatalı" veya "eksik" açıklamış olmak zorunda. Çünkü insanın Tanrı'yı anlaması mümkün değildir.
Bu hatalı veya eksik açıklama, Tanrı'nın zayıflığı olarak görülebileceği gibi yine "bizim anlamadığımız bir planın bir parçası" olarak düşünülebilir. Yani sonuç olarak yine "Tanrı'yı anlayamayız, insan biçimci gördüğümüz özellikler onu yansıtmayabilir. Neden bu şekilde yaptı, onu da anlayamayız." noktasına geliyor ve inanmak isteyen anlayamasa da inanır.
Tanrı katında neye karşılık geldiğini anlayamayacağınızı kabul ettiğinizde bunların Tanrı'yı insan biçimci yapmayacağını savunabilirsiniz. Ancak doğrudan insani benzetmelerle açıklarsanız "İnsani gözükmekle kalmıyor, doğrudan insani ve insan biçimci." demiş olursunuz.
"Anlayamayız." cevabı tatmin edici gelmediği için hatalı benzetmeler kurarak açıklamaya çalışmak, savunulan Tanrı modelinin dışına çıkarak argümanın aleyhine bir sonuca götürür.