Şahsen ben tüm hayatın bir gün yok olacağını bilerek yaşamaktan haz almıyorum. Elde ettiğimiz her şey bir gün yok olacak zira fakat en büyük hediyemin yaşam olduğunu biliyorum. Buna bir kere sahip olacağım..
Aynı soruyu, ölümlü olmak açısından da sormak gerek. Öleceğini bilerek gelişme çabası vs göstermek anlamlı geliyor mu ?
Gelişimin, faaliyetlerin gerekçesini irademiz dışındaki faktörlere bağlarsak, sorumluluktan kaçmış oluruz. Evrendeki işleyiş bütün olarak yok olma pahasına işlemeye devam etmektir. Sonlu olmak fizik evrenin kaderi. Bu durum, hiçbir faaliyetin durması için geçerli bir neden olamaz. Insan tür olarak bile büyük yok oluşa yetişemeyecek büyük ihtimalle. Kaldı ki birey olarak bizi etkilesin evrenin son bulması. Biz solar sistemimizin yok olusunu bile göremeyecek kısa ömürlere sahibiz. Yani, biz kendi yaşam surecimizden sorumluyuz. Dünyanın ömru, evrenin ömru gibi üst düzey zaman dilimlerinden değil. Ben kendi yaşam surecimin mimari, kendi ismimin markamın ceo suyum. Sonunda ne olacaksa olsun, yapabileceklerimin en iyisine odaklanmaktan elde edeceğim yaşamsal tatmin hissinden başka bir şey kalmayacak elimde...
Bir gün öleceğini bilerek yaşamaktan zevk almamak insan egosunu yansıtmıyormu?Ben doğup büyüyüp ölmeyen bir canlı türü tanımadım daha ölümü kabullenceksin başta.Gelişmek konusuna gelirsek, sahil kasabasında mütevazi bir hayat yaşamayı tercih eden insanlarda var minimum 1.000 yıl sonra işimize yarayacak teknolojileri araştıranlarda.Ben şahsen bir taoist olarak tek yaşamım bu olcakmış gibi yaşıyorum.Dinimde basit bir cehennem inanışı olsada umursamıyorum.Bir gün yarattıgım şeyler yok olcaksa nolmuş yani?Ben gelicek nesillere bişiler bırakayım yaşaya bilcekleri kadar yaşasınlar ben tanrı olarak görmüyorum kendimi yani yarattıklarımın sonsuza kadar kalması değil amacîm tek temennim 1 kuşak için bile olsa iyi bir yaşam sunmaktır.