Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat
Sorulara Dön
0

Görünebilir olmayan ışıklar nasıl bulundu?

Görünebilir ışıkların keşfi oldukça beklenildik bir sonuç.Adı üstünde 'görünen'. Peki diğer ışıklar nasıl bulunabilir?Sonuçta 5 duyu organımızın pasif kaldığı bir alan.Göremediğimiz,duyamadığımız,hissedemediğimiz ışıklar hakkında nasıl bir fikre sahip olduk.Hadi olduk, bu dalgalardan olan radyo dalgalarını nasıl iletişim için kullandık?
245 görüntülenme
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Soruyu Takip Et
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Tüm Reklamları Kapat
2 Cevap
Lüzumsuz Adam
Fizik öğrenicisi

Deneyden önce teorik olarak varlığı ön görülen yapılardan birisidir elektromanyetik dalgalar. Varlığı deneysel olarak, teorik ön görüden sonra gösterilmiştir.

1870 lerde Maxwell fiziğin bir alt dalı olan klasik eletromanyetik teorinin tamamlanmasında oldukça önemli bir adım atarak kendi adıyla anılan Maxwell Denklemlerini oluşturdu. Bu denklemler uzayda periyodik olarak değişerek yayılan bibirine dik elektrik ve manyetik alanları, yani elektromanyetik dalgaları ön görüyordu.

Tüm Reklamları Kapat

Teorik olarak ön görülen elektromanyetik dalgalar 1890 larda Hertz tarafından deneysel olarak doğrulandı ve böylece elektromanyetik dalgalar günlük yaşamdaki kullanımımıza girmiş oldu.

Elektromanyetik dalgaların varlığını madde ile etkileşiminden biliyoruz. Örneğin göremediğimiz X ışınlarını bir canlı üzerine düşürdüğünüzde, yansıyan kısımdan kemik dokunun görüntüsünü alabilirsiniz. Göremediğimiz radyo dalgalarını anten dediğimiz sistem üzerine düşürdüğünüzde bazı akımlar oluşur. Göremediğimiz kızılötesi ışınlar madde ile etkileşerek maddenin sıcaklığına bağlı olarak değişen frekanslardaki kısmını yansıtır ve bir kısmını soğurur. Görmek, elektromanyetik dalgaların madde ile etkileşiminin oldukça özel halidir. Görünür frekansa denk gelen frekanstaki elektromanyetik dalga göz ile etkileşime girer, bazı sinyaller (akımlar) oluşur ve beyin bunları işleyerek görüntüye kavuşuruz.

Bu cevap, soru sahibi tarafından en iyi cevap seçilmiştir. Ancak bu, cevabın doğru olduğunu garanti etmez.
1
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Alperen Yuncu
Alperen Yuncu
37K UP
Fizik doktora öğrencisi

Görünür spektrumun dışındaki ışığın keşfi ışığın elektromanyetik dalga olduğunun farkedilmesinden çok daha eskiye dayanır. Teorik açıklamasından çok daha öncesinde yapılan bir takım gözlemlere dayanıyor. Bu konuda ilk gözlem, William Herschel (1800) ve Johann Wilhelm Ritter (1802) tarafından yapılmıştır.

William Herschel, esasen bir astronomdur. Hatta Uranüs'ü ilk defa gözlemlemiş o yüzden Uranüs ismi verilene kadar Uranüs Herschel yıldızı olarak anılmıştır. Yıldızların ışığını prızmadan geçirip hangi renkten (frekanstan) ne kadar ışık geldiğini ölçmek için bir spektrometre kullanıyor prizmadan geçirdiği ışığı çok hassas bir dizi termometreye düşürüp hangisinin ne kadar ısttığına bakıyordu. Bu spektrometresini güneş ışığından kullandığı zaman spektrometrenin en uç kısmında kırmızı ışığın bittiği hiç ışık düşmeyen kısmın hepsinden fazla ısındığını gördüğü zama kırmızının ötesinde gözümüzün göremediği bir ışığıın varlığını farketmeşti. Kendisi buna renksiz ışık adını verdi ve bu çalışmalarını 1800 yılında yayınladı. 1801 yılında yayınladığı çalışmasına bunlara ısı ışınları (heat rays) adını verdi.

Tüm Reklamları Kapat

Herschel'in çalışmasını okuyan Johann Wilhelm Ritter spektrumun öbür ucunda da benzer göremediğimiz bir ışık var mı diye merak edip bir dizi çalışma yaptı fakat beklediği sonuçlara ulaşamadı çünkü spektrumun ters tarafında Herschel'in ısı ışınlarının tersini yani soğutan bir ışınım (cooling rays) görmeyi bekliyordu. Fakat prizmadan geçirdiği güneş ışığı Gümüş klorür bir levha üzerine düşürdüğü zaman mor ışığın ötesinde ışık düşen yerlerden daha fazla kararma olduğunu gözlemledi. Ve mor ötesi ışıkların varlığını ilk gözlemleyen kişi oldu. 1802 yılında yayınladığı bu çalışmalarda bu ışıklardan de-okside edici ışık (de-oxidierende Strahlen) olarak bahseder.

19. yüzyıl boyunca bu iki ışık türü hakkında sayısız çalışmalar yapılmıştır. 19. yüzyılın sonlarına doğru Maxwel'in çalışmaları doğrultusunda ışığın bir elektromanyetik dalga olduğunun anlaşılmasıyla ısı ışınları, de-okside edici ışık veya kimyasal ışık isimleri yerini kızılötesi ve morötesine bırakacak ve bütün bir spektrum tek çatı altına toplanacak ve ardından Einstein'ın foto elektrik makalesi ile ışığın yapısı tamamen anlaşılmaya başlanacaktı.

Tüm Reklamları Kapat

19. yüzyıl sonunda ışığın elektromanyetik dalga olduğunun anlaşılmasından önce telsiz, radar, radyo gibi düşük frekanslı ışık üzerine yapılan çalışmalar tamamen elektrik ile alakalı olup kullandıkları dalganın aslında görünmeyen bir frekanstaki ışık olduğu fark edilmemiştir.

Sonuç olarak kızıl ötesi ışık (keşfedilen ilk görünür olmayan ışık) gerek olmamasına rağmen prizmadan ayrılmış olan ışığın ilersinde de bırakılan termometrenin ısınması ile keşfedilmiştir.

2
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Daha Fazla Cevap Göster
Cevap Ver
Evrim Ağacı Soru & Cevap Platformu, Türkiye'deki bilimseverler tarafından kolektif ve öz denetime dayalı bir şekilde sürdürülen, özgür bir ortamdır. Evrim Ağacı tarafından yayınlanan makalelerin aksine, bu platforma girilen soru ve cevapların içeriği veya gerçek/doğru olup olmadıkları Evrim Ağacı yönetimi tarafından denetlenmemektedir. Evrim Ağacı, bu platformda yayınlanan cevapları herhangi bir şekilde desteklememekte veya doğruluğunu garanti etmemektedir. Doğru olmadığını düşündüğünüz cevapları, size sunulan denetim araçlarıyla işaretleyebilir, daha doğru olan cevapları kaynaklarıyla girebilir ve oylama araçlarıyla platformun daha güvenilir bir ortama evrimleşmesine katkı sağlayabilirsiniz.
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Gündem
Kafana takılan neler var?
Bağlantı
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Bu platformda cevap veya yorum sistemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla aklınızdan geçenlerin, tespit edilebilir kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Ekle
Soru Sor
ve seni takip ediyor

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close