Yeni Soru Sor
Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat
Sorulara Dön
8

Yapay zeka toplumları dönüştürme potansiyeline sahip. Peki bu dönüşüm kimin yararına olacak? Eşitsizlikleri artıracak mı yoksa azaltacak mı?

Soruya politik açıdan bakılabilir.
585 görüntülenme
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Soruyu Takip Et
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Tüm Reklamları Kapat
3 Cevap
Gökdeniz Sağlam
Araştırmacı Yazar

Yapay zekanın pragmatist yaklaşımını düşünecek olursak dönüşüm sırasında eşitsizliklerin artması daha yüksek bir olasılık. Ancak burada bahsedilen yapay zekanın bizim normlarımıza ve etik kurallarımıza ne kadar kadar uygun olacağını bilmemek soruyu biraz eksik kılıyor. Zira tüm normlarımızdan ve etik kurallarımızdan aykırı şekilde dönüşümü gerçekleştirecek olan yapay zeka bırakın eşitsizlik yaratması soykırımlara varan hareketler sergileyebilir.

Çünkü genel olarak insanlar ihtiyacından fazla üretim yaparak kaynakları gereksiz yere tüketmekte ve yapay zeka açısından hiçbir zaman anlamlandırılamayacak gereksiz keyif, arzu işlerinin peşine koşmaktadır. Bu dönüşüm sırasında eğer imkanı olsa yapay zeka dünyada insanlara pek sıcak davranmayacaktır. Ancak yine de yapay zekanın tüm insanlığı dönüşüm sırasında elemesi pek beklenilen bir şey değildir. Çünkü insanın beyni organik olarak güçlü bir bilgisayar ve herhangi bir bilgisayarla kıyaslandığında oldukça az enerji tüketen bir yapıya sahip. Eğer yapay zeka pragmatist olacaksa dönüşüm sırasında ve kendisini geliştirme noktasında dünyadaki enerji kaynaklarını çok hızlı tüketmesi gerektiğinin farkına varacaktır, bu durumda günümüzün modern bilgisayarlarının işlemcilerinin gerekli durumlarda yaptığı bir performans kısıtlamasına benzer bir tutum sergileyeceklerini düşünüyorum. Hatta öyle ki insanların bu beynini daha gelişmiş bir hale getirebilmek için insan evrimine direkt olarak müdahale edebilirler.

Dune adlı yapımda ve kitapta gördüğümüz ‘Navigatörler’ bunun çok iyi bir örneği, bu kişiler nörolojik anlamda çok gelişmiş ancak fiziksel olarak tek yaşayamayacak bir duruma gelmişlerdir ama yinede fiziksel durumları önemli değildir çünkü uzayda inanılmaz boyutlarda gemiler yön bulabilmek hareket edebilmek için bu insanların beyin gücüne ihtiyaç duymaktadır. Nesiller içerisinde insan evrimine müdahaleler sonucunda ‘Navigatörler’ bilişsel anlamda bugün bizim hayal edemeyeceğimiz noktalara ulaşabilmiştir. Ve ulaştıkları bu noktada bile halen daha metal yığını olan bilgisayarlardan çok daha verimli bir şekilde çalışmaktadırlar, böyle bir verimli organik makineyi yapay zeka kesinlikle değerlendirmek isteyecektir. Dönüşüm sırasında bu değer yargılarına göre insanların evrimine müdahale edecek, toplumda ciddi değişikliklere giderek temelinde insanın varoluşunu tamamen değiştireceklerdir. bu da yapay zeka tarafından dönüştürülecek olan bir toplumun sürekli olarak daha eşitsiz, daha insan dışı bir yer haline gelmesini sağlayacaktır.

Tüm Reklamları Kapat

Kaynaklar

  1. Frank Herbert. Dune.
  2. Thomas L. Griffiths. Hayatımızdaki Algoritmalar.
  3. Ray Kurzweil. The Singularity Is Near.
Bu cevap, soru sahibi tarafından en iyi cevap seçilmiştir. Ancak bu, cevabın doğru olduğunu garanti etmez.
4
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
İlhan Taşlı
İyi Bir Gözlemci

Sorunun cevabını insanlık tarihine bakarsak bulabiliriz. Tarım toplumu ve yerleşik hayata geçilmesi toplumları dönüştürmüş ve ilk medeniyetler kurulmuştur. İnsanlığın tamamı bu dönüşümü sağlayamamış ve medeniyet kurabilenler ile kuramayanlar arasında; hukuki, ekonomik, kültürel farklar oluşmasının yanı sıra sömürgeciliği beslemiştir. Sanayi devrimi de toplumları dönüştürmüş ve özellikle ekonomik farklılıkları derinleştirmiş, hatta sanayileşen ülkelerin diğer ülkelere karşı emperyalist baskılarını son 300 yıldır tanıklık ediyoruz.

Bilişim, internet ve devamında gelen yapay zekanın en az yukarıda bahsettiğimiz devrimler kadar potansiyeli mevcut. Bu devrimin diğerlerinden önemli bir farkı; ülkeler arası gelir dağılımı eşitsizliğinin yanı sıra, aynı ülkede yaşayan bireyler arasında da gelir dağılımı uçurumunu daha da artıracakmış gibi görünüyor.

1950'li yılların bireysel olarak en zenginleri ve dev kuruluşları genelde sanayi devleri ve enerji şirketleri iken, günümüzün en zenginleri ve dev kuruluşları bilişim ve internet sektöründen gelenler oluşturuyor. Bu değişimin neticesinde gelir dağılımı uçurumu öylesine arttı ki, gelişmiş ülkelerde, özellikle ABD'de ciddi tartışma konusu oldu. Bilişim ve internet sektöründe faaliyet gösteren dev şirketlere yüksek oranlı vergiler ve bu şirketlerin sahiplerine, hissedarlarına servet vergileri tartışılıyor.

Tüm Reklamları Kapat

4
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Esat Kudret
Esat Kudret
205K UP
Akıl yürütmeyi öğrenmeye çalışan bir öğretmenim.

EVRİM İŞİNİ BİLİR!

Bizleri bugüne taşıdı, güvenmek lazım...

Her türlü artı kimin işine yarıyorsa bu da onun işine yarayacak. Parayı veren düdüğü çalar. Fakat her ne kadar Lidyalılardan bu yana paranın düdük üzerinde tartışılmaz bir hükmü olsa da aklın düdüğü çalacağı gün kaçınılmaz görünüyor.

Tüm Reklamları Kapat

İnsanlık tarihinin politik ve eşgüdüm içinde seyreden evrimsel tarihi geriye doğru bir yolculuğu hiç içermedi ve geleceğe yönelik olarak da öngörmüyor.

Dolayısıyla ne ilginç tesadüftür ki aydınlığın simgesi olan ışık da ister yerçekimi ister uzay-zaman dokusunun bükülmesi nedeni ile hiç fark etmeksizin yeri geldiğinde ona da uyarak ve fakat yoluna ve hep ileriye doğru akarak devam ediyor.

Bütün disiplinlerin atası fizik ise ona tabi kimya, ona tabi biyoloji ve bu biyolojinin bir yan ürünü olan bizlerin bu akışın dışında bir yönelime gitmesi beklenmemeli. Her şey ileri akar.

Toplumlar tarihi açısından bakıldığında da sonuç aynı kapıya çıkıyor. Her bir önceki sistem bir öncekinin devrimci bir sonrakinin gerici yüzünü temsil ediyor. Hali hazırda mevcut egemen kapitalist sistem de ilerici misyonunu tarihsel olarak ve kendi eli ile ispatladığı üzere yitirdiğinden, gelecek olan kaçınılmaz olarak ve bilimsel temelde sosyalizm olacaktır.

Tüm Reklamları Kapat

Ötesi öze dönüş olan ve yeni insanı müjdeleyen, sınıfın ve sömürünün olmadığı, devletin ve demokrasinin dahi bir ihtiyaç olmadığı ve kesintisiz uzlaşır çelişkiler ile bir kesintisiz devrimlerin ön görüldüğü komünizm…

Buraya kadar karşılaşabileceğimiz tek sorun yapay zekânın elini masaya vurup biz primatlara “buraya kadar” demesi olur. Bu sefer de türümüz için, şayet yok olmazsak, ilk çağ sıfırdan başlar. Mücadele de… Korkacak bir şey yok.

Güvencemiz, evrimin türümüz üzerindeki yüz bin yılları alan muazzam birikimidir.

Yaratıcısı biz olsak da yapay zekânın hükümran olabilmesi için en az kendi kulvarında bu kadar deneyim kazanması gerektiği kanaatindeyim. Neticede evrim farklı kulvarlarda da olsa aynı zamanda evrene de içkindir.

Yapay zeka toplumları elbette değiştirecek. Bu eşyanın doğası gereğidir. Fakat bu doğa tek taraflı işleyen bir doğa değildir. Değişen toplumlar da yapay zekayı aynı etki ile değiştirmeye adaydır.

Böyle bir durumda bir zaman sonra yapay zeka ile organik zekanın tek potada kaynaşması, yani birbirinden ayırt edilemeyecek denli benzeşmesi kaçınılmaz gibi görünüyor.

Sonuçta zeka ister organik temelli ister yapay olsun zekadır ve tıpkı bir bilgisayarın işleyişinin bizlerin zekasını taklitten başka bir şey olmayışı misali yapay zekanın da muhakeme ve karar süreçleri bizim zekamızın şu anki muhakeme ve karar süreçlerinin sadece gelişmiş bir versiyonu olabilir. Ötesi artık zeka olmaktan çıkar.

Durum böyle olduğunda da yapay zekanın biz primatların o günkü gelişmişlik seviyesinin öngördüğü duygu, düşünce, muhakeme ve pratiğin dışında bir duygu, düşünce, muhakeme ve pratik içine gireceği kanaatinde değilim. Yanılsak da yapacak bir şey yok. Buraya kadar der yolu öndeki kar küreyiciye, yolu açan ( evrimsel olarak bizden üstün olana ve tıpkı atamız maymunların yaptığı ve kanıksadığı şekli ile) devrederiz hepsi bu.

Bu durumda şimdiki maymunların duygu ve düşüncelerinden daha farklı bir duygu ve düşünce durumuna gireceğimizi düşünmüyorum. Kanımca buna evrimsel haddini bilme ismi verilebilir.

1
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Daha Fazla Cevap Göster
Cevap Ver
Evrim Ağacı Soru & Cevap Platformu, Türkiye'deki bilimseverler tarafından kolektif ve öz denetime dayalı bir şekilde sürdürülen, özgür bir ortamdır. Evrim Ağacı tarafından yayınlanan makalelerin aksine, bu platforma girilen soru ve cevapların içeriği veya gerçek/doğru olup olmadıkları Evrim Ağacı yönetimi tarafından denetlenmemektedir. Evrim Ağacı, bu platformda yayınlanan cevapları herhangi bir şekilde desteklememekte veya doğruluğunu garanti etmemektedir. Doğru olmadığını düşündüğünüz cevapları, size sunulan denetim araçlarıyla işaretleyebilir, daha doğru olan cevapları kaynaklarıyla girebilir ve oylama araçlarıyla platformun daha güvenilir bir ortama evrimleşmesine katkı sağlayabilirsiniz.
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close