Feminizmin pek rahatsız olunabilecek bir şey olduğunu düşünmüyorum. Feminizmden rahatsız olunduğu söyleniyorsa ya feminizmin çarpıtılmasından rahatsız oluyorsunuz ya da gerçekten feminizm karşıtısınız. Kavramlar yanlış anlaşıldığı için feminizmin kadınlara yönelik bir ayrımcılık yaptığı, ayrıcalık istediği, erkek düşmanlığı olduğu, biyolojiye karşı çıktığı gibi yanlış algılar artabiliyor.
İlk olarak şunu anlamak gerekiyor. Uzun yıllar boyunca kadınların "insan hakları" ihlal edilip ayrımcılık yapıldı, fırsat eşitliği engellendi. Sistematik şiddet, adaletsizlik, eşitsizlik, toplumsal kalıplar ve daha nicesi. Bunlar hala tamamen çözülmüş sorunlar değiller ve bu sorunlar hem kadınlara hem erkeklere zarar veriyor. Bu mücadele bir aşağılık kompleksi değil. Bunu aşağılık kompleksi olarak görürsek, bütün hak kazanma çabalarına haksızlık etmiş oluruz. Öte yandan bu ayrımcılık da değil. Ben buna taksonomik bakış açısı diyorum. Ortada kadınlara yönelik belli bir sebepten sistematik bir sorun varsa sadece "insan hakları" genel fikrini sunarak sorunu çözemezsiniz. Zaten sorunun olmasına sebep olanlar kadınları o genel fikrin dışında tutarak haksızlık yapıyor ve şiddet uyguluyor. Bu yüzden erkekler de zarar görüyor hatta. Bu sistematik sorunları insan hakları genel fikrinin içine koyma ve uygulamaya sokma savaşı, aslında feminizmdir.
Yaygın bir hata, feminizmin bu mücadelesinin çarpıtılmış versiyonlarıdır. Her mücadelede radikaller olacaktır ve radikaller olduğu için esas mücadeleyi bırakamazsınız. Esas mücadele kadın ve erkeklerin (hatta bütün insanların) biyolojik, psikolojik farklılıkları olduğu gerçeğine karşı olamaz. Bu gerçeklere karşı çıkan ne yaptığını bilmiyordur. Biyolojiyi savunduğunu sanıp feminizme karşı çıkanlar, toplumun kadın ve erkeğe yüklediği yapay sözde zorunlulukları evrimsel bir gereklilik sanabiliyor. İşte esas mücadele bunlara karşı yapılan mücadeledir. Esas mücadele sistematik hak kayıpları, fırsat eşitsizlikleri; psikolojik, fiziksel ve toplumsal şiddeti çözmektir. Bu sorunların çözülmesinden rahatsız olmuyorsanız feminizmden rahatsız olmamalısınız.
Kadına şiddet ve kadın haklarından bahsederken de kadın haklarını canlı hakları/insan hakları/birey haklarından ayrı bir nitelikte görmüyoruz. Sadece kadına şiddeti daha iyi bir şekilde çözebilmek adına ona yakınlaştırma yapıyoruz. Kadına şiddet, diğer bütün şiddet türleri gibi dallanıp budaklanan özel bir sorundur. Sihirli bir değneğiniz yoksa herkese aynı anda genel bir bakış açısı sağlayamazsınız. Bu yüzden genel bakış açısı ile bütün sorunları aynı anda çözemezsiniz.
Tüm Reklamları KapatHer özel şiddet türünün kendine özel bir sistematiği vardır. Bir sorunu çözmek için özel sistematiğe odaklanılmasının sebebi o sorunu diğerlerinden üstün görmek, sorun yarıştırmak, "ayrıştırmak" değildir. Tam tersine, ayrıştırmayı ortadan kaldırmak istiyorsanız derinleşmiş sorunların çözümüne odaklanmak için buna başvurmak zorundasınız.
Buna karşı çıkanlar şöyle diyecektir:
"Kadın hakları insan haklarıdır. Kadın haklarını savunmak yerine kadınlar için de insan haklarının geçerli olmasını savunun, kadın-erkek diye bir ayrım yapmayın."
Bu itirazı birey hakları ve canlı haklarına kadar genelleştirmek mümkündür. Ancak ayrımı kadın haklarını savunanlar yapmamaktadır. Kadın haklarını savunanlar, zaten kadın haklarını insan haklarından ayrı görmemektedir. Kadın haklarını insan haklarına dahil etmeyenler, kadına şiddet uygulayanlardır. Kadına şiddet uygulayanlar, insan haklarının genel bakış açısını ve ana hatlarını anladıklarını düşünebilir. Bu bir bilişsel çelişki oluşturacaktır. Şiddet uygulayanlar, bu bilişsel çelişkiyi çözmek için kadınları "insan hakları" genel bakış açısının dışında görecektir. Bu yüzden sorunu genelleştirmenin ya da genel bakış açısı ile çözmeye çalışmanın bir faydası olmayacaktır.
Kısaca: "Kadına şiddet uygulayanlar, kadınlara insan oldukları değil, kadın oldukları için şiddet uyguluyor." Şiddet uygulayanlar, insan haklarını bilse bile cinsiyetleri sebebi ile kadınlara toplumsal, psikolojik, siyasi şiddet uyguladığı için cinsiyet sadece biyolojik bir olgu olmanın ötesine geçmiştir.
Sorun cinsiyet kaynaklı ise sorunu çözmek için cinsiyeti vurgulamanız gerekir. Cinsiyeti vurgulamaktan kaçmak, sorunun ayrıntısını görmezden gelmektir. Örneğin "Aynı işi yapan ve aynı emeği veren iki insandan birinin daha az maaş alması." sorunun genel tanımıdır. "Aynı işi yapan ve aynı emeği gösteren herkes aynı maaşı alsın." ise bir ana fikirdir, temennidir ve sadece bunu demek ile yetinirseniz ütopyadır. Sorunu çözmek için sorunun ayrıntısına inmek zorundasınız. Önce sorunun cinsiyet ile ilgili olduğunu kabul edersiniz. Bu cinsiyetleri ifade edersiniz. "Aynı işi yapan ve aynı emeği veren kadınlar, erkeklerden daha az maaş alıyor. Toplumsal cinsiyet eşitsizliği var ve çözmek için şunlara başvurmalıyız." dediğiniz anda kadın haklarını savunmuş olursunuz.
Kaynaklar
- U. Derin. Şiddeti Kategorize Etmek Ve Hak Ayrımcılığı Meselesi. (6 Ağustos 2022). Alındığı Tarih: 20 Mart 2023. Alındığı Yer: Evrim Ağacı | Arşiv Bağlantısı