Füzyonun hâlâ devreye alınamamasını, devasa bir müzik orkestrasını aynı anda ve kusursuz bir uyumla çalmaya zorlamaya benzetebilirim. Her enstrüman (plazma parçacıkları), aynı zamanda doğru tonda (enerji düzeyinde) ve doğru sürede (süreklilik koşulunda) çalmak zorunda... Eğer tek bir kemancı bile yanlış nota basarsa (plazma dengesizleşirse) bütün konser (füzyon reaksiyonu) sekteye uğrar. Fisyon tarafında ise senfoni küçük bir yaylı grubuyla idare edilebiliyor; elbette bazı emniyet mekanizmaları var tabii ama orkestrayı kontrol etmek, füzyondaki kadar zorlu değil.
Füzyonun temel zorluğu olarak ifade edilen "üçlü çarpım" (Lawson kriteri) değerini yeterince yüksek tutabilmekten kaynaklanır. Buradaki , plazmadaki parçacık yoğunluğu; sıcaklık; ise enerji hapsedilme süresidir. Anlayacağınız bu üç parametreyi istenilen düzeye çıkarmak (aynı anda hem yeterince sık parçacık içeren, hem çok yüksek sıcaklıkta, hem de enerjiyi uzun süre kaçırmadan tutabilen bir plazma yaratmak) şu anki teknolojimizle deveye hendek atlatmaktan farksız. Yüksek dağların zirvelerindeki ince havada yürüyüş yapmak çok zordur ya hani; oksijen az (parçacık yoğunluğu), soğuk çok (ısı kaybı), dayanma süresi sınırlı (enerji tutulumu)…
1920'lerde roketlerin uzaya çıkacağını iddia edenler "hayalperest" diye nitelendirilirdi. Gelinen noktada her yıl yüzlerce uydu fırlatılıyor. Füzyonda da benzer bir süreç yaşanıyor: Şu anda henüz net kazançlı, sürdürülebilir bir reaksiyonun eşiğine ulaşamadık ama prototiplerde kıvılcımlar görmeye başladık. Özellikle süperiletken mıknatıs teknolojilerindeki gelişmeler ve plazma fiziğindeki modellemelerin iyileşmesiyle, belki yarın belki yarından da yakın bir gelecekte gümbür gümbür çalışan füzyon santralleri görebiliriz.
Günlük hayatta "ateş yakmak" bile ne kadar basit görünse bile kontrollü ve sürekli bir füzyon "ateşi" yakmak bambaşka bir seviye. Isı kaynağınız yıldızların çekirdeğini taklit edecek kadar çılgın sıcaklıklara çıkmayı gerektiriyor. Dolayısıyla, şu aşamada çok daha erişilebilir olan fisyon teknolojisi kullanılıyor. Ama füzyonun bu zorluğu onun gelecekteki potansiyelini gölgelemiyor; sadece bugünkü koşullarla bakıldığında gerçekleşememiş olması, ileride de gerçekleşmeyeceği anlamına gelmiyor. Bunun da en güzel örneği tarihte "imkânsız" denilen pek çok teknolojik atılımın bugün neredeyse sıradanlaşmış olmasıdır.
Kaynaklar
- International Atomic Energy Agency (IAEA). What Is Fusion, And Why Is It So Difficult To Achieve? | Iaea. Alındığı Tarih: 7 Ocak 2025. Alındığı Yer: International Atomic Energy Agency (IAEA) | Arşiv Bağlantısı