Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat
Sorulara Dön
Ahmet B.
Ahmet B.
2,167 UP
Üye
6

İnanmak ve bilmek arasındaki fark nedir?

Bir şeye inanmak ve bilmek farklı şeylermiş gibi gösteriliyor. Bundan da, teistik düşüncelerin dogma kabuller üzerine olduğu sonucu çıkarılıyor. Halbuki, bir şeyi bilmek için, önce ona inanmak gerekir. Örn. yerçekimini bilmek ama ona inanmamak mümkün olabilir mi? Siz ne düşünüyorsunuz?
8,777 görüntülenme
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Soruyu Takip Et
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Tüm Reklamları Kapat
4 Cevap
Gülcan Kaya
Gülcan Kaya
1,178 UP
Sadece bilmek isteyen biri

İnanmak ve bilmek fiileri aslında iç içe kullanılır bazen ya da birbirinin yerine . Sözgelimi bazen evrim teorisine inanır mısın gibi . Ama evrim teorisi inanılacak bir şey değildir bilinecek bir şeydir ki kendisi bir teoridir . Bilimde inanmak üzerine bir durum söz konusu yoktur. Yer çekimine inanmak ne kadar doğrudur evet yer çekimi doğrulanmıştır ama bir inanç gerektirmez .

5
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Hüseyin Karakuş
Hüseyin Karakuş, Doktor

İnsan beyninde, evrim ve gelişim basamaklı üç beyin özelliği, bütünleşmiş olarak bir arada bulunur. (Michio Kaku-Zihnin Geleceği) Limbik sistem denilen memeli veya Hayvan beyni bölümü duyu organlarından gelen ham bilgilerin işlendiği hüküm merkezidir. Hayvanlar için duyumlara uygun hüküm vermek hayati önemdedir. En ufak kararsızlık avını kaçırmaya ya da bir başka hayvana av olmaya neden olabilir. Duyumlar ve sonrası oluşan hüküm, hayvan hafızasına işlenir. Sonraki yaşamında bu hafıza kullanılır. Hayvanda duyum ile hüküm (karar) arasında ikincil düşünsel çıkarımlar yoktur. O yüzden Paulo Freire "Ezilenlerin Pedagojisi"nde hayvanların doğaya gömülü olmalarından söz eder.

İnsanı insan yapan beynin üçüncü bölümü korteks, kabuk kısmıdır. Kortekste duyumlarla elde edilen ham bilgilerden ikincil sonuçlar çıkarılır. Bu sonuçlar yaşam pratiğinde sınanır. Benzer şartlarda benzer olayların benzer şekilde sonuçlanması denenmiş öğrenilmiş bilgidir artık. Bu sınanmış bilgi bile inanmanın nihai huzurunu veremez, yeni şartlar ve yeni sınamalar bilgiyi değiştirebilir. Bu nedenle bilim sürekli devinim ve değişim halidir.

Tüm Reklamları Kapat

Duyumsal bilgilerden hüküm (karar) vermek hayvanlar için yaşamsaldır demiştik. İnsanlar, kendileri için yaşamsal olmadığı halde, hem kafa emeği çabası olmadığından, hem de karar alma huzuru içerdiğinden, duyumsal bilgilerden hüküm vermeye yatkındır. Bunun adı inanç, yani önüne gelen bilgiye, doğrulama çabası göstermeden, "doğru mu" endişesi yaşamadan inanmaktır.

Bilmek ve inanmak insan beyninin ayrılmaz iki fonksiyonudur. Zıtların birliğini oluşturur, biri olmazsa diğeri de olmaz. İnanmada ön planda olan limbik sistem yani memeli beynidir. Bilmede ön planda korteks yani insan beynidir.

İnanmanın kolaylık ve rahatlığını kapılarak bunu tüm yaşamına uygulayana cahil denir. Düşüncesinde aynı yöntemi esas alarak yaşamayanları, bir şekilde kendisi gibi yaşamaya yönlendirme çabasına gericilik denir.

1,152 görüntülenme

Kaynaklar

  1. Michio Kaku. (2021). Zihnin Geleceği.
  2. Paulo Freire. (2021). Ezilenlerin Pedagojisi.
3
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Shorugami .
Shorugami .
21K UP
Sorgulayıcı

İnanmak ve bilmek arasında çok ince ancak bir o kadar da derin bir fark vardır. Bir gerçeği bilirsin gerçeğe/gerçeklere inanamazsın. İnanmak ise herhangi bir kanıt veya veriye ihtiyaç duymadan doğru olduğunu kabul ettiğin inançları kapsar. Bildiğin gerçekleri aksi kanıtlanana kadar doğru kabul edersin ancak inandığın ve senin doğru olduğunu düşündüğün bilgileri terk etmek bir hayli zordur. İnançlarda zaten adı üstünde inanmanın ürünüdür. Ancak senin de verdiğin örnekten gidelim "Yer çekimini bilmek ama ona inanmamak mümkün olabilir mi?".

Az önce de izah ettiğimiz gibi inançları terk etmek çok zordur. Eğer ki senin inandıkların bilimsel bilgilere ters olsa bile sen büyük oranda inanmayı seçersin. Örnekten gidelim. Mesela senin inandıkların yer çekimini reddeden bir inanış sa ve yerde durmamızı atıyorum dünyanın düz olduğuna bağlıyorsa yada üstün bir varlığın seni yerde tuttuğu gibi absürt bir inancın varsa sen yer çekimi gerçeğini inkar edebilirsin ki bu sebeplerden ötürü inkar edenlerde var ancak ben bu kadar derinlere girmek istemiyorum inanışlara saygımdan ötürü. Yani yer çekimini bilirsin ancak inanç siteminden ötürü reddedebilirsin bu pek ala mümkündür.

Tüm Reklamları Kapat

Peki ya bir bilgiyi bilmek için yada ilk defa o bilgiyi keşfetmek için inanmak gerekir mi? Hayır. Bir bilgiyi bizim inkar etmemiz yada körü körüne kabul etmemiz o bilgiyi etkileyen bir durum değildir ve o bilgiye er yada geç ulaşırız ve kabullenmek zorunda kalırız. Nasıl mı? Şöyle, zamanında(günümüzde de) evrim teorisini inkar edip onun gerçekliğini elimizde bulunan onca veriye karşın yinede kabul etmediler. Onların inkar etmesi evrim teorisinin gelişmesine bir engel olmadı çünkü gerçekler er yada geç ortaya çıkar. Daha sonrasında ilk başlarda inkar eden inanç sistemlerinin de bazıları kabul etmek zorunda kaldı. (Örneğin Kilise) Gerçi kabul etmeselerdi bile evrim teorisi bir gerçektir ve gerçeklere "kurşun" işlemez.

2,620 görüntülenme
6
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Furkan Aygün
arzucu

inanmakta duygular bilmekte bilinç ağır basar.

duygulardan kastım madde evrenine uyum için herşey canlının varlığını sürdürülebilirliği adına bedenin beyine ilettiği uyarıcılar

Tüm Reklamları Kapat

bilinç ise madde evreninin dışından bedeni kontrol eden ruhun aldığı uyarıcılara verdiği tepkilerdir.Bence ruh beyindedir kalbin hafızası yoktur.

inanmak varoluşsal korkulardan bilmek meraktan kaynaklanır

örnek cümle:kolektif imgelem ve varsayımın icatlarına inanmanın getirdiği konfor ve iktidarı arzulayanlar :)

971 görüntülenme
1
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Daha Fazla Cevap Göster
Cevap Ver
Evrim Ağacı Soru & Cevap Platformu, Türkiye'deki bilimseverler tarafından kolektif ve öz denetime dayalı bir şekilde sürdürülen, özgür bir ortamdır. Evrim Ağacı tarafından yayınlanan makalelerin aksine, bu platforma girilen soru ve cevapların içeriği veya gerçek/doğru olup olmadıkları Evrim Ağacı yönetimi tarafından denetlenmemektedir. Evrim Ağacı, bu platformda yayınlanan cevapları herhangi bir şekilde desteklememekte veya doğruluğunu garanti etmemektedir. Doğru olmadığını düşündüğünüz cevapları, size sunulan denetim araçlarıyla işaretleyebilir, daha doğru olan cevapları kaynaklarıyla girebilir ve oylama araçlarıyla platformun daha güvenilir bir ortama evrimleşmesine katkı sağlayabilirsiniz.
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Gündem
Kafana takılan neler var?
Bağlantı
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Bu platformda cevap veya yorum sistemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla aklınızdan geçenlerin, tespit edilebilir kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Ekle
Soru Sor
ve seni takip ediyor

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close