“Filozofu sevmek” ne demek? Filozofa sevgi-nefret ilişkisi ile yaklaşmak ne kadar sağlıklı? Felsefeyi “hikmet sevgisi” olarak tanımlayanlar var ama bu sevgiyi bir filozofa uygulamak! Hikmeti sevmek bir soyutlamadır temelde. Bir filozofa sevgi-nefret ilişkisi ile yaklaşmak ise işleri çok zorlaştıracaktır. Öyle filozoflar vardır ki, kişisel tercihleri ile nefreti hak ederler. Mesela Martin Heidegger gibi. Ama felsefe bize ayırmayı öğretir. Düşüncelerle duyguların arasını ayırmayı öğrettiği gibi, bir nazinin siyasal görüşlerinden, o kişinin filozof yönüyle düşüncesinde değerli olacak şeyler varsa onları da ayırıp değerlendirmeyi öğretir.
Düşünce, pek çok alışkanlıktan, kültürel yaklaşımdan uzaklaşarak, ayrılarak, neredeyse hepsini sorgulayarak ortaya çıkar. Aristoteles buna çok güzel bir açıklama getirir “Platon’u severim ama gerçeği daha çok severim.”
Filozoflar genellikle sinir bozucu insanlardır. Eleştireldirler, sivridirler, herkesin dediğinin aksine düşünceler öne sürer ve ayrışırlar… Onlara sevgi ya da nefretle değil; düşüncelerini değerlendirme konusu yaparak, eleştirerek ya da düşüncelerine katkı yaparak “severiz” Bu “sevgi” de gerçekle çeliştiğini düşündüğümüz yere kadardır. Buradan sonra bildiğimiz anlamda sevgi işlemez “acımasızca” eleştirilir. Ha! Kişisel olarak sevmeye devam edilebilir tabi!