Üniversitede öğrendiklerinizin tahminen %90'ını ilerleyen yıllarda unutacaksınız. Ki aslında ülkemizdeki eğitim sistemine bakılırsa, cümlede kullandığımız "öğrendiklerimizin" kelimesi de pek doğru bir kelime seçimi sayılmaz çünkü biz, eğitim hayatımızın hiç bir aşamasında bir şeyleri öğrenmiyoruz. Ezberliyoruz. Bize hiç bir şey öğretilmiyor. Ezberletiliyor. Ve bize ezberletilen şeyler de çoğunlukla hayli gereksiz, eskimiş, modern dünyadan kopuk bilgiler. O nedenle ezberlenen şey, kullanılmadıkça ve eğitim yöntemimiz de pratikten tamamen uzak ve teoriye yakın olduğundan (çünkü ezberletilenlerin pek çoğu çalışma hayatımızda hiç bir şeye yaramıyor) unutuluyor.
Ama bu gerçek sizi karamsarlığa itmesin çünkü aşılabilir bir durum bu. Öğretim görevlileriniz, müfredat, sistem ne kadar zayıf olursa olsun eğer siz gerçekten bir şeyler öğrenmek, anlamak ve bilgilerinizi çalışma hayatınıza taşımak istiyor iseniz kendi çabanızla bunu rahatça başarabilirsiniz. Yapmanız gereken şey biraz zaman ve enerji harcamak ve gerekli bilgileri süzüp onları edinmek. Üniversite eğitimi kötü, bu doğru. Ama o kurumu sömürmek de gayet elinizde. Çünkü bir çok konuda yetersiz olan eğitimim sistemimizin (belki de sebep zaten budur) bu konuda gayet esnek hatta destekleyici olduğunu söyleyebilirim. Daha kısa söylemle eğer siz bilgi almaya meyilli iseniz sizi engelleyecek hiç bir mekanizma yok aksine destekleyecek odak çok Türkiye'de. Bunun bir sebebi de belki, gerçekten bilgi almak isteyen öğrencilerin azlığı sebebi ile eğitmenlerin, gerçekten bilgi almak isteyen bir öğrenci gördüklerinde mutlu olmaları.
Umarım açıklayıcı olabilmişimdir. Sağlıcakla...