İnsanların ıslaklığa duyarlılığı günlük yaşantımızda büyük rol oynar. Nemli bir yüzeye, tere ya da ıslak mendile dokunduğumuzda onun "ıslak" olduğunu algılayabiliriz. Her ne kadar kulağa basit gelse de, derimiz üzerinden ıslak cisimleri algılayabilmemiz oldukça ilgi çekici bir konudur, çünkü bazı diğer türlerde higroreseptörler adı verilen ıslaklığa duyarlı sinirler bulunsa da, insanlarda "ıslaklığa duyarlı reseptör" diye bir sinir türü bulunmamaktadır.
Bu yüzden bilim insanları, ıslaklığın (ya da nemliliğin) bir "algısal sanrı (illüzyon)" olduğunu düşünmektedirler. Islak olduğunu bildiğimiz cisimlerle ilgili deneyimlerimizden yola çıkarak, diğer cisimlerin de ıslaklığını algılıyor olabiliriz.
Ancak bu durumda şunun sorulması gerekiyor: Islak bir koltuğa oturduğumuzu veya bir çamur birikintisinden yürüdüğümüzü nasıl algılıyoruz? Loughborough Üniversitesi ve Oxylane Araştırma Kurumu'ndan araştırmacılar, bunun üç basamaktan oluştuğunu ileri sürüyorlar:
Islaklık algısı, soğuk cisimleri, basıncı ve yüzey şeklini algılamamızı sağlayan dokunma hissimizin bir karışımından doğmaktadır.
Derimizden beynimize sıcaklık ve basınç bilgilerini ileten A-tipi sinir hücrelerinin bu süreçte bir rol oynamaktadır; çünkü bu sinirlerin uyuşturulması halinde ıslaklık algısında kayıp olmaktadır.
Kıllı bir deri bölgesi, ısıya bağlı uyaranlara daha duyarlıdır. Dolayısıyla kıllarımız ıslaklık algımıza katkı sağlamaktadır.
Bu konuya yönelik araştırmalardan birinde Davide Fillingeri ve arkadaşları 13 sağlıklı erkek üniversite öğrencisini sıcak, orta ve soğuk uyaranlara maruz bıraktılar. Deneklerin ön kollarındaki kıllı deri bölgelerini ve parmak uçlarındaki çıplak bölgeleri test ettiler. Ayrıca araştırmalarında, çeşitli sinirleri baskılayarak ıslaklık algısının nasıl değiştiğini incelediler. Bu baskılama için kan basıncını düşüren bir kelepçe kullanıldı, böylece A-tipi nöronlar baskılanabildi. Araştırma sonuçları, yukarıdaki çıkarımları doğrulayan sonuçlar elde etti.
Dolayısıyla, farklı algılarımızın bir araya gelerek yeni algılar yaratabileceği gösterilmiş oldu. Islaklığa duyarlı hiçbir sinir hücremiz olmasa da, sıcaklık ve basınçla ilgili bilgileri değerlendiren beynimiz, daha önceden öğrendiğimiz bilgilerden yola çıkarak ıslaklığa dair algılarımızı yaratabiliyor.
Kaynaklar
- Ç. M. Bakırcı. Islaklığı Algılayan Hiçbir Sinirimiz Yokken, Suyun Islak Olduğunu Nasıl Algılarız?. (12 Ekim 2014). Alındığı Tarih: 4 Mayıs 2021. Alındığı Yer: Evrim Ağacı | Arşiv Bağlantısı