Hücreler deyim yerinde ise içgüdüsel olarak kendilerini yenilerler buna Rejenerasyon denir, buna neden olan ise İnflamasyondur [1](enflamasyon ve yangı olarak da bilinir), canlı dokunun her türlü canlı, cansız yabancı etkene veya içsel/dışsal doku hasarına verdiği sellüler (hücresel), humoral (sıvısal) ve vasküler (damarsal) bir seri vital yanıttır. Tamamen bağışıklık sistemimizin isteğiyle gerçekleşiyor diyebiliriz.
"Bilmek", sadece ve sadece sinir sistemi olan varlıklar için kullanılabilecek bir fiil. Hücre veya dokuların kendilerine has sinir sistemleri olmadığına göre, hücreler ve dokular da hiçbir şeyi "bilemezler", nereden bilecekler?
"İyileşme" dediğiniz şey, bir biyokimyasal tepkimenin halk arasındaki adı. Kısaca şöyle düşünebilirsiniz: Hidrojen oksijenle bağ kurmayı nereden "biliyorsa", hücreler de iyileşmeyi oradan "biliyorlar". Bunların hiçbiri bilerek, isteyerek, arzulayarak olan şeyler değiller. Olmak zorunda olan şeyler. Hatta ol(a)madıkları duruma "hastalık" adını verdiğimiz süreçler.
Peki bu zorunluluk nereden geliyor? Bu süreçler, hele ki "hücre/doku tamiri" gibi antik süreçler, milyarlarca yıl öncesinde evrimleşen biyokimyasal yolaklara dayanıyor. Bunlar, bugünkünden çok daha basit yolaklar olarak başladılar; ama bu basit yolaklar işi yerine getirme konusunda bugünkünden çok daha beceriksizlerdi. Fakat hücrelerin bünyesinde hangi kimyasalların barınabileceğini belirleyen genler, sürekli olarak mutasyon ve seçilim ikilisinin etkisi altında değiştiği için, hücrelerde/dokularda olan biten de zaman içinde giderek daha karmaşık ve başarılı hale gelebildi ve hala da gelebiliyor. Bizim bugün hücre içinde gördüğümüz süreçlerin tamamı (buna hücre/doku tamiri de dahil) bu uzun seçilim süreçleri sonucunda ortaya çıkan biyokimyasal süreçler.
Tüm Reklamları Kapat
Bunu, belli bir uyaran geldiğinde bir dizi domino taşının yıkılmaya başlaması gibi düşünebilirsiniz. Hücrenin tek yaptığı, o "domino taşlarını" belli bir şekilde dizmek (yani belli molekülleri, belli miktarlarda salgılamak ve hücrede barındırmak - veya belli moleküllerin miktarı/oranı değiştikçe ona göre başka salgılar yapmak). Hücreler bunu bilerek yapmıyorlar, genlerdeki bilgiye bağlı olarak yapıyorlar; o bilgi de zaten evrimsel süreçte evrimleşen şeyin ta kendisi!
Yaralanmayla ilişkili bir uyaran geldiğinde, mesela kolajen doku havadaki serbest oksijen ile temas ettiğinde, bu domino taşları bir bir yıkılmaya ve başka moleküllere dönüşmeye (veya diğer hücreleri bölgeye çekmeye) başlıyorlar ve biz dışarıdan bunu "tamir" olarak görüyoruz. Sonrasında hücre, yine genlerindeki bilgi sayesinde, bu domino taşlarını tekrardan yıkılabilecek şekilde diziyor ve tekrar tekrar kendini tamir edebiliyor.
O domino taşlarının yıkılmasının biyokimyasal karşılığı şu tür bir grafik oluyor:
Burada gördüğümüz yolak, "pıhtılaşma kaskadı" denen tamir mekanizması.
Bu cevap, soru sahibi tarafından en iyi cevap seçilmiştir. Ancak bu, cevabın doğru olduğunu garanti etmez.
18
Şikayet
Et
Mantık Hatası
0
Paylaş
Alıntıla
Alıntıları Göster
Daha Fazla Cevap Göster
Cevap Ver
Giriş Yap ve Cevap Ver
Evrim Ağacı Soru & Cevap Platformu, Türkiye'deki bilimseverler tarafından kolektif ve öz
denetime dayalı bir şekilde sürdürülen, özgür bir ortamdır. Evrim Ağacı tarafından
yayınlanan
makalelerin aksine, bu platforma girilen soru ve cevapların içeriği veya gerçek/doğru
olup
olmadıkları Evrim Ağacı yönetimi tarafından denetlenmemektedir. Evrim Ağacı, bu
platformda
yayınlanan cevapları herhangi bir şekilde desteklememekte veya doğruluğunu garanti
etmemektedir. Doğru olmadığını düşündüğünüz cevapları, size sunulan denetim araçlarıyla
işaretleyebilir, daha doğru olan cevapları kaynaklarıyla girebilir ve oylama araçlarıyla
platformun daha güvenilir bir ortama evrimleşmesine katkı sağlayabilirsiniz.
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol
Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim
Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç
katın.
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Reklamlardan biz de sizin kadar nefret ediyoruz!
Bu yıl sayfamızda gezdiniz.
Evrim Ağacı'na 1 defaya mahsus vereceğiniz 30₺ düzeyindeki bir desteğin, ömrünüz boyunca reklamlara tıklamanız hâlinde sağlayacağınız faydadan binlerce kat daha büyük olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı Premium'a katılın, hem reklamları kapatın hem sağladığımız ayrıcalıklardan faydalanın! Tek seferlik destek olun veya daha iyisi, aylık destekçilerimiz
arasına şimdi katılın.
“Felsefe mi deneylere rehberlik etmeli, yoksa deneyler mi felsefeye rehberlik etmeli?” Licu Cixin
Bilim İçin 30 Saniyeniz Var mı?
Evrim Ağacı, tamamen okur ve izleyen
desteğiyle sürdürülen, bağımsız bir bilim oluşumu.
Ücretsiz bir Evrim Ağacı üyeliği oluşturmanın çok sayıda
avantajından
biri, sitedeki reklamları %50 oranında azaltmak (destekçilerimiz arasına katılarak
reklamların %100'ünü kapatabilirsiniz). Evrim Ağacı'nda geçirdiğiniz zamanı
zenginleştirmek için, sadece 30 saniyenizi ayırarak üye olun (üyeyseniz, giriş
yapmanızı tavsiye ederiz).