Bu genetiği değiştirme kavramı en çok tohumlar için kullanılır. Amaç tohumlardan daha fazla mahsül almak ve hastalıklara karşı daha dirençli tohumlar elde etmektir. Birde spekülasyon olarak şunu ekleyebilirim, tohum firmaları çiftçiyi kendine mecbur bırakmak için tohumları kısırlaştırıyorlar. Çünkü bugün ekilen tohumdan alınan mahsülden çıkan yeni tohumlar ekildiğinde mahsül vermiyorlar. Ama bu bütün tohumlar için geçerli mi emin değilim. Objektif olmak adına şehir efsanesi de olabilir diyorum.
Diğer yandan her ne kadar hastalıklara dayanıklı olsun densede tohum firmalarının para kazanmasına engel bir durum oluşturmadığı sürece bu konuya çok eğildiğini sanmıyorum. Atalık tohum dediğimiz dedelerimizin ektiği tohumlar yüzlerce belkide binlerce yıllık evrimden geçtiler. Atalık tohum belki 50 tane kuraklıktan 100 tane selden hayatta kalarak bugünlere geliyor. Ekildiği bölgenin haşeresine, kuraklığına, seline dirençli hale geliyor. 1'e 10 veriyor diye gdo'lu tohuma geçmek ne kadar mantıklı bilmiyorum.
Tohum piyasası her ne kadar tv'lerde adı sık geçen bir konu olmasa da gıda olduğu için çok önemli bir konu aslında.