Esenlikler, inançsal ve bilimsel tezleri yanıt olarak kullanacağım. Hristiyanlık inancında dünyanın sonuna çok önem verilmiş ve vurgu yapılmıştır. Örneğin İncillerde İsa, sürekli bir sona karşı uyarmaktadır. İlk İncil ön deyisi İsa'nın, Deccal ile savaşıp krallığını kurmasıdır.[1] Ancak bu eylem dünyanın sonu olarak yorumlanır. Hristiyan eksatolojisindeki tüm ön deyiler İsa'nın gelişine bağlıdır.
Gelelim İslam'a. Bildiğiniz gibi İslam eksatolojisindeki sonun ismi "Kıyamet" ya da "Mahşer" günüdür. Tüm kişioğulları dirilecek ve Tanrı'ya hesap vereceklerdir. Ayrıca Kıyamet günü sonsuz yaşamın başlangıcı, ölümlü yaşamın sonu olup en uzun gün olarak adlandırılmakta. Bugünün ne zaman yaşanacağı Tanrı'dan başkası tarafından bilinmemektedir. Kıyamet'de yer ve gök arasındaki düzen bozulacak ve Tanrı "saatin emrini" verecektir. Bu emir bir deprem niteliğinde olacak dünya birdenbire sarsılacaktır. Kısaca İslami kıyamet budur.[2]
Bilimsel varsayımlar şunlardır; Aşama 1-Kaçınılmaz Yok oluş yani insanın yok olması. Evet bu kaçınılmaz bir son. Nükleer ya da yaşambilimsel savaşlar, olası bir meteor çarpımı. Aşama 2- Okyanusların kaynaması ve ardından kuraklık bunalımının yaşanıp okyanusların yok olması. Aşama 3- Tahrip edilen doğanın kendini yok etmesi ve ardından güneşin aşırı ısınması sonucu dünyanın dayanamayıp yok olması. Bir karadelik yutabilir ya da başka bir şey olabilir. Bilemeyiz.