Yeni Soru Sor
Paylaşım Yap
Sorulara Dön
Ix Chel
Ix Chel
2,281 UP
Üye
20

Dağlar depremi engeller ya da şiddetini/sıklığını etkiler mi?

Biri dağlarla dolu biri düz iki yerde aynı şiddette deprem olsa ikisi de aynı zararı mı görür?
85,170 görüntülenme
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Soruyu Takip Et
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Tüm Reklamları Kapat
5 Cevap
Sabri Küsüroğlu
Araştırmacı
Orijinal Soru: Dağların olduğu yerde deprem daha mı fazla olur?

Dağ zincirlerinin dağılımını deprem dağılımı ile karşılaştırdığınızda, dağların ve sismik aktivitenin yakından ilişkili olduğu ortaya çıkar. Depremler tercihen Himmalaya, And Dağları, Rocky Dağları gibi dağ sıraları boyunca yer alır. Eğer daha detaylı bir not isterseniz, aynı zamanda Orta Atlantik yarığı gibi su altı volkanik oluşumlarıyla da ilişkilendirilirler. Bu nedenle, hangi kaynaktan olursa olsun, dağların genel olarak depremleri engellediği ya da koruma sağladığı iddiası gerçekçi değildir. Bununla birlikte, İslam geleneğinde bir uzmanlık sahibi olamamama rağmen dini metinde bu ifadenin bir tür metaforun parçası olduğunu, belki de alegorik bir bağlamda kullanıldığını düşünebiliriz.[1]

3,787 görüntülenme

Kaynaklar

  1. dergipark.org.tr. Deprem. Alındığı Yer: dergipark.org.tr | Arşiv Bağlantısı
19
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Ufuk Derin
Öğrenci-Okur

"Modern jeolojide dağların depremleri kesin olarak sönümlediğini söylememizi sağlayacak düzeyde araştırma bulunmuyor. Bu alanda yapılan çalışmalar, dağların topolojisinin depremlere sebep olabildiğini (ve şiddetini artırabildiğini) de sönümleyebildiğini de depremlerin beklenmedik yönlere yönlenmesine sebep olabildiğini de gösteriyor.[1][3]

Şunu unutmamak lazım: Dağlar, doğrudan depremlere sebep olan veya onlara engel olan yapılar değiller; zira dağlar, onları oluşturan plakalar yanında çok daha küçük kalan yapılar. Depremlerin "yeryüzüne binen kuvvet" ile ilgisi yok. Depremlerin ana nedeni, plakaların "üzerinde" olup bitenler değil, "altında" bulunan magmada olup bitenler. Magmanın plakalar üzerindeki etkisine bağlı olarak depremler tetikleniyor. Yani tektonik faaliyet dağları oluşturuyor, dağlar tektonik faaliyeti değil. Bu alanda dolaşan iddiaların önemli bir bölümü bu temel nedenselliği tersine çeviren nitelikte. Bu, hatalı argümanlara neden oluyor.

Bu konular ne yazık ki önce çürütülmek ya da desteklenmek istenen şeye karar kılınıp, sonrasında onu destekleyen veya çürüten kaynakları cımbızlamak veya araştırmaları buna göre yorumlamak için yapıldığından, bilimin amacını aşıyor. Eğer maksat inancı doğrulamak veya çürütmek ise, bunu kesin olarak yapmamızı sağlayacak akademik kaynakların olmadığını söyleyebiliriz, çünkü zaten "Dağlar depremleri nasıl etkiler?" sorusu fazlasıyla muğlak ve söz ettiğim gibi nedenselliği baş aşağı eden bir soru.

Tüm Reklamları Kapat

Dağların birden ortadan kalkmasının bir denge sorunu yaratması, dağların var oluşunun dengeyi "koruduğu" anlamına gelmiyor. Dağlar, zaten sürekli devam eden tektonik faaliyetlerin bir sonucu: Tektonik plakalar birbirlerine doğru magma nedeniyle bastırıldıkça, kırılma noktalarında üstte kalan parçalar dağları oluşturuyor. Dağlar gibi kütlelerin ortadan kalkması, en nihayetinde bir kütle yitimi olacağı için, elbette alttan gelen magmanın plakaları daha rahat iterek yeni dağlar oluşturmasına neden olacaktır (ve bu sırada da depremler olacaktır). Tek başına bu, dağların depremleri veya tektonik faaliyeti "sönümlediği" anlamına gelmez - ki empirik veriler de bunu gösteriyor: Akademik çalışmalar, batarak yok olan dağların depremlere engel olabildiğini de onları tetikleyebildiğini de gösteriyor. Aradaki ilişki hatalı yani. Depremler, tektonik faaliyetin bir sonucu, onun doğrudan tetikleyicisi veya sönümleyicisi değil (ki tek sonucu da değil, oldukça karmaşık bir sonuçlar silsilesinin bir ürünü). Bir yerde dağları kaldırsanız depremler azalabilir, bir başka yerde artabilir, bir başka yerde hiç değişmez ama depremin yeri değişebilir. Buradan bir genelleme yapmak mümkün değil.

İzostasi de önemli bir kavram jeolojide ama bu tür tartışmalarda fazlasıyla bağlam dışı kullanılıyor: İzostasi, kabuğun kalınlığına ve yoğunluğuna bağlı olarak bu tabakanın manto tabakasının ne kadar derininde yüzdüğünü öngörmemizi sağlayan bir araç. İzostasi, kabuktaki dağlar gibi deformasyonların ne düzeyde oluşabileceğini öngörmemizi sağlayan bir araç; fakat Dünya, izostasinin öngördüğü gibi statik bir yapı değil, dinamik olarak değişen bir yapı. İzostasi, bu dinamik değişimden bir kesit alıp (anlık bir "fotoğraf" çekip), o andaki denge halini belirleyen kuvvetleri anlamamızı sağlıyor. Mesela Himalayalar şu anda izostatik dengede değiller ve yükseliyorlar; yükselme nedeni de, Hint Plakası'nın Asya Plakası'nı kuzey doğuya doğru itiyor olması (yani bundan doğan kuvvetler). Sadece izostasiden yola çıkarak dağların depremlerle ilişkisini evrensel olarak belirleyemezsiniz, çünkü her plakanın dinamiği farklı olacaktır.

Elbette, devasa değişimler (dağların "puf" diye yok olması gibi) dengeyi birdenbire ve fazlasıyla bozacağı için depremlere veya volkanik faaliyete sebep olabilirler, ama dağların "puf" diye yok olması olayı normal bir jeolojik değişim değil, dolayısıyla oradan yola çıkarak bir yere varamayız. Okyanuslar da puf diye yok olsa birçok jeolojik faaliyet tetiklenirdi ama bu, okyanusların o faaliyetler "tetiklenmesin diye" var olduğu anlamına gelmiyor.

Bunu anlamak için dağların puf diye yok olduğunu düşünenler de var. Yer kabuğunun ağırlığı Harvard çalışmasına göre 2,7710^22 kg. 3km yüksekliğindeki ortalama bir dağ ise koninin hacmi hesaplandığında V=πr^2h/3 olduğundan 2,610^14kg yapar. 100.000.000 kattan daha ağır bir yapı olmuş oluyor.[4][5]

Tüm Reklamları Kapat

Dağlar, plakanın genel kütlesi yanında bir hiç. Zaten dağların büyük bir kısmı plakanın kendi içine gömülü halde, dolayısıyla bizim "dağ" dediğimiz yüzeydeki ufak çıkıntının yok olmasından söz etmek anlamsız. Bu da bir diğer problem: "Dağın yok olması" ne demek? Kabuktaki köküyle birlikte yok olması mı? O zaman yok olan, dağın kendisinden ziyade, kabuğun önemli bir kısmı olacak demektir. Yani çok hipotetik yaklaşımlar bunlar, jeolojide anlamlı bir karşılığı yok pek."

[Yazan: Ç. M. Bakırcı, et al.]

3,220 görüntülenme

Kaynaklar

  1. T. Sun, et al. (2020). Mechanical And Hydrological Effects Of Seamount Subduction On Megathrust Stress And Slip. Nature Geoscience, sf: 249-255. doi: 10.1038/s41561-020-0542-0. | Arşiv Bağlantısı
  2. A. M. Tréhu, et al. (2012). Subducted Seamounts And Recent Earthquakes Beneath The Central Cascadia Forearc. Geology, sf: 103-106. doi: 10.1130/G32460.1. | Arşiv Bağlantısı
  3. M. V. D. Meijde, et al. (2020). The Influence Of Surface Topography On The Weak Ground Shaking In Kathmandu Valley During The 2015 Gorkha Earthquake, Nepal. Sensors, sf: 678. doi: 10.3390/s20030678. | Arşiv Bağlantısı
  4. B. T. Peterson, et al. (2007). Mass And Composition Of The Continental Crust Estimated Using The Crust2.0 Model. AGU Fall Meeting Abstracts, sf: V33A-1161. | Arşiv Bağlantısı
  5. Quora. How Heavy Is An Average Mountain?. Alındığı Tarih: 29 Ekim 2022. Alındığı Yer: Quora | Arşiv Bağlantısı
18
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Akın Tekin
Akın Tekin
1,775 UP
jeofizik mühendisliği öğrencisiyim

Öncelikle sorunuzda ne demek istediğiniz biraz belirsiz. Depremin şiddeti ve depremin büyüklüğü birbirinden farklı kavramlardır. Depremin şiddeti, olan depremin yeryüzünde hissedildiği noktada ki etkisidir. Örneğin yerleşim yerlerine yakın oluşan bir depremin şiddeti daha büyükken, yerleşim olmayan bölgelerde oluşan depremlerin şiddeti daha az olacaktır. Yani şiddet depremin yarattığı yıkım ve insana olan etkisi ile gösterilen matematiksel temele dayatılmayan bir kavramdır.

Depremin büyüklüğü ise deprem oluştuğunda açığa çıkan enerjinin ölçümüdür. Aletsel olarak ölçülür. Matematiksel olarak hesaplaması yapılır. Ölçülen depremeler farklı sismograflar kullanılsa bile doğru çözümleme yapıldığında aynı büyüklük değerleri verecektir.

Şiddetin zaten bölgelere göre farklı olabileceğini açıkladığıma göre, sorunuzun aynı büyüklükte olabilecek iki depremi kapsadığını düşünerek cevaplamaya çalışacak olursam; aslında çok belirsiz bir durum. Bir çok farklı parametre etki edebilir. Bölgenin zemin kalitesi, varsa yerleşim yerlerinin bina kalitesi, dağların oluşum mekanizmaları, bölgelerin genel jeolojik yapıları gibi farklı durumlar hakkında bilgiye ihtiyaç var.

Tüm Reklamları Kapat

Biraz basitçe öğrenci ağızımla cevaplarsam: Japonya'nın dağında ya da ovasında olan depremle Türkiye'nin dağında ya da ovasında olan deprem aynı etkiyi gösteremez.

9,058 görüntülenme

Kaynaklar

  1. AFAD. Depremin Büyüklüğü Ve Şiddeti Aynı Kavramlar Mıdır?. (30 Ağustos 2019). Alındığı Tarih: 3 Haziran 2021. Alındığı Yer: AFAD | Arşiv Bağlantısı
16
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Kaan Aksu
Kaan Aksu
1,394 UP
Öğrenciyim
Orijinal Soru: Dağların olduğu yerde deprem daha mı fazla olur?

Evet, dağların deprem olma sıklığını arttırdığı aşikar. Yalnız aynı zamanda dağların tektonik plakaların kendi içinde dağılmasını önlediği de bir gerçektir. Zaten dağların deprem sıklığını arttırmasının temel sebebi de budur. Öte yandan tektonik plakaların çarpışması sonucunda da dağlar oluşabilir ve bir diğer nedeni de budur. [1]Kıta çarpışması

2,537 görüntülenme

Kaynaklar

  1. Wikipedia. Weiterleitungshinweis. Alındığı Yer: Wikipedia | Arşiv Bağlantısı
12
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
İlhan Taşlı
Uzay Bilimleri Takipçisi
Orijinal Soru: dağlar depremi durdurur mu?

Aslında dağların olduğu bölgeler jeolojik hareketliliğin çok daha fazla olduğu bölgelerdir. Yeryüzündeki plaka haraketliliği ve plakaların birbirine temas ettiği bölgeleri incelerseniz sıra dağların o bölgelerde daha yoğun olduğunu gözlemlersiniz. Örneğin Hint levhası erken eosen zamanında Avrasya ile çarpışmış ve günümüzde en yüksek olduğu bilinen Himalayaları oluşturmuştur. Plakalar özellikle bindirme alanlarında sıradağlar oluştururken, bazı plakalar birbirinden uzaklaşır, bazıları da yanal yer değiştirme yapar ve bu alanlarda sıra dağlar ile karşılaşmayız. Sorunuza dönecek olursak dağların plaka hareketliliği ile yani depremler ile ilişkisi vardır. Kıtaların hareketine engel olmaz tam tersi kıta hareketliliği bindirme alanındaysa sıradağlar oluşturur.[1]

984 görüntülenme

Kaynaklar

  1. Ç. M. Bakırcı. Levha Hareketleri (Plaka Tektoniği): Dünya Yüzeyini Oluşturan Plakalar Nelerdir?. (3 Haziran 2012). Alındığı Tarih: 1 Mart 2023. Alındığı Yer: Evrim Ağacı | Arşiv Bağlantısı
3
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Daha Fazla Cevap Göster
Cevap Ver
Evrim Ağacı Soru & Cevap Platformu, Türkiye'deki bilimseverler tarafından kolektif ve öz denetime dayalı bir şekilde sürdürülen, özgür bir ortamdır. Evrim Ağacı tarafından yayınlanan makalelerin aksine, bu platforma girilen soru ve cevapların içeriği veya gerçek/doğru olup olmadıkları Evrim Ağacı yönetimi tarafından denetlenmemektedir. Evrim Ağacı, bu platformda yayınlanan cevapları herhangi bir şekilde desteklememekte veya doğruluğunu garanti etmemektedir. Doğru olmadığını düşündüğünüz cevapları, size sunulan denetim araçlarıyla işaretleyebilir, daha doğru olan cevapları kaynaklarıyla girebilir ve oylama araçlarıyla platformun daha güvenilir bir ortama evrimleşmesine katkı sağlayabilirsiniz.
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close