Merhaba,
Yabancılaşmayı tehlike olarak görmemiz, bu sürece kendi yüklediğimiz anlamların(sosyal konstrüktivizm) yanı sıra kültürümüzden de kaynaklanır. Kültürel görelilik prensibine göre; benim yabancılaşmayı tehlike olarak görmemi, sadece benim kültürümden başka biri anlayabileceği için, düşünceme yargılama o kişi aracılığıyla yapılmalıdır. Kültürler eşittir, üstünlük yoktur.
Çok kültürlü toplumlarda gruplar arası tolerans daha fazla olduğu için, yabancılaşma daha farklı algılanabilir. Genelleme yapmadan, bir Alman ile bir Türkün yabancılaşma karşısında tutumları kültür farkından dolayı çok farklı olabilir ama, bu iki kişi aynı kültüre mensup olmadıkları için tutumlarını yargılayamazlar.
Yukardaki prensibin tersini savunan ise; kültürel evrenselliktir(üniversallik). Bu prensibe göre her kültürün barındırması gereken bazı şeyler vardır(kadın erkek eşitliği gibi). Bu şeyleri barındırmayan kültürler barındıranlardan daha değersizdir ve aşağıdadır. Bu prensiple düşünen birine göre insanın milliyetine, kimliğine yabancılaşması, kaybetmesi kötüdür çünkü, bu birey, her kültürün “kimliğini koru” ilkesini barındırması gerektiğine inanır mesela. Bana göre, kültür konusunda bu iki prensipten birini seçmekte, bireyin kafa yapısı, sosyal inşası büyük rol oynar. Örneğin milliyetçi bir ortamda yetişen kimse, kendi kültürünü önde tutmaya eğilimli olabilir. Yabancılaşmayı tehlike görmeyen kültürleri eleştirerek, milliyetini korumanın gerekli olduğunu savunarak, kendi kültürünü diğer kültürden üstün tutar.
Kendi fikrime gelince, bir muhafazakar olarak, dediğiniz gibi bunun önüne geçilmesi gerektiğine inanıyorum. İki ve ya birden fazla kültür arasında bulunan kişiler, mensup oldukları gruptan sürekli uzaklaşarak yabancılaşma sürecine girerler. Bu da bireyi meşakkatli bir, “kimlik arama” sürecine itebilir. Kafasında kesin fikirler ve çerçeveler olmayan bireyin de fikri olmaz.
Küreselleşen dünyada, kültürü katıksız tutmak da hayli zorlaşıyor. Bana kalırsa yabancılaşmanın önüne geçmek için, dominant kültür mensupları arasında sosyal uyumun arttırılması gerekiyor. Sosyal uyum üç şey ile sağlanır;
-Ortak değer ve normlar(aynı kültüre mensup olanların sosyal uyum içinde olmaları)
-Karşılıklı bağımlılık/muhtaçlık(öğretmen mesleğini sürdürebilmek için öğrenciye, öğrenci de eğitim için öğretmene muhtaç)
-Zorlama ya da güç(mesela devlet tarafından).