Elbette ikisi de işlevsel. Fakat soruda "hangisi daha işlevsel" denildiği için birini seçmek zorundayım. Ve bu soru (bana göre) çevreye bağlı. Çevreden kastım kişinin yaşadığı olaylar, deneyimler. Bu nedenle bu sorunun objektif bir cevabının olmadığını düşünüyorum. Bunu belirterek cevap vermeye çalışayım.
Benim için bilimsel gerçeklerin/bilgilerin etkisi (veya işlevselliği) daha fazla. Şu an bilgi sahibi olmadığım konular çok fazla ama önceden çok çok daha fazlaydı. Yani şu an 10 üzerinden 1 biliyorsam önceden bu 10 üzerinden -5'ti. O zamanlar bilmemekle kalmıyordum birde üstüne yanlış bilgiyle doluydum. Bundan dolayı eksilerdeydim.
Daha sonraları yavaş yavaş öğrenmeye, araştırmaya, sorgulamaya geçtim. Ve o eski "Ben"e göre o kadar fazla şey öğrendim ki bu bende bir "şok" etkisi yarattı. Çünkü ne kadar yanlış bilgi öğrendiğimi görünce (sürekli mavi hapı seçtiğimi fark edince) çok sinirlendim, çok üzüldüm.
Bunun bir günde olmadığını eklemek istiyorum çünkü insan âdeta eski bildiklerine (halihazırda öğrendiği bilgilere) sürekli torpil geçmeye programlanmış. Bende de doğal olarak bu vardı, yani bu bir süreç sonunda gerçekleşti.
Bu durum kişiliğimi, düşünce şeklimi çok fazla etkiledi. Şu an bilgilere karşı (istisnasız her bilgiye) çok şüpheci bakıyorum. Her bilgiye hemen inanmıyorum veya her denilene. Hatta bazı durumlarda doğruluğundan neredeyse %100 emin olduğum bir bilgide bile kendime engel olamıyorum (bu bazen beni korkutuyor açıkçası). Üstünde tekrar duruyorum. Çünkü bu elimde değil ben bunu kandırılarak yaşadım, deneyimledim.
Bu yüzden sorunun cevabının kişinin yaşadığı deneyime bağlı olduğunu düşünüyorum. Mesela bir anlığına tam tersini düşünelim: Doğumumdan beri bana gerçek bilgiler veriliyor olunsun. Daima bilimsel bilgilerle, şüpheci bakış açısıyla büyütülseydim ne olurdu? İleride öğreneceğim yeni bir bilimsel bilginin benim kişiliğime etkisi bu denli fazla olur muydu? Diğer örnekteki gibi bir aydınlanma yaşar mıydım? Sanmıyorum. Öğrendiğim yeni bilgiler sadece beni geliştirirdi. Benim kişiliğime yine etki ederdi fakat diğer örnekteki kadar değil, bu kadar çok değil.
Aynı şekilde bilimsel bilgiyle, gerçeklerle, sorgulamanın pekiştirildiği bir eğitim modeliyle büyütülen bir kişinin ileride sanat, film, müzik gibi daha çok soyut konuların yoğun işlenildiği konular hakkında bilgilenmesi -yeni şeyler- öğrenmesi sanıyorum ki bu kişinin düşünce şekline daha fazla etki ederdi. Bence benim yaşadığıma benzer bir AHA! etkisi yaşardı.
Dediğim gibi benim için bilimsel bilgiler etkili oldu fakat başkası için bambaşka şeyler etkili olabilir.