Bu sorunun cevabı tamamıyla Heisenberg Belirsizlik İlkesi ve ölçüm aletlerimizin acizliği ile ilişkilidir. Bu duruma bir örnek olarak bir cismin konumunu nasıl ölçebileceğimize bir bakalım. En basit haliyle bulunduğumuz noktayı orijin (0 noktası) kabul edersek cisme gönderdiğimiz bir ışık dalgasının gidiş-geliş süresini ikiye bölüp ışık hızıyla çarparsak cismin bizden uzaklığını bulabiliriz. Eğer söz konusu cisim klasik fiziğin uğraş alanı içerisindeyse (yani gündelik hayatımızda deneyimleyebileceğimiz kadar büyükse) ona gönderdiğimiz ve ondan seken fotonlardan (ışık taşıyan parçacık) belirgin biçimde etkilenmeyecektir. Zira fotonların görece düşük momentumu cismimizin hızını ve konumunu değiştirebilecek kadar güçlü değildir. Ancak söz konusu işlemi kuantum mekaniği alanında çok küçük cisimlere yaparsak (örneğin elektronlar) ışığın momentumu vb. özelliklerinden dolayı cisimlerimizin konum/hızları belirgin değişim gösterecektir. Örneğin biz 0 noktasındayken 1 noktasında bulunduğunu düşündüğümüz bir elektronun bize uzaklığını ölçmek için ona bir foton gönderdiğimizde fotonumuz elektronu etkileyecek ve elektronun hızı değişecektir. Tabii bu işin en basit biçimde yorumlanmış örneğidir ve araştırmalar genişletilebilir. (Tıpkı uzay zaman dokusu anlatılırken çarşaf kullanılması gibi) Dolayısıyla bizler ölçüm aletlerimizden dolayı hassas ölçüm yapamayız ve bir parçacığın konum ve hızını aynı anda bilemeyiz. Bu duruma Heisenberg Belirsizlik İlkesi denir :)[1]
Kaynaklar
- S. Uçar. (2020). Heisenberg Belirsizlik İlkesindeki ‘Belirsizlik’. Temaşa Erciyes Üniversitesi Felsefe Bölümü Dergisi, sf: 72-82. | Arşiv Bağlantısı