Her çalışan kadın bir erkeği işsiz bırakıyor mu? Bu mantıksız bir söylemdir. Aynı mantıkla, her çocuk sahibi olan baba iş sahibi bir çocuk doğuruyor dememiz gerekir ki bu da tutarsızdır. Kadınların iş gücüne katılımı, ekonomik olmaktan öte toplumsal açıdan gereklidir. Gelişen uygarlıkları göz ardı edip kadınların sadece ev işleriyle meşgul olmasını beklemek büyük bir sığlıktır. Kadınların ekonomiye katkısı, ailelerin gelirini artırarak refah seviyesini yükseltir. Bu da daha sağlıklı psikolojilerle güvenli aileler kurulmasına olanak sağlar.
Kadınların çalışmasının zor veya yasak olduğu ülkelere baktığımızda, kontrolsüz nüfus artışı, aile içi şiddet ve psikolojik destek ihtiyacının arttığını görüyoruz. Bunlar, insan hakları ihlalleriyle doğrudan ilişkilidir. Bir kadın elbette çalışmak istemeyebilir; bu onun özgür iradesidir. Ancak, toplumdaki kadın istihdamı desteklenmelidir ve bu konuda kadınlara gereken destek sağlanmalıdır. Aile içi geçimsizlikle çocuk büyüten bir kadın adeta hapis hayatı yaşar. Öte yandan, kadınların iş gücüne katılımının arttığı bir senaryoda, ilk yıllarda bazı zorluklar yaşansa da uzun vadede bu durum ülke ekonomisinin güçlenmesine ve sanayileşme ile yenileşme süreçlerinin hızlanmasına katkı sağlar