Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat
Sorulara Dön
Kadir Yurttaş
Kadir Yurttaş
3,560 UP
Üye
27

Ruh üzerine görüşleriniz nedir?

24,861 görüntülenme
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Soruyu Takip Et
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Tüm Reklamları Kapat
18 Cevap
Ufuk Derin
Skeptik
Orijinal Soru: Ruh denilen şeyin aslında içgüdü olduğunu düşünüyorum ruhun evrimi söz konusu olabilir mi?

İlk olarak şunu net ve kesin bir biçimde, altını çizerek ve kalın harflerle belirtelim: Klasik anlamıyla insanı 'insan' yapan, onu diğer canlılardan ayıran, bize bilincimizi kazandıran, fiziksel olmayan, maddelerin üzerinde olan, ölümden sonra da dahil olmak üzere sonsuza kadar var olacak olan "ruh" olgusunun bilimsel perspektifte (bakış açısında) hiçbir geçerliliği, gerekliliği ve işlevi yoktur.

Ruhun bilimsel olarak araştırılabilir olduğu varsayımı üzerinden yola devam edecek olursak, sinirbilimin son birkaç on yıldır ortaya koyduğu bulgular açıktır: canlılarda "beden" ve "ruh" diye bir ayrım olduğuna dair en ufak bir iz bulunmamaktadır. Tam tersine, yapılan her bir sinirbilim çalışması; bilinç, algı, düşünce, farkındalık, öz-farkındalık, vb. kavramları daha somut, daha maddeye indirgenmiş, daha net araştırılabilir kılmaktadır.

Tüm Reklamları Kapat

Peki tüm bu çerçevede "ruh"un yeri nedir? Örneğin "Psikoloji" isimli bilim dalının Türkçe adı halen "Ruhbilim" olarak geçmektedir. "Psike" gibi terimler, halen bilimde kullanılmaktadır. Bu durumda bilim insanları "ruh hali" gibi terimler kullanırken, beynimizin ötesinde, madde-üstü bir kavramı mı ifade etmektedirler?

Bilim dilinde "ruh" derken kastedilen, beynin faaliyetleri sonucu oluşan algıların ve davranışların tümüdür. Günümüzde zaten artık bu sözcük neredeyse tamamen bilimden çıkarılmış, bilim insanları kastetmek istedikleri şeyler için daha spesifik sözcükler belirlemiştir ("algı" gibi, "tepki" gibi, "düşünce" gibi, "duygu" gibi). Bunların hiçbirinin doğaüstü veya bilimsel olarak test edilemez olduğu iddia edilmez. Hatta her geçen gün "ruh" kavramı, onunla birlikte gelen diğer bilim-dışı kavramlardan ötürü bilimin sınırlarından daha da fazla dışlanmakta ve bilimdışı fanatizmi savunanların mensup oldukları akımları nitelemek için kullanılmaktadır.

Tüm Reklamları Kapat

Uzun lafın kısası, "ruh" derken ne kastettiğiniz, işin bilim tarafında mı, yoksa felsefe tarafında mı olduğunuzu belirleyen ana faktördür. Eğer ki metafizik olan, bilimsel araştırma yöntemleriyle açıklanamayacak olan, maddeci olmayan bir "ruh" kavramından söz ediyorsanız, muhtemelen yanılıyorsunuz ve bilim neden ve nasıl yanıldığınızı size fazlasıyla gösterebilecek kadar bilimsel veriye şu anda sahip. Ancak eğer ki "sinir sistemimizin çalışmasından doğan sonuçların tamamı" için "ruh" sözcüğünü kullanıyorsanız ve bir bireyin "ruh halinin", davranışlarının, vb. özelliklerinin tamamiyle bilimsel olarak, somut ve maddeci bir şekilde açıklanabileceğini ileri sürüyorsanız, bilimsel arenada herhangi bir sorun yaşamadan fikirlerinizi aktarabileceğinizi düşünüyoruz. Zira dediğimiz gibi bu şekilde "zeka, davranış, algı" gibi sinirsel ürünlerin toplamına "ruh" deyip geçen; ancak doğaüstü veya metafizik bir olguya işaret etmeyen birçok sinirbilimci (özellikle de psikolog) şu anda bilim camiasında bulunuyor.

Özet olarak ruh kavramı, sinir sistemimiz sayesinde sahip olduğumuz bilinç, duyu, duygu, algı, zeka gibi birçok kavramın neden ve nasıllarını karşılamak için geliştirilmiş bir "joker sözcük"tür. Bilimde artık bu sözcüğe, en azından klasik "metafiziksel" tanımıyla ihtiyacımız yok. Bilim, bunun çok ötesine geçmiş ve sinirbilim gibi devasa bir saha dahilinde canlı davranışlarını didik didik araştırmaktadır. Bu araştırmaların hiçbir kısmında, en ufak miktarda bile olsa "Bunu açıklayamıyoruz; asla da açıklayamayız, dolayısıyla 'ruh' diye metafiziksel bir varlık nedeniyle olmalı." gibi bir sonuca varılmamış, böyle bir açıklamaya ihtiyaç duyulmamıştır.

3,497 görüntülenme

Kaynaklar

  1. Yazar Yok. Evrim Ağacı. (19 Ağustos 2020). Alındığı Tarih: 19 Ağustos 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı
15
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Berat Mutluhan Seferoğlu
Felsefe Genel Editörü
Orijinal Soru: Ruh var mıdır yoksa sadece bedenden mi ibaretiz?

Merhabalar.

Ruhu nasıl tanımladığımız çok önemli. Ruhtan felsefe tarihinde iki şey anlaşılmış. İlki Aristoteles ve Thomas Aquinas'ın anladığı şekilde, ruhun bedenin 'formu' olması. Yani ruh aslında bedenden ayrı değil de bedenin organizasyon biçimine verilen bir isim gibi. İkincisiyse özellikle modern felsefede Descartes ile özdeşleştirilmiş töz düalizmi. Töz derken kastedilen şey bir şeyin yapıldığı 'malzeme' gibi düşünebiliriz. Töz düalizmi için her şeyi meydana getiren iki tür malzeme var: Uzama sahip madde ve düşünen ruh. Bu görüşte ruhtan bedenden tam anlamıyla ayrı var olan ve fiziksel olmayan bir varlık olarak bakılıyor. 'Ruh var mı?' sorusu sorulduğunda genelde Descartes'ın anladığı şey kastedildiği için soruya Descartes'ın kastettiği şeyi kastettiğinizi varsayarak yanıt vereceğim.

Tüm Reklamları Kapat

Bu tür bir ruhun muhtemelen var olmadığını düşünüyorum. Çoğu zihin felsefecisi, nörobilimci ve bilişsel bilimci de var olmadığını kabul ediyor diyebiliriz. Gerek ruhun bedenle nasıl etkileştiği problemi, gerekse zihnin doğasına dair bilimsel veriler sonucunda Descartesçı ya da Kartezyen Düalizm gözden düşmüş bir görüş. Özellikle çeşitli psikiyatrik hastalıkların ruhun varlığı için sorunlar çıkardığına ben de katılıyorum. Çoklu kişilik bozukluğuna gelmeden önce ruh varsa kanıtlanabilir mi sorusuyla ilgili ufak bir şey söyleyeyim. En azından var olması durumunda kanıtlanamayacağını söylemek için bir gerekçe göremiyorum. Mesela parapsikolojik fenomenler lehinde iyi kanıtlarımız olsaydı, astral seyahat yoluyla normalde elde edilemeyecek bilgilerin edinilebilmesi gibi, bedenden ayrı bir ruha inanmak için çok güçlü bir gerekçemiz olurdu gibi görünüyor. Demek ki ruh var olsaydı ona inanca güçlü dayanaklar sunabilecek en azından bir potansiyel durum var. Ruhun varlığı lehinde çeşitli felsefi argümanlar da var. Bunlar başarılı olsaydı yine ruhun varlığı kanıtlanmış olurdu. En azından başarılı olmaları ihtimalini hemen yok sayamayız.

Çoklu kişilik bozukluğu durumu töz düalizmine inanan biri için ne ifade etmeli? Ben bu rahatsızlığın töz düalistleri için özel bir problem ortaya çıkardığını düşünmüyorum açıkçası. Töz düalistleri çoklu kişilik bozukluğunu aynı ruhun birden fazla ve bütünlük içermeyen psikolojik devamlılık içermesi olarak düşünebilirler. Aynı ruh, yani aynı kişi, radikal şekilde farklı iki psikolojik akışa sahipmiş gibi anlaşılabilir. Bu durumda bir ruhun içinde birden fazla kişinin olduğu değil, tek bir kişinin birbirinden çok farklı psikolojik durumlara sahip olduğunu iddia etmeli töz düalistleri. Eğer çoklu kişilik bozukluğunun gerçekten birden fazla kişinin oluşmasına neden olduğunu düşünüyorsanız ki bunu düşünen felsefeciler var töz düalistleri için bir güçlük çıkar. Çünkü töz düalistleri kişilerle ruhların özdeş olduğunu söyler. Ama aynı ruhun içinde birden fazla kişi olabiliyorsa ve bu kişiler birbirleriyle özdeş değilse bu kişiler ruhla da özdeş olamazlar. Dolayısıyla ruh var olsa bile bu durumda kişilerin ruhlar olduklarını söyleyemeyiz. Ancak dediğim gibi, ben ruhun varlığıyla ilgili özel bir problem ortaya çıktığını düşünmüyorum.

3,145 görüntülenme

Kaynaklar

  1. Yazar Yok. Logi Gunnarsson - Philosophy Of Personal Identity And Multiple Personality. (31 Temmuz 2019). Alındığı Tarih: 31 Temmuz 2019. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı
9
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Alperen Yüksel
Alperen Yüksel
4,890 UP
Orta Doğu Teknik Üniversitesi Biyoloji Öğrencisi
Orijinal Soru: Ruh var mıdır yoksa sadece bedenden mi ibaretiz?

Merhaba. Bilime göre ruh kavramı kesinlikle asılsız bir iddiadır. Ruh kavramı canlılığın kaynağını çözemeyen atalarımız tarafından geçici olarak açıklama sağlamak için uydurulmuş bir kavramdır. Canlılık, kimyasal maddelerin, entropi artışına direnmek için bir iç organizasyon oluşturma olayıdır. Hiçbir şekilde doğa üstü bir varlık/güç tarafından canlılık kontrol edilmez. Bunun en güzel deneyi de Craig Venter tarafından yapılmıştır. " Craig Venter artificial cell " adı altında bir çok videosu bulunmakla beraber yayımlanan makaleler de mevcuttur.

Araştırmacılar sentetik olarak bir genom yarattılar. Daha sonra ise kendi genomu çıkarılmış bir bakteriye, yapay olarak üretilen genom aktarıldı. Eğer canlılık, ruh gibi doğa üstü bir varlık ya da güç tarafından kontrol edilseydi kesinlikle bu canlının hayatta kalması beklenemezdi. Bakteri, genomunun değiştiğinin farkına varmadan hayata döndürülmüş oldu.

Tüm Reklamları Kapat

Aynı şekilde kalbi duran insanlar bir süre sonra sisteme enerji için besin sağlanamayacağından dolayı kalan besinini tüketen organlar ve sistemler yavaş yavaş çökmeye başlar. Bu sırada hızla iç entropi arttığından dolayı ölüm kesin olarak gerçekleşmiş olur. Ancak kalbi tekrar çalıştırılan insanlar, iç entropi artışı zararıyla beraber tekrar hayata döndürülürler. Eğer canlılık doğa üstü bir şekilde kontrol edilseydi, kesinlikle bu insanları geri döndürmek imkansız olurdu.

1,887 görüntülenme

Kaynaklar

  1. Yazar Yok. Yapay Genom. (23 Ağustos 2019). Alındığı Tarih: 23 Ağustos 2019. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı
11
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
C. Caner Telimenli
Popüler Bilim Yazarı
Orijinal Soru: İnsan ruhunun bir ağırlığı var mıdır? Varsa kaç gram veya kilogramdır?

Bunun için öncelikle "ruh nedir?" sorusunu cevaplamak gerekiyor. Buna bilimin nasıl baktığına dair bir yazıyı kaynağa ekledim.

Eğer Ruh kavramını bireyin başına gelen her olayın kaydı ve bu kaydın o kişinin davranışlarına olan etkileri diye yorumlarsak bu durumda ruhun beyindeki hafızaya yönelik reaksiyonların toplamı olduğu söylenebilir. Ve bu durumda tüm bu reaksiyonların yarattığı değişime maruz kalmış her şeyi ruhun bir parçası olarak kabul edebiliriz.

Tüm Reklamları Kapat

Ancak beyinin ve bilincin nasıl çalıştığını bilmediğimiz göz önüne alındığında "ruh" nerede başlar, nerede biter bilmek neredeyse imkansız hale geliyor. Hatta son zamanlarda yapılan bazı araştırmalar bağırsak bakterilerinin bile kişiliğimiz üzerinde bir etkisi olabileceğini söylüyor. (Buna dair bir yazı da ayrıca kaynakçada var) O yüzden kesin bir rakam vermek mümkün değil.

3,133 görüntülenme

Kaynaklar

  1. Ç. M. Bakırcı. ''Ruh'' Kavramının Bilimsel Terminoloji Ve Sinirbilim Çerçevesindeki Analizi.... (13 Ocak 2021). Alındığı Tarih: 13 Ocak 2021. Alındığı Yer: | Arşiv Bağlantısı
  2. R. Vana. The Brain, Gut And Consciousness: Microbiology Of Our Mind. (13 Ocak 2021). Alındığı Tarih: 13 Ocak 2021. Alındığı Yer: | Arşiv Bağlantısı
8
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Ceyhun Köroğlu
Ceyhun Köroğlu
4,087 UP
Ceyhun
Orijinal Soru: Ruh var mıdır yoksa sadece bedenden mi ibaretiz?

Modern felsefenin kurucusu olarak gösterilen, antik yunan filozoflarına nispeten çok yakın diyebileceğimiz bir tarihte(17.yy) yaşamış plan Rene Descartes bile bu hataya düşmüş ve bir bedenimizin olduğunu ayrıca bir de ruhumuzun olduğunu iddia etmiş ve felsefesini bu zeminde temellendirmiştir ki buna felsefede düalizm deniyor. Descartes ruhun varlığını kanıtlamaya girişriğinde bilimsellikten uzaklaşır ve bocalamaya başlar. Örneğin ruhun epifiz bezinde yer aldığını kanıtlamak için kadavra çalışmaları bile yapmıştır.

Gelin görün ki yine aynı yüzyılda yaşamış bir diğer rasyonilist filozof olan Baruch Spinoza konuyu bana göre çok net açıklamıştır ki onun felsefisinede Monizm deniyor. Spinozaya göre bizler bedenlerimizden ve düşüncelerimizden ibaretiz. Yani mistiklerin ya da inançlı insanların tıpkı bir hayalet-cin gibi tasavvur ettikleri bu ruh denen şey Spinozaya göre Zihindir. Spinoza icin ruh kavramı zihinden başka bir sey değildir. Zihin ise ona göre bedenimizin kendi fikridir. Bir tür farkındalık ve bilinç hali. Ruh hastalıkları diye bilinen bütün rahatsızlıklar zaten zihinsel hastalıklar olarakta bilinir. Ve bilindiği gibi zihin dediğimiz şey beynin aktivitelerinden oluşur, yani bedenimizle doğrudan bağlantılıdır hatta aynı şeydir. (beden-ruh birliği yani Monizm)

Tüm Reklamları Kapat

1,841 görüntülenme

Kaynaklar

  1. Yazar Yok. Ethica ( Baruch Spinoza ). (30 Temmuz 2019). Alındığı Tarih: 30 Temmuz 2019. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı
7
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Daha Fazla Cevap Göster
Cevap Ver
Evrim Ağacı Soru & Cevap Platformu, Türkiye'deki bilimseverler tarafından kolektif ve öz denetime dayalı bir şekilde sürdürülen, özgür bir ortamdır. Evrim Ağacı tarafından yayınlanan makalelerin aksine, bu platforma girilen soru ve cevapların içeriği veya gerçek/doğru olup olmadıkları Evrim Ağacı yönetimi tarafından denetlenmemektedir. Evrim Ağacı, bu platformda yayınlanan cevapları herhangi bir şekilde desteklememekte veya doğruluğunu garanti etmemektedir. Doğru olmadığını düşündüğünüz cevapları, size sunulan denetim araçlarıyla işaretleyebilir, daha doğru olan cevapları kaynaklarıyla girebilir ve oylama araçlarıyla platformun daha güvenilir bir ortama evrimleşmesine katkı sağlayabilirsiniz.
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Gündem
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Bağlantı
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Bu platformda cevap veya yorum sistemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla aklınızdan geçenlerin, tespit edilebilir kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Ekle
Soru Sor
ve seni takip ediyor

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close