Kütle çekim görelilik teorisine göre uzay zaman dokusunun bükülmesi ile ortaya çıkıyor görünüyor ancak kütle çekim etkisi kuantum fiziği açısından nasıl ortaya çıkıyor henüz bilinmiyor. Bunun için büyük birleşik teori veya diğer bir adıyla herşeyin teorisine dair çalışmalar devam ediyor. Burada aranan şey bu iki teorinin yani görelilik ve kuantum fiziğinin birleştirilmeye çalışılması. Bu nedenle arana teorinin diğer bir ismi kuantum kütle çekim kuramı olarak adlandırılır. Ancak bu iki teori birbirine uygulandığında denklemlerin sonsuz olarak sonuç verdiği ve teorilerin matematiksel olarak tutarlı şekilde birleştirilmediği ifade ediliyor. Kısacası sorunuzun cevabı henüz belirli değil. Yani kütle çekim etkisi tam olarak nasıl ortaya çıkıyor bu bilinmiyor. Son olarak şuana kadar bu iki teoriyi matematiksel olarak birleştiren tek teori sicim teorisidir ancak sicim teorisine dair henüz hiç bir gözlemsel ve deneysel kanıt bulunmamaktadır. Teorinin test edilebilirliği de zordur zira sicimler (ipliksi yapilar) atom altı parçacıklardan bile sanıyorum milyarlarca kat daha küçük yapılar diye ifade ediliyordu. Bu nedenle bunların doğrudan gözlemlenmesi çok zor belki de imkansız. Ancak yine de teorinin dolaylı öngörüleri var. Bunlar gelecekte doğrulanırsa teori ispatlanabilir. Ancak sicim teorisi evrene dair bütün resmi değiştiren bir teori. Teoriye göre evren 11 boyutlu çıkıyor. Ayrıca evrendeki herşey sicim veya mikro iplikcilerin titremesi ile oluşan yapılar olarak çıkıyor. Bu esrarengiz teori doğrulanırsa evren hakkında bildiğimiz bir çok şey değişir. Sicim teorisine dair detaylı okuma yapmak istiyorsanız ekteki kaynağı okuyabilirsiniz. [1]
Kaynaklar
- B. Greene. (2011). Evrenin Zarafeti. ISBN: 9789754034745. Yayınevi: Tübitak.