Sorunun herhangi bir olgusal değeri bulunmadığı için, beyin egzersizi görevi görüyor diyebiliriz. Varlık parametrelerimiz dolayısıyla erişebildiğimiz sonuç; tümevarımsal ilkelerin geçersizliğidir. Bu nedenle her şey-hiçbir şey gibi genel anlam içeren terimler pasif birer önermedir. Ancak bu konunun işlevselliği bakımından göz ardı edilebilir.
Bu soruyu şöyle açıklayabiliriz:
1. Her şey mümkündür.
2. Hiçbir şey imkansızdır.
3. Her şey mümkün değildir.
Her şey mümkün ise imkansızlıkta mümkün demektir gibi düşünülebilir. İmkansızlık dahi mümkün ise bu kip anlam yetersizliğini yaratır. Mesela "yokluk vardır" yanlış bir önerme kipidir, hobinin yokluğunun hobi olmadığı, paranın yokluğunun zenginlik belirtmediği veya bilgi yokluğunun da bilgelik sayılmaması gibi. Bu düşüncenin paradoks benzeri olmasının sebebi de öznelerin (mümkün-imkansız) birbirlerine karışıyor olması.
Ortada bir paradoks yok. Sadece hatalı bir önerme kipi var. Örneğin tavuk mu yumurtadan yoksa yumurta mı tavuktan çıkar?
1. Her şey mümkündür.
2. Hiç bir şey imkansızdır, hiçbir şeyin imkansızlığı mümkün olduğu için her şey mümkündür.
Bu önermeyi istediğimiz şekilde hermeneutik hale getirebiliriz. Ancak bu kelime oyunundan öte gitmez.