Cevap -eğer konuyu gerektiği kadar detaylandırırsak- hem evet, hem hayır. "Evrim" olgusuna nereden bakıldığına göre değişir. Bu yüzden aslında sorudaki "Evrim" olgusunu "Evrimsel Biyoloji" olgusu ile değiştirmek gerekir. Eğer değiştirirsek, evet ikisi başka konular. Ama..
Biyokimya alanıyla ilgili olan abiyogenez teorisi, evrimsel biyolojiden farklı bir yeri hedef alır. Abiyogenez, cansızlıktan canlılığa geçiş sürecini anlamaya çalışırken (Nasıl oldu da cansız moleküller bir araya gelerek, organizasyon ve iç aktivite kavramlarını aynı anda barındırabilen "Canlı" denilen yapıyı oluşturdu), evrimsel biyoloji, canlılığa geçildikten sonraki süreçle, yani mutasyon ve seçilim baskıları arasındaki ilişkiye bakarak, canlıların oluşum sürecini anlamak için doğanın dikte ettiği sebep sonuç ilişkilerini inceler. Aslında bambaşka iki alan.
Ancak bütün bunların dışında evrim yasası bir doğa yasasıdır, yani evrenin dokusunun kendisidir; fizik yasalarının bir sonucudur. Bu da demektir ki doğa yasası olması sebebiyle evrim yasası, sadece biyolojik canlılar için geçerli değil, her sistem ve her geçiş aşaması için geçerlidir; hatta geçişin kendisidir. Doğa yasaları, bu gezegenden ve üzerinde yaşayan canlılardan bağımsızlar. Bu yüzden evrim yasası, kalıtsal özelliği olan (Her birimin bir öncekinden benzer özellikler taşıması durumu. Bu evrende her yerde) her sistem üzerinde etkilidir. Galaksilerin evrimi, yıldızların evrimi vs. Yani evrim yasası özünde mecburi değişimden bahseder. "Popülasyon içi gen ve özellik dağılımlarının nesiller içerisindeki değişimi" tanımı, evrim yasasının biyolojik yapılar üzerindeki etkisini ifade eder (Ya da "Evrimsel Biyoloji" başlığı, biyolojik canlıların evrim yasasına tâbi oluşunun dildeki karşılığıdır). Bu açıdan bakıldığında, evrim yasasının her sistemi etkilemek zorunda olması yüzünden, cansızlıktan canlılığa geçiş aşaması da "EVRİM YASASI"na tâbidir; değişim orada da olmak zorundadır. Her sistem o anki haline belirli süreçlerden geçerek gelmek zorunda olduğuna göre, cansızlıktan canlılığa geçme durumu da belirli süreçlerden geçerek gerçekleşmek zorundadır. Bu süreçteki biyokimyasal etkileşimlerin hepsi bilinmediği için, sürecin evrimsel basamakları da bilinmiyor. Ancak bu, evrim yasasının o süreçte de geçerli olduğu gerçeğini değiştirmez.