Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat
Sorulara Dön
Anonim
Anonim Üye
0

Şehir merkezlerinde yaşayanlar yerleşik mi göçebe midir?

gün boyu aklıma takıldı da şehir merkezlerinde yaşayanlar hangi guruba ayırabiliriz. verdiğim linkten karşılaştırma yapabilirsiniz
186 görüntülenme
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Soruyu Takip Et
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Tüm Reklamları Kapat
2 Cevap
Merve Arıcıbaşı
PhD Veterinary Sciences

Yerleşiktir.

Yaşamını yerleşik düzenin kanun ve kurallarıyla sağlar. Belki şehirde yaşayan örneğin bir muhasebecinin bizzat hayvan yetiştirmemesinden dolayı tereddüt etmiş olabilirsiniz. Ama işin aslı zaman içinde yerleşik düzendeki sosyal organizasyonların gitgide spesifikleşmesi ve her iş için özelleşmiş iş kollarının doğması bu yanılgıyı oluşturur. Muhasebecinin rolü de nihayetinde tarım ve hayvancılık ile elde edilen besinin atıyorum tarlayı sürecek traktörü üreten mühendisin emeğiyle takas etme işini para sistemi üzerinden düzenlemede işi yürütmek. Özünde yerleşik düzenenin sürdürülmesini sağlamak.

Tüm Reklamları Kapat

Kaynaklar

  1. W. Pedia. Sosyal Organizasyon. (25 Nisan 2021). Alındığı Tarih: 25 Nisan 2021. Alındığı Yer: | Arşiv Bağlantısı
0
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Yunus Emre Çelik
Şehir Plancısı

Böyle bir sorgulamayı gerektirecek bir durum olduğunu düşünmüyorum. Verilen kaynak da ilkokul düzeyi bir tarih dersi için hazırlanmış. Evrensel anlamıyla yerleşik yaşam ve göçebeliği ele almak yerine orta çağ ve ilk çağ anlamlarıyla ele alınmış ki bu yüzden günümüzdeki bir kent için düşünülecek bir soruya yanıt veremeyecek bir kaynak.

Peki, şehir merkezlerinde yaşayanlar göçebe midir sorusunu anlamları biraz esneterek ve çarpıtarak tartışalım. Göçebeler ilk çağlarda evi ve yurdu olmayan yalnızca yaşamını sürdürmek için kaynak arayışıyla göçme eylemini gerçekleştiren topluluklardan zamanla edinilen yeni bilgi ve tekniklerle birikimli ilerleyen bir kültüre dönüşmüştür. Günümüzde Türkiye gibi kentleşmenin %70'in üzerinde olduğu ülkelerde bile göçebe yaşayan topluluklar bulunmaktadır. Günümüze kadar birikerek gelen göçebe kültürü topluma son hakim olduğu zamanlarda yazlak ve kışlak olarak iki ayrı yurt arasında mevsime bağlı olarak göçmekle yetinmişlerdir. Ekonomik etkinlikler, siyasi etkinlikler ve bilimsel etkinlikler göçebeliği git gide sınırlandırmış ve refah amacı güden her toplumu öncelikle yerleşik yaşama daha sonrasında ise kentsel yaşama sürüklemiştir. Günümüzde yerleşik yaşam sunduğu hizmetlere ve barındırdığı etkinliklere göre kırsal ve kentsel olarak ayrılmaktadır. Şimdi göçebe yaşamın temel mekaniklerine ve günümüzdeki kırsal ve kentsel yaşamların mekaniklerine bakalım.

Tüm Reklamları Kapat

Göçebe bir yaşamda göçmenin temel amacı kaynaklara erişmektir. Bunun için de kaynakların değişme sürecinin trendleri içerisinde yer değiştirirler. Bu da mevsimlere, belki yıllara karşılık gelir. Günümüzde bu kaynaklar günlük yer değiştirebildiği için -yani yaşam hızlandığı için, insanlar da aynı süreci daha hızlı yaşıyor olabilirler. Örneğin göçebe yaşamda portakal yemek için güz zamanında kıyılara göç etmek gerekiyorsa bugün de her gün işe gitmemizin nedeni temelde o portakalı satın almayı sağlayacak para kaynağına erişmek olabilir. Bunu böyle düşünebilmenin temeli asıl amacın kaynağa ulaşmak olmasıdır. para bugün için gerekli tek kaynak olarak görülebilir.

Göçebe yaşamda bir insanın günü geçirmek için -karnını doyurmak ve açlıktan ölmemek için, her gün olmasa da sık sık avlanmaya/ toplamaya çıkması gerekir çünkü yiyecekleri saklamak için yöntemler çok sınırlıdır. Bugünse günü geçirmek için toplumun en azından %80 'inin sürekli işe gitmesi gerekir. Burada göçebenin temel amacı yaşamını sürdürmek için karnını doyurmaya çalışmaktır. Yerleşik insanın temel amacı da yaşamını sürdürmektir çünkü paraya gereksinimi vardır. Ve her ikisi de barındığı yerden gün içinde ışığı da kullanarak yaşamını sürdürmek için gerekli görevlerini yerine getirir.

Tüm Reklamları Kapat

Tanım: Yürüme ölçeği bir insanın yürüyerek erişebileceği alanları anlatır. Buna göre yürüme ölçeğinde İstanbul'dan Antalya'ya gitmek çok zordur ve tüm yolun ayrıntıları belirlenemez. Bir haritada ölçek küçüldükçe ayrıntıların azalması gibi. Haritadaki ölçeklere örnek olarak ülke ölçeği, kentsel ölçek, mimari ölçek vb. verilebilir.

Göçebe bir insan yeterli kaynağa erişebilmek için gün içinde barınma alanından yürüme ölçeğiyle ulaşabileceğinden daha uzak mesafeleri genellikle kat etmez. Topluluk her zaman bu ölçek içerisinde kalır ve ancak toplu olarak göç etme yoluyla ekonomik etkinlikler taşınır. Bugün kentlerde ve kırsal alanlarda da inanlar belirli bir ölçeğin içinde hareket etmektedir. Herkes toplu taşıma veya bireysel araç kullanımıyla gün içindeki ekonomik etkinliklerini sürdürmektedir.

Yukardaki kısıtlı, özenle seçilmiş ve ayırt edici olmaktan uzak örneklere bakılacak olursa bugün yerleşik yaşamda olduğunu kabul ettiğimiz insanlar aslında bir tanıma göre göçebe sayılabilir. Ama hayır göçebelik ve yerleşik yaşamın ayırt edici noktası içinde bulunulan ekonomik etkinlikler ve barınma gereksiniminin karşılandığı yerin durağan ya da akışkan olmasıdır. Bu iki kavramın mekansal karşılığı belirli ya da belirsiz aralıklarla değişiyorsa kişi göçebe kabul edilir. Ancak burada temel ayrımsa şuradan yapılır: bu mekansal değişimin nedeni kişinin kendi özgür iradesinde, kişisel tercihlerinde mi yatıyor yoksa elde olmayan nedenlere, zorunluluk gerektiren koşullara bağlı mı gelişiyor? Bu sorunun yanıtına göre ikinci yanıt göçebe insanı anlatır. Kısacası bugün ekonomik etkinliklerini ve barınma gereksinimini aynı kentsel veya kırsal alanda (metropoliten alanlar da kentsel alan kavramının içindedir. Örneğin Ruhr Havzası, Hollanda, Londra, İstanbul vb.) devam ettiren birey veya topluluklar yerleşik kabul edilir.

Kaynaklar

  1. A. Yılmaz, C. Telci. (2010). Türk Kültür Terminolojisinde Göç Kavramı Üzerine. Modern Türklük Araştırmaları Dergisi, sf: 14-33. | Arşiv Bağlantısı
0
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Daha Fazla Cevap Göster
Cevap Ver
Evrim Ağacı Soru & Cevap Platformu, Türkiye'deki bilimseverler tarafından kolektif ve öz denetime dayalı bir şekilde sürdürülen, özgür bir ortamdır. Evrim Ağacı tarafından yayınlanan makalelerin aksine, bu platforma girilen soru ve cevapların içeriği veya gerçek/doğru olup olmadıkları Evrim Ağacı yönetimi tarafından denetlenmemektedir. Evrim Ağacı, bu platformda yayınlanan cevapları herhangi bir şekilde desteklememekte veya doğruluğunu garanti etmemektedir. Doğru olmadığını düşündüğünüz cevapları, size sunulan denetim araçlarıyla işaretleyebilir, daha doğru olan cevapları kaynaklarıyla girebilir ve oylama araçlarıyla platformun daha güvenilir bir ortama evrimleşmesine katkı sağlayabilirsiniz.
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Gündem
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Bağlantı
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Bu platformda cevap veya yorum sistemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla aklınızdan geçenlerin, tespit edilebilir kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Ekle
Soru Sor
ve seni takip ediyor

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close