Evrimsel süreçte insanlarda hamilelik süresi büyük ölçüde sabit kalmış olsa da, bu sürenin belirlenmesinde etkili olan biyolojik ve çevresel faktörler zamanla değişmiştir.
🧬 Evrimsel Faktörler
İnsanlarda hamilelik süresi ortalama 266 gün (yaklaşık 38 hafta) olup, bu süre diğer primatlarla karşılaştırıldığında benzerlik gösterir. Ancak, insan bebekleri doğduklarında diğer primatlara göre daha az gelişmiş durumdadır. Bu durum, büyük beyin hacmi ve dar pelvis yapısı nedeniyle doğumun daha erken gerçekleşmesini gerektiren “doğum ikilemi” (obstetrik dilemma) hipoteziyle açıklanır. Bu hipoteze göre, bebeklerin başları doğum kanalından geçebilecek boyutta kalabilmesi için doğumun daha erken gerçekleşmesi evrimsel bir zorunluluk olmuştur.
⚡ Enerji Sınırlamaları
Yakın zamanda yapılan araştırmalar, hamileliğin süresinin annenin enerji sınırlarıyla da ilgili olduğunu göstermektedir. Hamileliğin ilerleyen dönemlerinde fetüsün enerji ihtiyacı artar ve annenin metabolik kapasitesini aşar. Bu nedenle, doğumun yaklaşık dokuzuncu ayda gerçekleşmesi, annenin enerji sınırlarını aşmamak için evrimsel olarak avantajlıdır. 
🧠 Genetik ve Hormonel Değişiklikler
İnsanlarda hamileliğin düzenlenmesinde önemli rol oynayan progesteron reseptör geni, evrimsel süreçte hızlı değişiklikler geçirmiştir. Ancak, bu değişikliklerin hamilelik süresini uzatmak yerine, bazı durumlarda erken doğum riskini artırabilecek etkileri olabileceği düşünülmektedir. 
Sonuç olarak, insanlarda hamilelik süresi evrimsel süreçte büyük ölçüde sabit kalmıştır. Ancak, bu sürenin belirlenmesinde etkili olan pelvis yapısı, beyin büyüklüğü ve enerji sınırlamaları gibi faktörler zamanla değişmiş ve hamileliğin süresi üzerinde dolaylı etkilerde bulunmuştur.
Bu bilgiler, insan evriminin karmaşıklığını ve doğum sürecinin ne denli hassas bir dengeye dayandığını göstermektedir.
[1][1][3][1]