Ya "gelişime" ihtiyaç duymadılar ya da ihtiyaç duydukları gelişimi somut olarak gerçekleştirebilecek imkanlara sahip değildiler. Daha kısa ve öz olarak ifade etmek gerekirse "istemediler" veya isteseler de "yapamadılar". Biz tarih boyunca yaptık da onlar benzer imkanlara sahipken neden yapamadılar sorusu "istemedikleri" ihtimalini kuvvetlendiriyor. İstememelerinin altında yatan sebep de kültürleri. Peki, kültürleri ne ki, bizimki gibi bir "gelişimi" istemedi? Bu soruya kesin bir cevap vermek güç. Ancak kanaatim daha az zamanda daha çok kazanç isteğinin tavır alışlarında bulunmaması. Zorunlu ihtiyaçları bugüne karşılandığı için ya böyle bir isteği bugüne kadar gün yüzüne çıkaran olmadı ya da çıkarmak anti-sosyal bir eylem olarak değerlendirildi. Birinci ihtimalin ikincisine göre daha zayıf olduğunu düşünüyorum. Zira insanın tabiatında kültür aksini emretmediği sürece daha az zamanda daha çok kazanç sağlama isteği vardır. Böyle bir isteğin kendiliğinden ortaya çıkmamış olması çok zor. Yine de mevcut ihtiyaçlarının onlara göre az bir emekle zaten karşılanıyor olması böyle bir isteğin doğmasını da engellemiş olabilir. Bu tip ilkel kabilelerin nispeten sıcak bölgelerde bulunuyor olması da bu ihtimali güçlendiriyor. Zira yüksek sıcaklık mevcut ihtiyaçların zaten göreli az bir emekle karşılandığı toplumlarda gevşemeyi, daha çok kazanca erişme isteğini azaltmayı, beraberinde getirir.