Sayıların yada sayıları oluşturan rakamların (0 ve 9 arası tüm rakamlar yan yana gelerek diğer tüm sayıları oluştururlar) nesnel bir varlığı yoktur. Sayılar birşeyin niceliksel özelliklerini temsil eden sembollerdir. Bu nedenle sayıların (matematiğin) kavramlardan farklı hatta kavramları temsil eden sembolleştirmeler içeren bir dil olduğunu anlıyoruz. Ancak sayısal niceliksel hesaplar daha kesin sonuçlar elde etmemizi sağlıyor ve bu nedenle de fizik ve diğer bilim alanlarında matematik dili kullanıyoruz. Matematik de kullandığımız kelimeler gibi dil olduğundan bunların dış dünyayı sembolize eden, temsil eden zihinsel ürünlerimiz olduğunu anlıyoruz. Dolayısıyla bunların nesnel varlığından bahsedemeyiz. Bunlar dış dünyayı temsil eden sembollerdir. Bu nedenle de aslında bu sembollerin tamamı zihinsel olduğu için bunların özünde felsefenin konusu olduğunu söyleyebiliriz. Biz bunları sadece dış dünyayı anlamak için bilim de veya iletişimimiz de kullanıyoruz. Yani bunlar birer araç. Hesaplamalar yapmamızı anlaşmamızı sağlıyorlar. Bunların hiç birinin sembol olarak kendilerinin karşılığı yoktur. Sadece temsil ettikleri şeyler nesnelliğin karşılığı olabilir. Örneğin bir elma dış dünyada kabuklu kırmızı bir meyveyi temsil eder ve elma kelimesi değil ama elmanın kendisi nesneldir.