Dinlerden çok önce birçok filozof da bu konulara kafa yormuştur, bunlar çok temel sorular. Ama burada felsefe tarihi dersine girmenin çok gereği yok. En temel sebebi insanların anlama çabası.
Her şeyi bir nedene bağlıyoruz ama bunun bir sonu olmalı. Programımızın sonsuz döngüye girmesini istemiyoruz. Bir yere bağlansın istiyoruz. İnsanları bu tatmin ediyor. Kimisi bu tatmini dinde buluyor, kimisi başka filozofların cevabında buluyor. Ama doğa bizi tatmin etmek zorunda değil. Bize göre mantıklı olmak zorunda hiç değil.
Bizim evrenimizin ötesinde de bir meta-evren olduğunu, onun sürekli döngü halinde olduğunu düşünebilirsiniz. Ama insanlar onun da başlangıcını arayacaktır. Maddesel olan o evrenin bir başlangıcı olmayabilir. Nedensiz bir şekilde sonsuz döngüde olabilir. Peki neden bunu düşünmek zor geliyor?
Çünkü gördüğümüz maddesel şeylerin bir başı vardı. Ama burada asıl mantık hatasına düşüyoruz. Onların bir başlangıcının olduğunu düşünmemiz maddesel olan her şeyde mutlak bir neden ya da başlangıç olduğunu gösteremez. Bu, bir safsatadır.
Bu fikrin sebebi ile Dünya'yı düz sanmamızın sebebi aynı. (ve hayır, dinlerden bahsetmiyorum.) Bizi yanıltan sağduyularımız.