Bu ne yazık ki yanlış bir kanı. Aksine tarihteki birçok bilim insanın ders notlarının özellikle ilgili oldukları alanda yaşıtlarına nazaran çok üst düzeyde olduğu bilinmekte. En güzel örneği ise Einstein diyebiliriz. Yıllarca eğitim kurumlarımızda derslerinin kötü olduğu iddia edilir hatta meşhur bir sözü olduğu da iddia edilir." Herkes dahidir ama balığı alıp ağaca tırmanmasını isterseniz ömrü boyunca kendini salak hisseder." .Gerçek ise bambaşkadır. Einstein okuduğu lise olan Aarau'da özellikle matematik ve fizik derslerinde okul birincisi olduğu biliniyor. Özellikle bu liseden mezun olanlar Zürih Politeknik'e de sınavsız giriş hakkı kazanıyordu. Üniversiteden kıl payı bir notla mezun olsa da bunda kendisinin asi ruhu ile derse girmemesiyle, not tutmamasıyla ve hocalarıyla sürekli tartışma halinde olmasının etkili olduğu biliniyor. Elbetteki herkes aynı değildir ve kişinin derslerden aldığı notlar her zaman kendisinin işe yaramaz olduğu anlamına gelmez ancak aradaki fark ve ayrım açıktır. Dahiler kafalarını susturamazlar derste öğrendikleri bilgi yetersiz gelir ve kendileri çalışmayı kaynak taramayı kendi cevaplarını bulmayı tercih ederler. Bu uğurda derse girmeyebilir ve tembel bir öğrenci imajı yaratabilir. Ancak derse girdiği,ödev yaptığı ve sorumluluk aldığı halde beklediği başarıları elde edemeyen kişinin zeki olmasından çok yanlış tercih yaptığı daha doğru bir saptama olur.
Böyle bir genelleme yapmak doğru değil. "Üstün zekalı" derken kimlerden bahsettiğiniz net değil. "Tarihte çok örneği var" dediğiniz şeyleri de en azından açıklama kısmında belirtirseniz daha iyi anlaşılabilir.
Şu anda akademik düzeyde çalışmalar yapan biliminsanlarına -tümüne olmasa da- "üstün zekalı" dememek için bir sebep yok ve bu insanlar bulundukları noktalara düşük notlarla gelmediler.
Bazı insanların üstün zekalı olmalarını, popüler ve zengin olmalarına bağlarsak bu, daha da büyük bir hata olur. Risk alma lüksü olan girişimcilerle, gece gündüz akademik çalışmalar yapan biliminsanları aynı değerlendirmeye tabi tutulmamalıdır. Birisi risk alarak başarıya ulaştığında genel halk tarafından üstün zekalı ilan edilebiliyorken, Dünya'nın asıl gelişimini sağlayan biliminsanlarının bırakın karne notları, isimleri ve yüzleri dahi sorgulanmıyor.
Bu arada Harvard Üniversitesinde düşük not almakla orta derecede bir lisede düşük not almak aynı şey değildir. İki okulu bu konuda kıyaslamak bize kesin bir sonuç veremez. Okulu bırakıp daha başarılı olan insanların bıraktıkları okulları, ve bu durumdaki insanların sayısını da gözden kaçırmamak lazım. Okul bırakma ve böylece daha başarılı olma hayalleri kuran ve beklediğini bulamayan insanlar, bizim haberimiz bile olmadan sönüp gidebiliyorlar ve geriye toplumca tanınan birkaç başarılı figür kalıyor (Survivorship Bias).
Her kötü not alan, nasıl üstün zekalı sayılamayacaksa, eğitim sisteminden geçmeyen her gerçek üstün zekalı, hayat başarısı konusunda aynı düzeyde girgin, azimli ve şanslı sayılmamalı.