Bu konuyu bilimsel olarak değerlendirmek çok mümkün değil. Çünkü "bütün çeşitliliğin tek bir insanda bulunması" şu ana kadar görülmemiş bir iddia.
Hz. Adem derken ilk insandan bahsediyorlarsa bilimsel olarak "ilk insan" diye bir şey zaten yok. Homo sapiens ve ataları büyük bir popülasyondu.
Evrimin çeşitlilik mekanizmaları var. Bunlar "her bireyi" atalarından farklı kılıyor. Yani her bireyde atasında olmayan bir çeşitlilik oluşuyor. Her bireyde oluşan çeşitlilik de türün çeşitliğini oluşturuyor. Doğada gördüğümüz kadarı ile homo sapiens ya da atalarından yani bu büyük popülasyondan küçük bir grup (hatta bu durumda 1 kişi) ayrılırsa genetik çeşitlilik de büyük miktarda daralacaktır. İşte bu şekilde, küçük bir grubun, kendi sınırlı sayı ve çeşitteki özelliğini taşıyan büyük bir popülasyon yaratmasına kaşif etkisi (founder effect) diyoruz.
Bir popülasyon, bir çevreye uyum sağlayacak biçimde evrimleşirken elbette bir bireyin uyum başarısı diğerlerinden daha yüksek olabilir ama hiçbir örnekte türün genetik havuzunun bir bireyde toplandığı bir duruma rastlamadım.
Hatta insanları geçelim, doğrudan dünyadaki bütün canlıların ortak atası olan LUCA'ya ait olma potansiyeli bulunan 11.000 ortak gen belirlendi ama bu da haddinden fazlaydı: Bu kadar çok geni olsa, herhangi bir modern hücrenin yapabildiğinden çok daha fazlasını yapabilir olurdu. Günümüzdeki canlıların ise milyarlarca gene sahip olduğunu söylemeye gerek yok.
LUCA'dan sonra milyarlarca yeni tür oluştu. Bu yeni türlerin farklı popülasyonları farklı çevrelerde farklı türlere evrimleştiler. Yani tüm canlıların ortak atasında bile tüm canlıların genleri bulunmuyorken "bilimsel olarak" bu organizmalardan hiçbir "ayrıcalığı" bulunmayan insanların (hatta bir insanın) içinde bulunması mümkün değil.
Ancak burada bilimsel bir tartışma yapmıyoruz aslında. Hz. Adem'den bahsedince Allah inancı da işin içine giriyor. "Mümkün olmasa da Allah sonsuz güçtedir, imkansızı da yapar." diyerek bile savunulabilir. Hatta bilimsel olarak insan özel olmadığı halde işin içine inanç girince insan merkezci bakış açısı ile bakılır. O yüzden bu tür dinci siteler bilimin işine geldiği kadarını kullanır.
Özelliklerin genlerde bulunduğunu öğrendik. Tek bir insandan bu kadar çeşitlilik oluşması pek mümkün değil. Bunları öğrenince o mutasyonların içinde bütün canlıların potansiyeli olduğu kastettiklerini de söyleyebilirler. Allah'ın gücü sonsuz olduğu için bütün genleri Adem'in içine özenle koyduğunu ama bilimin fark edemeyeceği şekilde koyduğunu söyleyebilirler.
Bunlar cevap değil. Buradaki amaç bilimsel bir cevap vermek de değil. İnsanlar, inançlarına körü körüne bağlı oldukları ve bazı bilimsel gerçekleri kabul etmekte sorun yaşadıkları zaman bilimi inançlarına göre eğip bükerek inançlarının ortaya çıkardığı bilimsel sorunları kurtarma çabasına giriyorlar. Bu durum da onlardan biri.
Kaynaklar
- Ç. M. Bakırcı. Evrim Mekanizmaları - 1: Evrimi Tetikleyen Mekanizmalar Nelerdir?. (29 Mayıs 2011). Alındığı Yer: Evrim Ağacı | Arşiv Bağlantısı
- Ç. M. Bakırcı. Evrim Mekanizmaları - 7: Genetik Sürüklenme. (30 Mayıs 2011). Alındığı Yer: Evrim Ağacı | Arşiv Bağlantısı
- S. Uzel. Filogenetik Yöntemler Seoa'nın Yaşamına Işık Tutuyor. (20 Aralık 2018). Alındığı Yer: Bilim Fili | Arşiv Bağlantısı
- Ç. M. Bakırcı, et al. İlk İnsan Asla Var Olmadı!. (2 Kasım 2017). Alındığı Yer: Evrim Ağacı | Arşiv Bağlantısı