Öncelikle, kütlesi olan cisimlerin ışık hızına ulaşması, şu anda kabul görmüş fizik yasalarına terstir.
Diğer yandan, foton ve ışık hızında seyahat edebilen parçacıklar için başka bir evren söz konusudur. Zamanın olmadığı bir evren. Bu parçacıkların doğması ve ölmesi aynı anda gerçekleşir. Güneşin merkezinde oluşan fotonların yüzeye çıkması yüzlerce yıl, güneşten dünyaya ulaşması 8 dakika sürer ama foton için bu aynı anda gerçekleşir.
Soruna gelelim. Eğer ışık hızında hareket edebilen bir uzay gemisinde bulunursan, zaman senin için durmaya çok yaklaşır. Öyle ki, 10 ışık yılı öteye de gitsen, 1000 ışık yılı öteye de gitsen, senin için geçen zaman 1 saniye bile olmaz. Oysa gözlemciler için tam tersidir. Onlar senin uzayda yol aldığını bile takip edebilirler. Doğal olarak gemide bulunan kişi 1 saniye bile yaşlanmaz. Işık hızında, 10 ışık yılı öteye gidip gelmek demek, dünyada 20 yıl geçmesi demek. Biyolojik olarak 20 yıl yaşlanmış olacaklar.
Araç içinde bulanan kişilerde bir değişiklik olmayacaktır, sonuçta biyolojimiz zaman ile doğrudan ilişkilidir.