Aslında bu durum yeni değil. Refah seviyesinin artması daha fazla sayıda eğitim düzeyi yüksek insanların ortaya çıkmasını sağlıyor. Sonuçta eğitim masraflı bir iş ve bu yüzden tarih boyunca iyi eğitimli insanlar genelde zengin toplumlardan çıktı.
Ancak refah seviyesinin artması aynı zamanda nüfus artışını düşüren bir durum. Üstelik eğitim seviyesinin artması doğum oranlarını ayrıca düşüren bir etken. Gelir oranının artışı ile doğum oranlarının düşüşü arasındaki ilişkiyi ülkeler arasındaki gelir ve doğum oranlarını inceleyerek görmek*(1. Kaynak) mümkün, eğitim ile doğum oranı arasındaki ilişkiyi ise ülkelerin konu hakkında yaptığı araştırmaları*(2. Kaynak) inceleyerek görmek mümkün.
Yani eğitimsiz ve parasız insanlar yapabilecekleri fazla bir faaliyet olmadığı için daha fazla ürüyor, ancak alternatifler arttıkça doğum oranı düşüyor. Eğitimli insanların daha az üremesi ise eğitimsiz kitlenin her zaman çoğunluk olmasıyla sonuçlanıyor. Şimdiye kadar var olan hiçbir toplum bütün bireylerinin aynı eğitim ve refah seviyesine sahip olduğunu söyleyemeyeceği için bu durumun uzun süredir böyle olduğunu düşünmek yanlış olmaz.
Ancak zeka ile bilgi birikimi aynı şey de değil. Zeka bilgiyi ne kadar hızlı işleyebildiğinizi ölçen bir terim. Yani 1+2=3 diyebilmek için öncelikle 1 ve 2 ne onu bilmek lazım, zeka 3 sonucuna ne kadar hızlı varabildiğiniz ile ilgili. Bu konu ise daha çok bilgi birikimi ile ilgili, tarih boyunca insanlığın gelişmesini sağlayan tüm büyük gelişmeler dahiler tarafından gerçekleştirildi. Bu tür insanlar ise biyolojinin bir sonucu olarak çok nadir.
Bahsettiğimiz konu daha çok bir sosyal olgu, birileri çıkıp zeki insanları yok etmeye ya da bir şekilde çoğaltmaya çalışmadıkça biyolojik bir değişiklik yaratması öngörülebilir bir gelecekte gerçekten zor. Daha da ötesi için ise sadece spekülasyon yapılabilir.
İşin sosyal tarafına bakacak olursak, bilgisiz ve eğitimsiz yetişen her bireye rağmen az sayıda eğitimli insan bile bir fark yaratıyor. Ve bu durumun belli bir süredir denge içinde gittiğini görüyoruz. Bir değişiklik olması için bu dengenin bir tarafa doğru bozulması lazım, bunun en büyük değişkeni de refah seviyesi. Eğer refah artarsa eğitimli insan sayısı artar, ama eğer düşerse eğitimsiz insan sayısı artar.
Kaynaklar
-
Prof Stein Emil Vollset, DrPH Emily Goren, PhD Chun-Wei Yuan, PhD Jackie Cao, MS Amanda E Smith, MPA Thomas Hsiao, et al. (2021). Population And Fertility By Age And Sex For 195 Countries And Territories, 1950–2017: A Systematic Analysis For The Global Burden Of Disease Study 2017. The Lancet Journal, sf: 1/57. doi: 10.1016/S0140-6736(18)32278-5. | Arşiv Bağlantısı
-
J. E. Brand, D. Davis, et al. (2021). The Impact Of College Education On Fertility: Evidence For Heterogeneous Effects. The National Center for Biotechnology Information. doi: 10.1007/s13524-011-0034-3. | Arşiv Bağlantısı