İnsan psikolojisinin evrimleşmişi derinlerde çok büyük bir hayvan psikolojisi mirasınının izlerini taşır. Kalıtımsal yolla bu psikoloji (gerek hayvan ve gerekse de insan nesli içinde) nesilden nesile geçerek insandaki bilinçdışı beynin özelliklerini oluşturmuştur. Tabi neokorteksden kaynaklı bilinç unsuru çok daha başka bir olgu. Çünkü bilinç bilinçdışı beyin bölgelerine karşı farkındalık edinme ve (örneğin cinsel dürtüler gibi) karşı koyma (irade) potansiyelini taşır. Her ne kadar bilinçdışı beyin bilincin üzerinde ciddi yönlendirme ve onu etkileme imkanına sahip olsa da bu potansiyel bilinçte vardır. Örneğin şuan buraya size bunları yazarken beyindeki bilinçdışılığın durumuna dair farkındalığı dile getirebiliyor oluşum esasen bilinçin ne kadar sıradışı bir şey olduğunun göstergesidir.
İlk insanların yani avcı toplayıcı bir yaşam biçimi süren insanların psikolojisini belirleyen şey elbette hayatta kalma mücadelesi ve çabasıydı. En belirleyici şey buydu. İkinci şey ise üreme diye geçse de canlılarda neslini devam ettirme düşüncesi cinsellikte canlı için çok baskın psikoloji değildir. Bunun yerine canlı için cinsellikteki ödül olan hazza odaklanma 'düşüncesi' ve bu hazzı bedenin cinsel dürtülerinin baskınlığı ve yönlendirmesi elde etme 'düşüncesi' canlı için daha ön plandaki bireysel hedef ve psikolojidir. Öyle ki yavru edinme güdüsü bile doğrudan canlı için üreme psikolojisi içermez. Canlı yavru sahibi olmak ister ancak canlı da soy devam ettirme düşüncesi yoktur. Bunun yerine canlı yavru edinmekten ve onunla etkileşimden haz almaktadır. Canlının odaklandığı şey ve onu yönlendiren şey doğrudan bunlardır. Zaten bir canlı da aksi yönde bir düşüncenin olması da bilinci gerektirir. Dolayısıyla canlılığı yönlendiren şey acıdan (yerine göre acı yaratacak tehlikelerden) kaçma, hazza yönelim gibi bedensel dürtü ihtiyaç ve eğilimlerdir. Tabi insandaki durum bilinçten dolayı biraz daha farklılaşıyor. Yukarıda söylediğim gibi bilinçin potansiyeli insanda örneğin sadece hazza odaklanma yerine gelecek öngörüsü sağlayan bilinç nedeniyle doğrudan üreme amaçlı cinsellik yaşamasına yani bir amaç edinmesini sağlayabiliyor. Bilincin sıradışılığı derken bu ve benzeri durumları zaten kast etmiştim. İşin diğer canlılarda görünen en tuhaf tarafı ise canlı haz ve acı ile veya bedensel ihtiyaçlara göre hareket ederken bizim bilincimizle yapabildiğimiz üreme amacı gütme diye ifade edebileceğimiz bir nitelemeyi yapacak şekilde üst (amaçsal) planda bir tablo çiziyor olmaları. Bu da çok çok ilginç bir durum. Çünkü bu durum birey olarak canlının başka şeylere odaklanarak hareket ederken bilinçli gözlemle baktığımız da üst bir amaçsal hedef varmış olarak görmemize neden oluyor. Richard dawkinks de bu yüzden bencil gen teorisinde bu durumu genlerin 'psikolijisi' ile açıklamaya girişiyor ve canlıyı değil genleri esas alarak bunun Açıklanabilecegıni özünde söylüyor. Çünkü canlı değil genler çoğalmak ister diyor. Canlı hazza veya ihtiyaçlara odaklanır ama genlerin 'amacı' mikro yaşam unsuru bir virüsün çoğalması gibi bedenleri kullanarak bir konakçı gibi çoğalmak ve bedenden bedene geçerek veya aktarılarak varlığını devam ettirmektir diyor. Tıpkı kuduz virüsünün canlıyı başka bir canlıyı ısırmaya yönlendirmesi gibi ve canlının kuduz virüsünü yayma gibi bir amacı yokken ısırma güdüsünü virüsün oluşturması gibi genler de canlı bedeninde hazzı oluşturur, onunla canlıyı yönlendirir ve böylece canlıyı kendi 'amacına' yönlendirmiş olur. Bu yüzden de canlı genler için sadece bir yaşam kalım makinesidir diyor.
Kısacası insan hayvan psikolojisi kalıtımının mirasını ve bunun izlerini beyninde taşısa da bilincin ortaya çıkmasıyla insan psikolojisinde bilincin etkileri çok belirleyici bir yön veren duruma gelmiştir. Gerek insan yaşam biçiminin avcı toplayıcılıktsn uzaklaşması gerekse tarım kültürüne geçip sanayi devrimi gibi olgularla bu psikoloji Avcı toplayıcı psikolojisine göre zaman içinde çok başkalaşmış başka unsurların etkisi altına girmiştir. Ancak derinlerde özellikle bilinç dışı veya bilinçaltı beyin elbette bir çok konuda hayvansal kalıtımın izlerini taşıyor.