Yüzyıllardır İşçilerin Ağrılarını Dindirmekte Kullandığı Kokain, Sigmund Freud Tarafından İlk Lokal Anestezi Maddesi Olarak Kullanıldı!
Kısaca "coke" olarak da bilinen ve burna çekme, dumanını akciğerlere çekme veya damara enjekte etme gibi yöntemlerle kullanılan kokain, çok güçlü bir uyarıcı ve uyuşturucu maddedir.[1], [2] Çoğunlukla yoğun mutluluk duygusu, cinsel uyarı, gerçekle olan bağlantının kesilmesi veya psikomotor ajitasyon amacıyla kullanılan kokaninin vücuda girmesinden sadece birkaç saniye ila dakika sonrasında kalp hızı artar, terleme ve büyümüş göz bebekleri görülür, doza bağlı olarak kan basıncı ve vücut sıcaklığı artar.[3] Günümüzde tıbbi amaçlarla çok nadir olarak kullanılan bu uyuşturucunun etkileri çoğu zaman 5-90 dakika kadar sürer.[4]
Çoğu doğal uyuşturucu maddede olduğu gibi, kokainin de uyuşturucu özellikleri tesadüfen keşfedilmiştir. Koka yapraklarını çiğnediklerinde halsizlik ve açlık hislerinin azaldığını fark eden insanlar, ağır iş yüklerinin üzerinden bu yolla gelebilmişlerdir. Bu maddenin uyuşturucu özelliğe sahip olduğunu resmi olarak ilk defa tespit eden kişi ise 1532 yılında Pedro Cieza de Leon olmuştur.
Francisco Pizzaro, Peru’da İnka topraklarını işgal ettikten sonra (1530), bu topraklarda yetişen güzellikler Avrupa’nın ilgisini çekmeye başlamıştı. Dönemin şartları dolayısıyla bitkileri veya solüsyonları taşımak oldukça zor olduğundan, "şırınga" adını verdiğimiz ürünü üretme fikri, 1850’lerde bu ihtiyaca karşılık olarak doğmuştur. 1852’de, Lyon’da, Charles Gabriel Pravaz ucu gümüş olan ve gerisinde cam bir tüp taşıyan ilk "şırıngayı" icat etmiştir. Böylece Peru’da "bitki" anlamına gelen "khoca"nın Avrupa’ya seyahati başlamıştır.
Sigmund Freud, morfin bağımlısı hastalarına bu bağımlılıktan kurtulmaları için kokain uygulamıştır. Morfin bağımlılığından kurtulan hastaların kokain bağımlısı haline geldiğini görmek, Freud için büyük bir hezimet olmuş olmalıydı; ancak, bu bitkinin canlı bir yüzeye uygulandığında verdiği etkinin keşfi, tüm dünya için tıp tarihinde adeta bir milat olarak kabul edilmektedir.
Viyana’da General Hospital’da Oftalmoloji kliniğinde asistan olan Carl Koller, bu çalışmalarda Freud’a yardım etmiş ve Freud’un ortalıkta olmadığı zamanlarda hayvan kornealarına kokain uygulayarak, kokainin topikal anestezik etkisini gözlemlemiştir. Böylece ilk kez kokain, lokal anestezik olarak kullanılmıştır. Freud, 28 yaşındayken yayınladığı ve kariyerinde önemli bir sıçramayla taçlandırdığı yazısı "Über Coco"da, kokain hidrokloridin medikal analizinden bahsetmiştir. Freud, bu çalışması sayesinde tıp tarihine "lokal anestezi" diye bir kavramın geleceğinden habersiz, yayınında şu cümleyi kullanmıştır:
Kokain ve tuzları, bir seyreltici ile sulandırılarak cilt veya mukoz membranlar üzerine uygulandığında belirgin bir anestezik etkisi olan maddelerdir.
Freud’un Über Coco'sundan sonra, Carl Koller’in klinik olarak kokaini lokal anestezik olarak kullanması büyük yankı uyandırmış ve tüm camiada kokainden bahsedilirken akıllara gelen ilk isim Freud değil, Carl Koller olmuştur. 11 Eylül 1884 yılında bir glokom hastası, kokain ile elde edilen lokal anestezi altında Carl Koller tarafından ameliyat edilmiştir. Bu vaka, 15 Eylül’de bir kongrede sunulmuş ve 17 Ekim’den itibaren oftalmologlar klinik işlemlerinde kokaini lokal anestezik olarak kullanmaya başlamışlardır.
İlk defa 1884 yılında, "Baltimore cerrahı" olarak da bilinen ünlü Amerikalı William Halsted, kokaini ağız bölgesinde anestezi oluşturmak için kullanmış ve başarılı olmuştur; fakat Halsted ilacı kendi üzerinde de defalarca kez denedi için, nihayetinde kendisi de kokain bağımlısı olmuştur. Ayrıca J. B. Mattison, 1887’de kokain lokal anestezisi altında işlem yapılan 30 hastadan 18’inin kaybedildiğini rapor etmiştir. Freud da bir ağız kanseri hastasıydı ve hastalığı ile alakalı 30’un üzerinde cerrahi operasyon geçirmişti. Ağız kanseri, fazlaca tükettiği pipo ve kokaine bağlıydı. Ötenazi istemesinin sebebi, ağız kanseri yüzünden çektiği dayanılmaz acılardı.
Kokainin bu denli ağır yan etkilerinin olması, anestezi süresinin kısa olması, toksisitesinin yüksek olması, bu maddeden vazgeçilmesi gerektiği fikrinin doğmasına neden olmuştur. Hatta, anestezi süresini arttırmak ve kokainin dozunu azaltmak için operasyon sahasına turnike uygulanmıştır. Bölgedeki kan akımı azaldığında anestezik maddenin bölgeden eliminasyonu (vücut tarafından parçalanarak etkisini kaybetmesi) uzar, anestezik madde uygulanan bölgede ne kadar uzun süre elimine olmadan kalırsa anestezi süresi de o kadar uzun olur. Bu yöntem teoride başarılı olmakla beraber, ağız bölgesi gibi turnike yapılmasının imkansız olduğu alanlarda başarısız olduğundan dolayı yeterli olmamıştır.
1903’te Heinrich Braun, adrenalinin "kimyasal turnike" olarak kullanılabileceğini öne sürmüştür. Böylece, adrenalin kokaine ilave edilmiş ve bölgedeki kan akımının azaltılması sağlanmıştır. Anestezi süresi uzatılarak ve kokainin dozu da azaltılarak istenene yakın bir etki elde edilmiştir. Günümüzde hâlâ, bazı lokal anestezik ilaçların içerisinde adrenalin bulunmaktadır. Böylece anestezik maddenin dozu azaltılır ve bölgedeki anestezinin etki süresi uzar. Kanamalı operasyonlar için bu, ayrıca bir avantajdır. Bölgede vazokonstrüksiyona yol açarak kanamayı azaltır; kanama yüzünden operasyon sahasının görülebilirliğinin azalmasına engel olur ve işlem sonrası kanama az olduğundan dolayı hastanın iyileşme süreci kolaylaşır.
Günümüzde kokain, bu dezavantajları dolayısıyla lokal anestezik olarak rutinde kullanılmamaktadır. 1904 yılında Einhorn tarafından keşfedilen ve "Novocain" adıyla piyasaya sürülen prokain, günümüzde de sık kullanılan bir lokal anestezik ajandır. Kokain ile başlayan lokal anestezi serüveni, prokainin keşfi ile modern çağına girmiştir.
Kokain, son derece tehlikeli bir uyuşturucu maddedir ve kullanımından uzak durmak gerekmektedir. Eğer kokain veya bir diğer uyuşturucuyla ilgili bağımlılığınız olduğunu düşünüyorsanız ve bundan kurtulmak istiyorsanız, T.C. Sağlık Bakanlığı Alo 191 Uyuşturucu ile Mücadele Danışma ve Destek Hattı'nı arayarak profesyonel yardım alabilirsiniz.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 11
- 10
- 4
- 3
- 3
- 3
- 2
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- ^ T. C. C. Pomara. (2012). Data Available On The Extent Of Cocaine Use And Dependence: Biochemistry, Pharmacologic Effects And Global Burden Of Disease Of Cocaine Abusers. Current Medicinal Chemistry, sf: 5647-5657. doi: 10.2174/092986712803988811. | Arşiv Bağlantısı
- ^ J. L. Zimmerman. (2012). Cocaine Intoxication. Critical Care Clinics, sf: 517-526. doi: 10.1016/j.ccc.2012.07.003. | Arşiv Bağlantısı
- ^ N. J. Connors, et al. (2013). Experimental Treatments For Cocaine Toxicity: A Difficult Transition To The Bedside. Journal of Pharmacology and Experimental Therapeutics, sf: 251-257. doi: 10.1124/jpet.113.206383. | Arşiv Bağlantısı
- ^ S. J. Harper, et al. (2006). Cocaine: What Role Does It Have In Current Ent Practice? A Review Of The Current Literature. The Journal of Laryngology & Otology, sf: 808-811. doi: 10.1017/S0022215106001459. | Arşiv Bağlantısı
- Y. A. Ruetsch, et al. (2001). From Cocaine To Ropivacaine: The History Of Local Anesthetic Drugs. Current Topics in Medicinal Chemistry, sf: 175-182. doi: 10.2174/1568026013395335. | Arşiv Bağlantısı
- H. Markel. (2011). Über Coca: Sigmund Freud, Carl Koller, And Cocaine. JAMA. doi: 10.1001/jama.2011.394. | Arşiv Bağlantısı
- A. dos Reis Jr. (2009). Sigmund Freud (1856-1939) And Karl Köller (1857-1944) And The Discovery Of Local Anesthesia. Rev Bras Anestesiol. doi: 10.1590/s0034-70942009000200013. | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 14/12/2024 06:51:36 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/9516
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.