Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat

Tarihteki Küresel Salgınlar: Koronavirüs İlk Değil, Son da Olmayacak!

COVID-19 Salgını, Tarihteki Diğer Salgınların Boyutunu ve Etkisini Görmek Açısından Öğretici Bir Model Olabilir!

5 dakika
6,979
Tarihteki Küresel Salgınlar: Koronavirüs İlk Değil, Son da Olmayacak! A Gazeta
Pandemi ya da pandemik hastalık: Ülke çapında veya tüm dünyada görülen salgın hastalık
Tüm Reklamları Kapat

İnsanoğlu yeryüzünde çoğaldıkça bulaşıcı hastalıklar da baş göstermiştir. Günümüzün modern dünyasında bile salgınlar neredeyse hep vardır fakat her salgın yeni Coronavirüs (COVID-19) gibi küresel salgın seviyesine gelmemektedir.

Aşağıdaki görsel Antonine Vebasından şu anda tüm dünyayı kasıp kavuran COVID-19 salgınına kadar olan tarihin en ölümcül bazı pandemik hastalıklarını göstermektedir.

Tarihe Damgasını Vurmuş Küresel Salgınların Zaman Tablosu

Tarihe Damgasını Vurmuş Küresel Salgınların Zaman Tablosu
Tarihe Damgasını Vurmuş Küresel Salgınların Zaman Tablosu
Visual Capitalist

Hastalıklar ve rahatsızlıklar en erken çağlardan beri insanın başına musallat olmuş fani bir kusurumuzdur. Ancak tarım toplumlarına olan bariz geçişimizden sonradır ki bu hastalıkların büyüklüğü ve yayılması önemli boyutlara ulaşmıştır. Yaygın ticaret ağı sayesinde insan ve hayvan etkileşimleri için yeni fırsatlar doğmuş, bu da bu tür salgınları hızlandırmıştır. Sıtma, tüberküloz, cüzzam, influenza (grip), çiçek hastalığı ve diğerleri ilk olarak bu erken dönemlerde ortaya çıkmıştır.

Tüm Reklamları Kapat

Daha büyük şehirlerle, daha egzotik ticaret yollarıyla ve artan sayıda farklı insan ve hayvan topluluklarıyla ve ekosistemlerle olan temas sayesinde insanlar daha medeni hale geldikçe pandemik hastalıkların da belireceği aşikardı.

Zaman içerisinde baş göstermiş bazı önemli küresel salgınları aşağıda bulabilirsiniz:

Bazı önemli küresel salgınlar: tarihleri, tipleri ve yol açtığı ölü sayısı.
Bazı önemli küresel salgınlar: tarihleri, tipleri ve yol açtığı ölü sayısı.
Visual Capitalist

Not: Yukarıda verilen listedeki ölü sayılarının çoğu mevcut veriler bazında hazırlanmış en iyi tahmini rakamlardır. Jüstinyen Vebası gibi bazı hastalıkların ölü sayısı yeni kanıtlarla birlikte tartışmalı durumunu sürdürmektedir.

Tarih boyunca devamlı görülen hastalıklara ve salgınlara rağmen, zaman içerisinde kendini hissettiren istikrarlı bir eğilim görmekteyiz: ölüm oranındaki kademeli düşüş. Sağlık hizmetlerindeki iyileşmeler ve küresel salgınları oluşturan etmenleri kavrayışımız, bu hastalıkların etkilerini azaltma konusunda güçlü birer araç olmuşlardır.

Tüm Reklamları Kapat

Tanrıların Gazabı

Pek çok eski toplumda insanlar, ruhların ve tanrıların, öfkelerini hak eden kişilere hastalık ve felaket gönderdiklerine inanırlardı. Bu bilim dışı izan sıklıkla, milyonlarca değilse de binlerce kişinin ölümüyle sonuçlanan korkunç sonuçlar doğurmuştur.

Jüstinyen Vebası örneğinde, Bizanslı tarihçi Kayseryalı Prokopius vebanın izini (vibonik veba bakterisi) Çin’e ve kuzeydoğu Hindistan’a kadar sürmüş, oradan hastalığın kara ve deniz ticareti yollarıyla Mısır’a girdiğini, Mısır’dan da Akdeniz limanları aracılığıyla Bizans İmparatorluğu’na ulaştığını aktarmıştır. Coğrafyanın ve ticaretin hastalığın yayılmasındaki rolünü çok iyi bilmesine rağmen Prokopius, salgının patlak vermesinin nedenini İmparator Jüstinyen’e bağlamış, onun ya bir şeytan olduğunu ya da kötü amellerinden ötürü Tanrı’nın cezasını üzerine çektiğini ilan etmiştir. Kimi tarihçi bu vebanın, İmparator Jüstinyen’in Roma İmparatorluğu’nun doğu ve batı kalıntılarını yeniden birleştirme çabalarını baltalamış olabileceğini ve Karanlık Çağ’ı başlatmış olabileceğini bulmuştur.

Neyse ki insanlığın hastalık yapıcı etmenleri kavrayışı ilerlemiş, yavaş ve eksik dahi olsa modern pandemilere karşı önemli gelişmeler kaydedilmiştir.

Hastalığın Taşınması

Karantina uygulaması 14.yy’da veba salgınına karşı kıyı şehirlerini koruma altına almak amacıyla başladı. İhtiyat sahibi liman görevlileri Venedik’in hastalıkla enfekte olmuş limanlarından gelen gemilerin 40 gün boyunca demir atmış halde beklemesini zorunlu tutmuş, ondan sonra gemidekilerin karaya geçişine izin vermiştir. Karantina sözcüğü İtalyanca “quaranta giorni” kelimesinden gelmiştir ve 40 gün demektir.

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.

Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.

Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.

Coğrafyaya ve istatistiksel analize olan bağlılığın ilk örneklerinden biri, 19.yy ortalarında bir kolera salgını esnasında Londra’da yaşandı. 1854’te Dr. John Snow koleranın kirli suyla bulaştığı sonucuna vardı ve ölüm verilerini bölge bölge bir haritada gösterdi. Bu yöntem, halkın sularını çektiği belli bir su pompası etrafındaki vaka kümesini gösteriyordu.

Ticaret ve kent yaşamı arasında ortaya çıkan etkileşimler kilit bir rol oynamasına rağmen belli hastalıkların güçlü bulaşıcılık doğası da salgının seyrini etkilemektedir.

Bulaşıcılığın Takibi

Bilim insanları bir hastalığın bulaşıcılığını takip etmek için “üreme sayısı” adında temel bir ölçüm/sayı kullanır. R0 ya da “R sıfır” adıyla da bilinen bu sayı, bize, hasta bir kişinin ortalama olarak risk altındaki kaç kişiye hastalık bulaştırabileceğini söyler.

R0 ya da “R sıfır” adıyla da bilinen temel üreme sayısı, hasta bir kişinin ortalama olarak kaç kişiye hastalık bulaştırabileceği hakkında bir fikir verir.
R0 ya da “R sıfır” adıyla da bilinen temel üreme sayısı, hasta bir kişinin ortalama olarak kaç kişiye hastalık bulaştırabileceği hakkında bir fikir verir.
Visual Capitalist

Yukarıdaki görselde, R0 sayısı 12-18 aralığında olan kızamık en bulaşıcı hastalık olarak başı çekmektedir. Bu, aşılanmamış bir populasyonda, tek bir kişinin ortalamada 12 ila 18 insanı enfekte edebileceği anlamına gelir.

Kızamık bir hayli bulaşıcı olsa da aşılama kampanyaları ve sürü bağışıklığı hastalığın bulaşını dizginleyebilmektedir. Bir hastalığa ne kadar fazla sayıda insan bağışık olursa, hastalık da o denli çoğalmamaya meyilli olmaktadır. Bu durum, bilinen ve tedavi edilebilir hastalıkların yeniden ortaya çıkışını önlemek adına aşıları elzem kılar.

COVID-19 salgınının halen devam etmesi ve araştırmacıların bu yeni tip koronavirüs hakkında sürekli bilgi edinmesi sebebiyle hastalığın gerçek etkilerinin ne olacağını hesaplamak ve tahmin etmek zor olmaktadır.

Tüm Reklamları Kapat

Kentselleşme ve Hastalıkların Yayılması

Salgınların ardındaki itici güç olan yükselen küresel bağlantılar ve etkileşimlerle beraber başladığımız yere geri döndük. Ufak avcı ve toplayıcı kabilelerden metropollere insanlığın birbirine olan bağlılığı hastalıkların da yayılmasının önünü açtı.

Gelişmekte olan ülkelerdeki kentleşme giderek artan sayıda kırsal yerleşimciyi daha kalabalık olan bölgelere getirirken nüfus artışları da çevre üzerine daha büyük baskı yapmaktadır. Aynı zamanda, yolcu hava trafiği son on yılda neredeyse iki katına çıkmıştır. Bu iki makro eğilim, bulaşıcı hastalıkların yayılmasını derinden etkilemektedir.

Dünya çapındaki örgütler ve hükümetler, bulaşma hızını düşürmek için vatandaşlarını “sosyal mesafelendirme” yapmaya teşvik ederken dijital dünya da daha önce hiç görülmedik bir şekilde insanların birbiriyle bağlantı kurmasını ve ticaret yapmasını mümkün kılmaktadır.

Bu Makaleyi Alıntıla
Okundu Olarak İşaretle
37
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Paylaş
Sonra Oku
Notlarım
Yazdır / PDF Olarak Kaydet
Bize Ulaş
Yukarı Zıpla

İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!

Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.

Soru & Cevap Platformuna Git
Bu İçerik Size Ne Hissettirdi?
  • Tebrikler! 12
  • Korkutucu! 7
  • Bilim Budur! 6
  • Mmm... Çok sapyoseksüel! 3
  • Merak Uyandırıcı! 3
  • Muhteşem! 1
  • İnanılmaz 1
  • Üzücü! 1
  • Güldürdü 0
  • Umut Verici! 0
  • Grrr... *@$# 0
  • İğrenç! 0
Kaynaklar ve İleri Okuma
Tüm Reklamları Kapat

Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?

Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:

kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci

Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/12/2024 18:38:52 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/8397

İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.

Keşfet
Akış
İçerikler
Gündem
Araştırmacılar
İspat Yükü
Irk
Diş Hastalıkları
Kedigiller
Neandertal
Uzun
Doktor
Göğüs Hastalığı
Yayılım
Google
Beslenme
Tehlike
Risk
Aslan
Obezite
Radyasyon
Büyük Patlama
Işık Hızı
Genel Halk
Kuantum Fiziği
Bilimkurgu
Evren
Fosil
İklim
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Sosyal
Yeniler
Daha Fazla İçerik Göster
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Yazı Geçmişi
Okuma Geçmişi
Notlarım
İlerleme Durumunu Güncelle
Okudum
Sonra Oku
Not Ekle
Kaldığım Yeri İşaretle
Göz Attım

Evrim Ağacı tarafından otomatik olarak takip edilen işlemleri istediğin zaman durdurabilirsin.
[Site ayalarına git...]

Filtrele
Listele
Bu yazıdaki hareketlerin
Devamını Göster
Filtrele
Listele
Tüm Okuma Geçmişin
Devamını Göster
0/10000
Bu Makaleyi Alıntıla
Evrim Ağacı Formatı
APA7
MLA9
Chicago
N. LePan, et al. Tarihteki Küresel Salgınlar: Koronavirüs İlk Değil, Son da Olmayacak!. (25 Mart 2020). Alındığı Tarih: 21 Aralık 2024. Alındığı Yer: https://evrimagaci.org/s/8397
LePan, N., Özdil, A. Ş. (2020, March 25). Tarihteki Küresel Salgınlar: Koronavirüs İlk Değil, Son da Olmayacak!. Evrim Ağacı. Retrieved December 21, 2024. from https://evrimagaci.org/s/8397
N. LePan, et al. “Tarihteki Küresel Salgınlar: Koronavirüs İlk Değil, Son da Olmayacak!.” Edited by Ayşegül Şenyiğit Özdil. Translated by Ayşegül Şenyiğit Özdil, Evrim Ağacı, 25 Mar. 2020, https://evrimagaci.org/s/8397.
LePan, Nicholas. Özdil, Ayşegül Şenyiğit. “Tarihteki Küresel Salgınlar: Koronavirüs İlk Değil, Son da Olmayacak!.” Edited by Ayşegül Şenyiğit Özdil. Translated by Ayşegül Şenyiğit Özdil. Evrim Ağacı, March 25, 2020. https://evrimagaci.org/s/8397.
ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close