Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Kafana takılan neler var?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Hakan Orhan
Hakan Orhan
57K UP
Aktaran 1 gün önce 3 dk.

Düzenli olarak küvette yıkanmanın felç ve kalp hastalığına bağlı ölüm riskinde düşüşle ilişkisi ortaya çıktı. Japon bilim insanları, küvette banyo yapmanın kardiyovasküler hastalık riski üzerindeki uzun vadeli etkileriyle ilgili büyük ölçekli ve hakemli bir çalışma gerçekleştirdi. Bu araştırma ve sonuçları, Heart adlı jurnalde yayımlandı.

Bilim insanları, düzenli olarak küvet banyosu yapmanın felç ve kalp hastalığına bağlı ölüm riskinin azalmasıyla bağlantılı olduğu sonucuna vardı. Daha da ilginç olan ise, daha sık banyo yapmanın haftada sadece bir ya da iki kez banyo yapmaktan daha koruyucu görünmesi.

4
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Evrim Ağacı'na Destek Ol
Seda Baştürk
Seda Baştürk
194K UP
Çeviren 21 Kasım 2021
İşte kuyrukluyıldız Leonard. C/2021 A1 (Leonard) kuyrukluyıldızı, Ocak 2021’de Mars‘ın yakınından geçerken soluk bir leke olarak keşfedildi. Dev buz topunun yörüngesi, bu devi iç Güneş sistemine götürecek. Ocak 2022’nin başlarında Güneş’in etrafında dönmeden önce, Aralık ayında hem Dünya‘nın hem de Venüs‘ün yakınından geçecek. Kuyrukluyıldızları tahmin etmek çok zor olsa da, bazı tahminler Leonard’ın Aralık ayında çıplak gözle görülebilecek kadar parlak olacağını söylüyor. Leonard kuyrukluyıldızı, bir haftadan biraz daha uzun bir süre önce yeşil tonlarındaki koması ve uzun kuyruğu ile yakalandı. Paylaşılan görsel, orta büyüklükte bir teleskoptan alınan 62 görüntünün birleşimidir. Bir dizi poz kuyrukluyıldızı takip ederken diğer dizi arka plandaki yıldızları takip etmiştir. Pozlamalar, ABD’nin Kaliforniya eyaletindeki June gölü yakınlarından Doğu Sierra dağları üzerindeki karanlık gökyüzünden kaydedildi. Kuyrukluyıldız aralık ayının ortasında Dünya‘nın yakınından geçtikten kısa bir süre sonra, kuzeyden güneye doğru kayacak.
4
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
İnceleme
Evin Çiftçi
Evin Çiftçi
72K UP
İnceleyen 4 gün önce
Geçen ay Sinema da ikinci gösterime çıkınca izlemiştim , izlerken nasıl bittiğini anlamadım o kadar akıcı bir şekilde ilerliyor ve hiç sıkılmadan bitmişti . Olayın , zamanın akışını filmin ortalarına gelince tam bir şekilde anlıyorsunuz , ilk başta konuyu da anlamak zor oluyor ama ortalara gelince her şey tam oturuyor ve filimin izlenmesi keyifli olmaya başlıyor . Zaten uçak sahnesinin gerçek bir uçakla çekildiğini öğrendiğimde filim benim için daha da değerli oldu , çok büyük bir işçilik . Christopher Nolan hayranı biri olarak benim için ilk üç filimlerden biridir .
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
4
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Halil İbrahim Iskender
ofiste çalışıyorum Adana'da yaşıyorum. 3 gün önce Sen de Cevap Ver
Bu soru, Beril Sıla Topak tarafından sorulmuştur.
Stres altında iken hissizleşmenin önüne nasıl geçilir?
Stres altında iken hissizleşmenin önüne nasıl geçilir?

Stres altında hissizleşmenin önüne geçmek için kullanabileceğiniz birkaç etkili ve pratik yöntem bulunmaktadır. Hissizlik, genellikle yoğun stres veya duygusal yük karşısında bir savunma mekanizması olarak ortaya çıkar ve kişinin duygularıyla bağlantısını koparmasına neden olabilir. Aşağıda, bu durumu önlemek için uygulayabileceğiniz stratejiler detaylı bir şekilde açıklanmıştır:

1. Mindfulness ve Rahatlama Teknikleri

Mindfulness, anı yaşama farkındalığıyla duygularınızı gözlemlemenizi ve kabul etmenizi sağlar. Bu, hissizleşmeyi önlemek için oldukça etkilidir.

Tüm Reklamları Kapat

Derin Nefes Alma: Stres anında yavaşça burundan derin bir nefes alıp ağızdan vererek sakinleşebilirsiniz.

Vücut Taraması: Vücudunuzdaki gerilimi fark etmek için baştan ayağa her bölgeyi zihninizde tarayın.

Meditasyon veya Yoga: Günlük 10-15 dakikalık bir uygulama, duygusal farkındalığınızı artırabilir.

2. Fiziksel Aktivite

Tüm Reklamları Kapat

Egzersiz, stres hormonlarını azaltır ve endorfin salgılayarak ruh halinizi iyileştirir. Bu, hem bedensel hem de duygusal olarak kendinizi daha iyi hissetmenizi sağlar.

Yürüyüş veya Koşu: Hızlı bir tempoda 20-30 dakika yürümek bile etkili olabilir.

Yoga: Hem zihni hem bedeni rahatlatır, stresi azaltmada idealdir.

Kickboks: Biriken duygusal enerjiyi boşaltmak için harika bir seçenektir.

3. Sosyal Destek Arama

Duygularınızı paylaşmak, yalnızlık hissini azaltır ve hissizleşmenin önüne geçer.

Yakın bir arkadaşınızla veya ailenizle konuşun.

Bir terapist veya danışmanla görüşerek profesyonel destek alın.

Küçük de olsa bir sosyal etkileşim, duygusal bağlantınızı güçlendirebilir.

4. Sağlıklı Yaşam Tarzı

Tüm Reklamları Kapat

Fiziksel sağlığınızı korumak, duygusal dayanıklılığınızı artırır.

Yeterli Uyku: Günde 7-8 saat uyumaya özen gösterin.

Dengeli Beslenme: Şeker ve işlenmiş gıdalardan uzak durarak vücudunuzu destekleyin.

Tüm Reklamları Kapat

Madde Kullanımından Kaçınma: Alkol veya kafein gibi maddeler, hissizliği tetikleyebilir.

5. Duyguları İfade Etme

Duygularınızı bastırmak yerine dışarı vurmak, bağlantınızı korumanıza yardımcı olur.

Günlük Yazma: Hissettiklerinizi bir deftere not alın.

Tüm Reklamları Kapat

Sanat veya Müzik: Resim yapmak, müzik çalmak veya dinlemek duygusal bir çıkış sağlayabilir.

6. Sınırlar Koyma ve İş Yükü Yönetimi

Stresin temel kaynaklarından biri aşırı yüklenmedir.

"Hayır" demeyi öğrenerek kendinize zaman ayırın.

Görevlerinizi önceliklendirin ve iş yükünüzü hafifletin.

Küçük molalar vererek zihninizi dinlendirin.

7. Profesyonel Yardım Alma

Eğer hissizlik devam ederse veya yoğunlaşırsa, bu durum depresyon veya travma sonrası stres bozukluğu gibi daha derin bir sorunun belirtisi olabilir.

Bir terapistle görüşmek, altta yatan nedenleri anlamanıza ve sağlıklı başa çıkma yolları öğrenmenize yardımcı olabilir.

Bilişsel Davranışçı Terapi (CBT): Negatif düşünce kalıplarını değiştirmede etkilidir.

Tüm Reklamları Kapat

Mindfulness Temelli Stres Azaltma (MBSR): Duygusal farkındalığı artırmada kanıtlanmış bir yöntemdir.

Neden İşe Yarar?

Bu stratejiler, stresin duygusal ve fiziksel etkilerini azaltarak hissizleşmeyi önler. Araştırmalar, mindfulness ve egzersizin stresle başa çıkmada, sosyal desteğin ise izolasyonu önlemede etkili olduğunu göstermektedir. Ayrıca, sağlıklı bir yaşam tarzı ve profesyonel yardım, uzun vadeli duygusal iyilik sağlar.

Eğer stres altında hissizleşmeyi sık sık yaşıyorsanız, bu yöntemleri deneyebilir ve kendinize en uygun olanları belirleyebilirsiniz. Hissizlik devam ederse, bir uzmana danışmak en doğru adım olacaktır.

3
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Berat Mutluhan Seferoğlu
Yazar 16 Mayıs 2019 36 dk.

Felsefe, hakkında en fazla yanlış anlaşılmanın olduğu alanlardan biridir. Özellikle günümüzde felsefenin prestiji gerek akademisyenlerin genel kitleye erişmekle uğraşmaması, gerekse felsefe dışından eleştirmenlerin söyledikleri nedeniyle zedelenmektedir. Bu yazıda felsefeye dair bazı yanlış anlaşılmaları açıklığa kavuşturmanın yanı sıra alana yeni girecek kişiler için de felsefeyi tanıtmayı umuyoruz. İlk olarak felsefenin ne olduğundan ve bilimle arasındaki farklardan bahsedeceğiz. Sonra felsefenin gerekli olmadığı yönündeki meydan okumalara karşı felsefenin gerekliliğini savunan üç argüman öne süreceğiz. Felsefenin yöntemsel araçlarından ve çeşitli alt dallarının neler olduğundan bahsettikten sonra da yazımızı alana girecek kişiler için okuma önerileri vererek noktalayacağız.

Felsefe nedir? Bu soruya pek çoğumuzu tatmin etmeyecek basit bir cevap verebiliriz: Felsefe felsefecilerin/filozofların (iki kelimeyi eş anlamlı olarak kullanacağız) yaptığı şeydir. Ama bu cevap bize felsefenin ne olduğu hakkında değil, kim tarafından yapıldığı hakkında bilgi verir. Dahası felsefecinin ne yaptığı sorusunu da yanıtsız bırakır. O zaman daha iyi bir cevap verebilmemiz için önce felsefecinin ne yaptığı sorusu hakkında düşünmeliyiz. 

462
4
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Evrim Ağacı
Alıntıyı Ekleyen 18 Ocak 2019
İnsanlar, anlamadıkları şeyleri sevmemeye hazırdırlar. Anlaşılmaz olan, insanlara her zaman iğrenç gelmiştir.
Bu alıntı Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
17
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Ömer Görür
İnceleyen10 1 gün önce
She-Ra, renkli bir çizgi dizi.

Öncelikle, bu She-Ra'da -ATLA'dakiler gibi- sizi ekrana kilitleyecek kadar kaliteli aksiyon sekansları yok, görsellik zaman zaman etkileyici olsa da Love, Death and Robots'takiler gibi şaheser değil. Dünya inşası ve sihir sistemi de "iyii" ile kalitesiz arasında seyrediyor.
Ama ben bu diziye bayıldım. Hatta en sevdiğim çizgi dizi olmayı başardı, diğerlerine karşı duyduğum tüm nostaljiye rağmen.

Çünkü She-Ra, renkli bir dizi.

Şimdi bununla ne kast ettiğime gelmeden önce, karakterlerine değinmek istiyorum. She-Ra'da dümdüz diyebileceğimiz bir karakter bulunmamakta, her bir karakter farklı geçmişte, farklı travmalara, iyi ve kötü yanlara sahip gerçek kişiler. Özellikle ana karakterimiz Adora ve onun baş düşmanı Catra. İlk bakışta aslında özellikle Adora "klişe" bir iyi karakter gibi hissettirse de, ilerleyen sezonlarda neden "klişe" hissettirdiğini ve aslında çok daha fazlası olduğunu öğreniyoruz. Catra ise... spoiler vermek istemediğimden şöyle anlatayım: Hayır, Zuko gibi değil.
Yan karakterlerde en az ana karakterlerimiz kadar iyi yazılmış. Yani "renkler" haricinde izlemek için yine de bir neden var: Karakterler.

Şimdi renklere gelelim.
She-Ra'nın yaratıcısı ND Stevenson, bu dizidekilerde dahil yarattığı tüm karakterler için şunu diyor: Aksi belirtilmediği sürece herkes eşcinseldir. Evet... Tabii ki dizide bu denli LGBTQ+ karakter var diye en sevdiğim dizi oldu demiyorum. Şöyle ki, bu dizide ne toksik cis erkekler var, ne o "klişe" gey erkekler var. Mesela Bow karakterine bakalım. Bow, neredeyse hiç bir "toksik erkek" davranışı sergilemiyor, giydiği kıyafetler oldukça feminen, zaman zaman erkeklere yürüdüğü oluyor. Ama maskülen denebilecek davranışlar sergiliyor. Kızlardan hoşlandığını da görüyoruz. Anlatmak istediğim, Bow bir "Cis" veya "Gey" değil. Bow, Bow. Queer kimliği onu tanımlamıyor.
Kabul en azından cinsel yönelim bakımından bunu yapan dizileri artık görüyoruz ama cinsiyet kimliği konusunda hala pek alışagelmiş değil. Dahası She-Ra'nın geçtiği evrende muhtemelen böyle terimler yok. Yani geleneksel kadın veya erkek rolleri yok. Heteroseksüel veya eşcinsel gibi terimler yok. Herkes, olduğu kişi. Bir kalıba sığdırılmadan.
Ve bu tarz "renkli" bir toplumu görmek benim için oldukça tatlıydı.
10.0/10
(1 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : She-Ra and the Princesses of Power
Yönetmen: ND Stevenson
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı
Çeviren 13 Ekim 5 dk.

Fizik alanında Nobel Ödülü almış 225 kişiden sadece beşi kadındır! Bu sayı, kadınların insan popülasyonunundaki oranı olan %50'ye kıyasla çok azdır. Bilim kadınlarının önündeki engelleri teşhir eden birkaç çalışmaya ve onların temsilini artırmaya yönelik birçok çabaya rağmen fizik, erkek egemen bir alan olmaya devam ediyor. Dünya genelindeki fizikçilerin sadece beşte biri kadın ve bu oran 2010'dan bu yana değişmedi. Nobel Fizik Ödüllü beş kadından üçü ise son on yılda ödülü almaya hak kazandı. Sadece birkaç yıl içinde bu üç kadının Nobel Fizik Ödülü kazanan bilim insanları kadrosuna girmesini görmekse fizikçi kadınlar için oldukça heyecan verici.

Nobel Fizik Ödülü kazanma onuruna 21. yüzyılda ulaşan üç kadın fizikçi var: Donna Strickland (2018), Andrea Ghez (2020), ve Anne L'Huillier (2023). Waterloo Üniversitesinden fizikçi Strickland, lazerler ve gerilmiş darbe amplifikasyonu (İng: "chirped pulse amplification") olarak adlandırılan CPA yöntemi üzerine yaptığı çalışmalar sayesinde Nobel Fizik Ödülü almaya hak kazandı. Kaliforniya Üniversitesinden astrofizikçi Ghez, özellikle Samanyolu'nun merkezine yakın olan yıldızları gözlemleyen çalışmaları sayesinde Nobel Fizik Ödülünü aldı. Lund Üniversitesinde fizikçi olan L'Huillier de lazerler üzerine yaptığı çalışmalar sayesinde 2023 Nobel Fizik Ödülünü almaya hak kazandı.

32
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Onur Türkmendag
Alıntıyı Ekleyen 4 gün önce
Eğer Cemal Paşa birisiyle görüştüğünde burnunu kaşırsa sürgün düşünüyor. Sakalını karıştırırsa affedip etmemeyi düşünüyor. Yalnız bıyık burmasından korkunuz o zaman bu görüşmenin ölüme kadar yolu var.
Kaynak: Zeytindağı (sayfa 62)
1
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ülkü Uğurlu
Yazar 29 Mart 2020 3 dk.

Kanser, uzun zamandır hayatımızın gerçeği ve günümüzde kansere yönelik pek çok tedavi seçeneği bulunmakta. Bu yönüyle gelinen nokta oldukça umut verici olsa da bilim dünyası hala daha etkili ve güvenli seçenekler aramaya devam ediyor. Bu süreçte her zaman laboratuvar ortamında görülen pozitif sonuçları klinik sonuçlarda görmek mümkün olmuyor. Peki aradaki bu farkı yaratan ne?

Kanseri tedavi edilmesi zor hale getiren, aslında kanserin vücudumuzda yalnız olmayışıdır. Kanseri yalnızca tümör hücreleri olarak tanımlamak ne yazık ki yeterli değil. Bütüncül bir bakış açısı için, bu hücrelerin manipülasyonla oluşturduğu ortamı, yani kanser mikroçevresini değerlendirmek şart. 

20
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Öne Çıkan İlanPsikolojik Yardım ve Terapi
Cansu Cenik
Cansu Cenik
16K UP
İlanı Ekleyen 29 Şubat 2024 İstanbul & ÇevrimiçiÜcretsiz13 Mayıs
Dinamik Psikoterapi - Cansu Cenik
13 Mayıs 2025 15:16 tarihinden 05 Temmuz 2025 00:37 tarihine kadar.

Ben Psikolog Cansu Cenik. 

Klinik Psikoloji alanında yüksek lisans yapmaktayım. Dinamik Psikoterapi yaklaşımı ile süpervizyon eşliğinde sembolik bir ücret ile online ve İstanbul'da yüz yüze danışan kabul etmekteyim. İnsan davranışlarının ve duygularının altında yatan bilinçdışı süreçleri derinlemesine inceleyen bir yaklaşımdır. 

Detaylı bilgi almak için e-posta ile iletişime geçebilirsiniz.

[email protected] 

Devamını Göster
11
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Begüm Sönmez, Emre Akman Ve Hüseyin Atala
Begüm Sönmez, Emre Akman Ve Hüseyin Atala Seslendiren 5 gün önce 21:10
Plastiklerin Kalbe Zararı - İyonlaşmada Yeni Bulgular - Aşı Kolunun Antikora Etkisi... Hepsi ve daha fazlası bu bölümde!
8
Yaşam Ağacı Gözlemi
Çağatay Duruk
Gözlemi Yapan 1 gün önce Türkiye, Kırklareli
Pınarhisar ilçesi, Yenice köyü sınırları içinde, Çıplak tepe mevkiinde 03.05.2025 tarihinde gözlemledim. Burada rakım 840 metredir. Çıplak tepe bazı haritalarda gözükmez, tüm haritalarda gözüken Mahya tepenin yakınındadır.
0
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Gaia Uydusunun Verileriyle Galaksimizin Üstten Görünümü

Yuvamız olan Samanyolu Galaksisi, yukarıdan bakıldığında nasıl görünüyordur? Bizler bu galaksinin içerisinde yer aldığımız için doğal olarak bunun doğrudan fotoğrafını çekmemiz mümkün değil. Ancak yakın zamanda Avrupa Uzay Ajansı'nın (ESA) yürüttüğü Gaia isimli operasyonundan elde edilen bir milyardan fazla yıldızın konum verileri kullanılarak galaksimizin bir haritası oluşturuldu. Ortaya çıkan eseri incelediğimizdeyse tıpkı diğer birçok sarmal galakside olduğu gibi Samanyolu Galaksisi'nin de belirgin sarmal kollara sahip olduğunu görüyoruz. Güneş ve geceleri gördüğümüz parlak yıldızların büyük bir çoğunluğu, galaksimizin Avcı (Yun: "Orion") adlı kolu üzerinde yer alıyor. Gaia'dan elde edilen veriler, Samanyolu Galaksisi'nin ikiden fazla sarmal kola sahip olduğuna dair geçmiş bulguları destekler nitelikte. Galaksimizin merkezinde hayli belirgin bir çubuk bulunuyor. Galaksimizin ince diskiyse kendisinin bu renklerini çoğunlukla koyu tozlardan, parlak mavi yıldızlardan ve kırmızı salma bulutsularından alıyor. Gaia uydusu, başarılı bir görevin ardından 27 Mart 2025'te devre dışı bırakılmış olsa da bu görev kapsamında elde edilen verilerin analiz süreci hâlen devam etmekte.

13 Mayıs 2025 Günün Astronomi Fotoğrafı (NASA APOD)

📸 Kaynaklar ve Katkıda Bulunanlar:
Görselleştirme Credit: ESA, Gaia, DPAC, Stefan Payne-Wardenaar
Çeviren: Tolunay Dündar

🔗 Tüm APOD içeriklerini görmek için:
https://evrimagaci.org/apod
Tüm Reklamları Kapat
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Enes Soylu
Enes Soylu
16K UP
Üye 1 gün önce Henüz cevap yok.
İnsanlık taze bir medeniyet,ömrünün başlangıcında.Biyolojik olarak belki fena olmayan bir ömrümüz olabilir ama medeniyet inşa etmek,teknolojiyi icra etmek,hayatı öğrenmek için kısa bir ömrümüz var.Bu gidişatla,son 100 yılda,geçmiş 1000 yıla nazaran bu logaritmik gelişmemiz bir 1000 yıl sonra nasıl bir seviyeye gelir?
1
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

YouTube, Evrim Ağacı tarafından hazırlanan içerikleri video yoluyla öğrenmenin en iyi yolu! Ayrıca kanalımızda birçok bilim insanıyla röportajlarımızı, çeşitli deney gösterilerini ve diğer bilim içeriklerimizi bulabilirsiniz.

Yaşam Ağacı Türü
Ömer Can Mutlu
Türü Ekleyen 5 gün önce
Harmochirina, Plexippini oymağına bağlı bir alt oymaktır. Oymağın 2 alt oymağından biridir.
2
Evrim Ağacı Akademi

Evrim Ağacı Akademi'yi kullanarak kendini Astronomi & Kozmoloji konusunda geliştirebilirsin.

İstanbul Üniversitesi Matematik Kulübü
Etkinliği Ekleyen 2 hafta önce İstanbulÜcretsiz23 Mayıs
Öğrenci Matematik Çalıştayı XI
23 Mayıs 2025 10:00 tarihinden 23 Mayıs 2025 16:00 tarihine kadar.

İstanbul Üniversitesi Matematik Kulübü olarak bu yıl Matematik Çalıştayımızın 11. 'sini düzenliyoruz.

Etkinliğimiz; matematik bölümünden mezun olmuş, farklı alanlarda kendini geliştirmiş, kariyer hedeflerimize ilham verecek isimleri bir araya getirecek.

Konuşmacılarımızın bilgi ve deneyimlerinden yararlanmak istersen aşağıdaki formu doldur, etkinlik gününde aramızda yerini al.

Katılım formu;

https://forms.gle/b4dLBBKKKeLodRQ18

Daha detaylı bilgi almak için bize ulaşabilirsiniz.https://www.instagram.com/iumatematik/

Devamını Göster
4
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Aykut Aydogar
Üye 8 Ağustos 2019 Henüz cevap yok.
Konuyla ilgili kapsamlı bir videonuzu bekliyorum. Eğer talep ederseniz ücret de ödeyebilirim. Teşekkür ederim
262 görüntülenme
2
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close