Din, iddialarını ayet, hadis veya dini kıssalar ile aktarır. İkna edici veriler ile pek ilgilenmez, sadece kabullenilmesi beklenir. Burada önümüze iki seçenek bırakılır, ya inancımız gereği kayıtsız, şartsız doğru olduğunu düşünürüz, ya da bilimsel veriler ne söylüyorsa ona göre tavır alırız. Birinci seçeneği bir kenara bırakıp, sorgulama veya inkarcılığı tercih edersek bunun bir bedeli ve yaptırımları olacağı her zaman hatırlatılır.
Bilimin çarkları farklı döner. Sorgulama ve bilimsel veriler ışığında neticeye varmak en önemli gerekliliktir. İspatlanmış bilimsel veriler bile zaman içinde sorgulanabilir. Örneğin; Newton Yasaları, büyük ölçekli kütle çekimini açıklayamadığı görülünce, Einstein Genel Görelilik teorisi tamamlayıcı olarak devreye girdi. Ve bilim, "Newton Yasalarını inkar edenlere yaptırım uygularım" demedi.
Sorunuza dönecek olursak. Dini iddiaların tamamının, bilimsel kanıtlar ile desteklenmesi veya tersi durumu, tek bir kaynakta toparlanmış olarak bulabilmek zor (en azından ben bilmiyorum). Fakat iddiaları tek tek gözden geçirerek, geçmişte yapılmış bilimsel çalışmalar ile değerlendirmek mümkün olabiliyor. Örneğin yakın geçmişte, deve idrarının hastalıklara iyi geldiği inancına göre bir araştırma yapmıştım. Bu konuda bilimsel kaynak bulmak mümkün. Veya sinek kanadı ile daha önce yapılmış mikrobiyoloji çalışmalarını yabancı kaynaklardan bulabilirsiniz.
Bu araştırmalar neticesinde, iddiayı destekleyen veya tersi argümanları ortaya koyan yazılara ulaşabiliyorsunuz (siz de sorunuzda belirtmişsiniz). Burada ikinci bir araştırma yapmak gerekiyor. O da bilimsel yazının nerede yayınlandığı, eğer bilimsel otoritelerce kabul görmüş bir site veya yayın organı ise, o yazıyı dikkate almak gerekiyor.