Bir gen havuzu düşünelim(richard dawkins gen uzayı diyor). Bu gen havuzunda trilyonlarca farklı gen var. Bu genlerin belirli bir kısmının belirli bir sırayla dizilmesiyle çeşitli mahlukatlar oluşuyor. Bunlar çevresel şartlara göre ya yaşıyor ya da ölüyor. Bazıları diğerlerine göre daha üstün oluyor. İnsan da bu mahluklardan bir tanesi. Ve biyogenez yoluyla kendi türünü çoğaltıyor. Bu yapılırken yavruya genlerin bir kısmı anneden bir kısmı da babadan aktarılır. Yani anne tüm genlerini komple aktaramaz veya aynı şekilde baba tüm genlerini komple aktaramaz. Yarı yarıya aktarım sonucunda yeni bir mahluk ortaya çıkar. Fakat burada önemli bir nokta daha vardır. Üremeye ayrılmış genlerle, canlıyı canlı yapan genler farklılık gösterebilir. Örneğin babanın üreme genlerinde genetik olarak mavi göz olabilir. Bu gen onlarca nesil öncesinden aktarılarak kendi üreme genlerine kadar gelmiş olabilir. Ama babanın kendisi mavi gözlü değildir. Çünkü üreme genlerinde mavi göz özelliğini bulunduruyor olmasına rağmen kendi genlerine bu özelliği katılmamıştır. Yani kahverengi gözlü olmasına rağmen mavi göz geni aktarabilir. Bunun gibi pek çok komplikasyon düşünüldüğünde anne ve babaya hiç benzemeyen çocuklar ortaya çıkması mümkündür. Dolayısıyla başka genetik özelliklere sahip birine yakın olarak bir gen sıralamasına sahip olunabilir ve başka insanlarla bu şekilde benzeşim gösterilebilir.
Kaynaklar
- Yazar Yok. Richard Dawkins - KÖR SaatÇI. (10 Temmuz 2019). Alındığı Tarih: 10 Temmuz 2019. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı