Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat
Sorulara Dön
Bu soruya yönlendirilmiş başka bir sorudan geldiniz: Bilim materyalist midir?
Fatih Demir
Fatih Demir
1,122 UP
Üye
1

Bilim pozitivist midir naturalist midir?

Bunlar bilimi ideolojik hale dönüştürmez mi?
1,800 görüntülenme
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Soruyu Takip Et
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Tüm Reklamları Kapat
2 Cevap
Ufuk Derin
Skeptik

Felsefi olarak Naturalizm: Her şeyin doğal nedenlerden ve sebeplerden kaynaklandığını, her türlü doğaüstü ve ruhani açıklamaların yanlış olduğunu veya görmezden gelinebileceğini ileri süren felsefi tutumdur.

Ancak... Bu felsefi naturalizm...Bilim, felsefi naturalist değildir.

Tüm Reklamları Kapat

Bilimin benimsediği doğalcılık, yöntemsel bir doğalcılıktır. Yöntemsel doğalcılık, var olan her şeyin doğada gördüklerimizden ibaret olduğunu değil; sahip olduğumuz tek nesnel standartın doğa olduğunu söyler. Doğaüstücülük, bir önyargıyla göz ardı edilmez; dışarıda bırakılmıştır çünkü hiçbir zaman güvenilir bir şekilde ispatlanamamıştır. Doğalcılığı kullanan, ama doğadan daha fazlasının olduğuna inanan birçok bilim insanı vardır.

Gerçeğe yönelik metafiziksel yaklaşımlar, sadece "tanrı vardır" varsayımıyla gelmediği ve beraberinde aşırı çok sayıda, aşırı yüklü miktarda ispatsız varsayımı/iddiayı getirdiği için (dinler, sektler, mezhepler, hadisler, ayetler, yorumlar, vs.), metafiziksel bir noktadan başlamak evrensel bir fikir birliğine ulaştıramıyor. Bu bir.

Tüm Reklamları Kapat

İkincisi, bu kadar çok sayıda varsayımı gerçekmiş gibi kabul etmek, sadece "doğanın doğal olduğu" varsayımını kabul etmeye nazaran parsimoni ("Occam'ın usturası") ilkesiyle çelişiyor. Zaten bilimde natüralizmin tarihselliğinden kastedilen de bu. Elbette bilimin bazı varsayımları var; ancak bunların beraberinde getirdiği ek varsayımlar, alternatiflerinin tümünün ek varsayımlarına nazaran çok daha az sayıda. Bu nedenle bilimde metodolojik olarak natüralizmi seçmek makul oluyor.

Üçüncüsü ise, bilimin sadece "doğal olan ile" uğraşması gerektiğine yönelik bir algı olduğu için, bilim insanları da kendilerini doğal olmayandan izole ediyorlar. Bu her zaman böyle değildi; Newton ve Aristo gibi kişiler metafiziksel olan ve olmayan yorumlara eşit miktarda eğiliyorlardı; ancak onların çalışmalarını başka coğrafyalarda okuyan kişiler, natüralist taraflarını kabul etmekte zorluk çekmediler; ama metafiziksel taraflarını evrensel olarak kabul edemezlerdi, çünkü dini görüşler ve algılar sürekli değişiyor; gerçekler ise değişmiyor. Bu nedenle metafiziksel açıklamalar kişinin kendi iç dünyasına bırakıldı, bilimden izole oldu. Böylece yersiz kavga dövüşler olmadan, herkes "doğal olandan" söz edebilmeye başladı.

Bunu şöyle düşünün: Bir konferansa gidiyorsunuz ve kütleçekim dalgalarını anlatacaksınız. Başlıyorsunuz:

"Efendim Brahma'nın insanlığa anlam verme isteğinin bir parçası olarak yarattığı kütleçekim dalgaları, Shiva'nın atarlı doğası nedeniyle birbirine çarpıştırdığı kara deliklerin birleşmesi sırasında yaratılan dalgalanmalardır. Tabii ki Vishnu doğadaki dengeyi korumak istediği için, bu dalgaları Dünya'ya doğru yaklaşırken sönümler ve gezegenimizi korur. Şu anda Vishnu'nun hangi sembolizm yoluyla bunu başardığını araştırıyoruz. Söylemeye gerek yok, kara delikler de kuşkusuz Ganapati'nin evrensel süreçlerdeki engelleri kaldırmak amacıyla yarattığı madde yutuculardır."

Bu da gayet makul bir anlatımdır; ancak sizinle aynı kültürel arka planı paylaşmayan biriyle bu anlatımda hemfikir olmanız imkansızdır (burada sorgulanması gereken bir diğer nokta da bu: "Natüralist meselelerde bu kadar kolay hemfikir olabiliyorken, metafiziksel meselelerde neden olamıyoruz?", "Metafizikte bu evrensel olamayış, nereden kaynaklanıyor?" Bunları düşünmeyi size bırakıyorum). Bilim ise, küresel ölçekte yapılan bir uğraş. Dolayısıyla herkesin zorlanmadan hemfikir olabileceği, belirli standartlar belirlemek gerekiyor. Natüralizm de (en azından metodolojik olarak) bunu veriyor: Doğayı, doğayla anlatacaksın. Yukarıdaki anlatıyı natüralist olarak tekrar edelim:

"Kütleçekim dalgaları, kara delikler gibi büyük kütleli cisimlerin birbirine çarpması sırasında oluşan uzay-zaman dokusunda oluşan dalgalanmalardır. Kaynaktan uzaklaştıkça bu dalgalar enerji yitirerek sönümlenirler. Kara delikler, olay ufkuna ulaşan maddeleri yutan astronomik nesnelerdir."

Yalın, net, dolambaçsız. İlkini yapabilir miydik? Evet, yapabilirdik. Ama bu bize, herkesin hemfikir olabileceği nasıl bir "ek bilgi" veriyor? Sıfır. Hiçbir ek bilgi vermiyor. Bir Hıristiyan, bir Müslüman, bir Budist, bir ateist ilk anlatımı kabul eder mi? Elbette hayır. Bir Hıristiyan, bir Müslüman, bir Budist, bir ateist ikinci anlatımı kabul eder mi? Elbette! İşte olay bundan ibaret. Natüralizmin kendisi bir varsayım olabilir; ancak natüralizm, kendisinden öte varsayımlara gereksinimi ortadan kaldırıyor.

Ama şuna dikkat: Bu demek değil ki metafiziksel olarak natüralist olmak zorundasın. Yani ben, yukarıdaki natüralist bilgiler ışığında hayatımı:

Tüm Reklamları Kapat

bir teist ("Kütleçekim dalgaları Tanrı'nın yaratma sanatını bizlere gösterme yoludur."),

bir deist ("Kütleçekim dalgaları Tanrı tarafından yaratılmıştır."),

bir agnostik ("Kütleçekim dalgalarının bir yaratıcısı olup olmadığını bilemeyiz."),

bir panteist ("Kütleçekim dalgaları, Tanrı'nın ta kendisidir.") veya

Tüm Reklamları Kapat

bir ateist ("Kütleçekim dalgalarının yaratıcısı yoktur.")

olarak geçirebilirim. Ancak bilimle ilgili meselelerde (yani metodolojide) natüralist olmayı kabul ediyoruz ("Kütleçekim dalgaları, büyük kütleli cisimlerin çarpışması sonucunda yaratılır."). Bunun, az önce de bir örneğini verdiğim gibi, çok ciddi pratik faydaları var.

Tanrı veya dinler boş hipotez gereği bilimde yok sayılır. Ama bu "Evrim veya bilim Tanrı yok dedi" demek değildir. Tanrı veya din konusu bilimin alanında değildir demektir. Felsefenin alanıdır. Evrim veya herhangi bir bilimsel gerçek Tanrı'nın varlığı veya yokluğu ile ilgili bir bilgi/yorum vermez.

Başta söyleneni tekrar ediyorum: Bilimin benimsediği doğalcılık, yöntemsel bir doğalcılıktır. Yöntemsel doğalcılık, var olan her şeyin doğada gördüklerimizden ibaret olduğunu değil; sahip olduğumuz tek nesnel standartın doğa olduğunu söyler. Doğaüstücülük, bir önyargıyla göz ardı edilmez; dışarıda bırakılmıştır çünkü hiçbir zaman güvenilir bir şekilde ispatlanamamıştır. Doğalcılığı kullanan, ama doğadan daha fazlasının olduğuna inanan birçok bilim insanı vardır.

932 görüntülenme

Kaynaklar

  1. Yazar Yok. Kaynak 1. (16 Mayıs 2020). Alındığı Tarih: 16 Mayıs 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı
  2. Yazar Yok. Kaynak 2. (16 Mayıs 2020). Alındığı Tarih: 16 Mayıs 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı
  3. Yazar Yok. Kaynak 3. (16 Mayıs 2020). Alındığı Tarih: 16 Mayıs 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı
  4. Yazar Yok. Kaynak 4. (16 Mayıs 2020). Alındığı Tarih: 16 Mayıs 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı
  5. Yazar Yok. Kaynak 5. (16 Mayıs 2020). Alındığı Tarih: 16 Mayıs 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı
9
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Teiste Cevap
Teiste Cevap
4,306 UP
Bilim felsefesi üzerine yoğunlaşıyom

Bilimin felsefesi Mantıkçı Pozitivizmdir.

Bilimin felsefesinin, Vienna Çevresi tarafından Pozitivizmden Mantıksal Pozitivizme itilmesi ve Bilimin bileşke felsefesine Natüralizm denilmesinin tarihini Alex Rosenberg "Bilim Felsefesi: Çağdaş Bir Giriş" adlı kitabında açıklar (sayfa 323).

Tüm Reklamları Kapat

Pozitivizm'in ne idüğünü hatırlayalım: Sadece gözlem ve deneye dayalı olanları öğrenmek ideolojisi. Saint Simon ve Augusto Comte tarafından yaygınlaştırılmıştır. Empirizmin ideolojik halidir diyebilirsiniz.

Mantıkçı pozitivizm ise mantık kurallarına göre olan genellemelerle pozitivizmin birleştirilmiş halidir.

Tüm Reklamları Kapat

Van Orman Quine'ın "Two Dogmas of empiricism" ve "Word and Object" adlı makaleleri empirizm (pozitivizmin çekirdeği) ve rasyonalizmin ortak sayıltıları için bilgiyi temellendirmede bazı sorunlar (challenge) ortaya koydu. Devamında Quine'ın kendisi Naturalised Epistemology (Doğallaştırış epistemoloji) diye çözüm seti önerdi, Naturalised Epistemology ile bilgi edinmede önemli rol empirizme kaydırıldı, rasyonalizmle olan ortak sayıltılar terk edildi. Yani, naturalised epistemology = bilgi edinmede empirizmi vurgulamaktır, doğal bilimler yöntemini öne çıkarmaktır.

Alex Rosenberg kitabında bunlardan bahseder ve devamında şunu der:

"Bilimin bileşke felsefesi "doğacılık" diye anılmaya başlandı." (Sayfa 330)

Değinilmesi gereken bir diğer husus da metodolojik natüralizm (yöntemsel doğalcılık) kavramıdır. Metodolojik natüralizm adı natüralizmi çağrıştırsa da aslında onunla alakalı değil. Metodolojik natüralizm kavramı Paul De Vries tarafından oluşturulmuş ve öne sürülmüştür, lakin literatüre geçmesi meşhur "Kitzmiller vs Dover Area School" davasıyla olmuştur. O davada ifade veren Robert Pennock (ve diğer 2 uzman) metodolojik natüralizmi şöyle tanımlar:

" Bilimin, araştırmayı test edilebilir doğal açıklamalara sınırlandıran bu öz-aşılamalı kuralı filozoflar tarafından “metodolojik natüralizm” olarak adlandırılır. Bilim insanlarından, etrafımızdaki dünya hakkında gözlemleyebileceğimiz, test edebileceğimiz, aynısını tekrar yapabileceğimiz ve doğrulayabileceğimiz açıklamalar talep eden metodolojik natüralizm bilimin temel kuralıdır."

Aynı kitapta Alex Rosenberg şunları söyler:

" Tecrübenin, gözlemin, veri toplamanın vs rolünden apaçıktır ki bir çeşit empirizm bilimin “asıl” veya “resmi” epistemolojisidir."

Paul De Vries ve aynı davada ifade veren Micheal Ruse ise metodolojik natüralizm kavramını "doğa yasalarının kırılmazlığını,daima aynı kaldığını ve kalacağını varsaymak" olarak açıklar. Bu varsayım natüralizmden gelmedir ve bilim yapabilmek için olmazsa olmaz varsayımdır.

Tüm Reklamları Kapat

Bilimde (veya bilim felsefesinde) doğaüstüyü men eden herhangi bir varsayım veya talep yoktur. Mantıksal pozitivizm sadece empirik (deneye dayalı) bilgileri öğrenmektir, bilimde de aynı şekilde empirik (test edilebilir) iddialar ele alınır - doğaüstü iddiaları da empirik olarak ele alabilirsek onlar da bilimin parçası olur.

Ayrıca, bilimde doğal sayılmayacak hususlara şimdi de yer verilmektedir. "Why methodological naturalism?" Adlı makalesinde Elliot Sober örnek olarak sayıları verir. Elliot Sober'ın kendisinden okuyalım (kişisel tercüme):

" Şunu not etmek de ilginçtir ki, bilim, aslında, tanrının varlığını varsaymaktan kaçınmaz. Burada bilim tanrının varlığı ile ilgili ne dediğinden bahsetmiyorum. Daha doğrusu, aklımda başka çeşit bir doğaüstü varlık var – sayılar. Evrim teorisi sayıların [objektifen] varlığını gerekli kılar ve sayılar doğaüstü varlıklardır. Ya da en azından, bir çeşit matematik felsefesi tarafından öne sürülen sayılar  hakkındaki görüş budur. Matematiksel Platonizm sayıların ve diğer matematiksel objelerin uzayzamansal varlığının olmadığını söyler. Matematiksel Platonizm filozoflar arasında evrensel bir kabul görmeye sahip değildir, ama hakkında konuşulacak çok şey vardır ve çoğu filozof bunun doğru olduğuna inanır."

Eğer Platonist iseniz sayılar gerçek varlıktır ama uzay-zamansal varlığa sahip değillerdir, doğaüstüdür. Sayılara bilimde yer verilir.

Tüm Reklamları Kapat

Eğer Platonist değilsek sayılar insan ürünüdür, gene de uzayzamansal (veya doğal) varlıklar değildir. Her iki durumda da bilim doğal olmayan hususlara yer vermektedir.

Özetlemek gerekirse, Bilimin felsefesi mantıkçı pozitivizmdir - natüralizm değil. Ruh, tanrı, melek gibi iddia edilen varlıklar bilim tarafından kale alınmama sebebi test edilemiyor olmasıdır, empirik olmamasıdır, natüralizm değil. Bilimin talebi doğal olmak değil, test edilebilir olmaktır ve test edilebilirlik natüralizm değil empirizmdir.

Kaynakları yazı içinde verdim, talep gereği sadece 1 kitabı belirtcem kaynak kısmında.

161 görüntülenme

Kaynaklar

  1. Alex Rosenberg. (2015). Bilim Felsefesi: Çağdaş Bir Giriş. ISBN: 978-605-4878-28-4. Yayınevi: Dipnot yayınları.
1
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Daha Fazla Cevap Göster
Cevap Ver
Evrim Ağacı Soru & Cevap Platformu, Türkiye'deki bilimseverler tarafından kolektif ve öz denetime dayalı bir şekilde sürdürülen, özgür bir ortamdır. Evrim Ağacı tarafından yayınlanan makalelerin aksine, bu platforma girilen soru ve cevapların içeriği veya gerçek/doğru olup olmadıkları Evrim Ağacı yönetimi tarafından denetlenmemektedir. Evrim Ağacı, bu platformda yayınlanan cevapları herhangi bir şekilde desteklememekte veya doğruluğunu garanti etmemektedir. Doğru olmadığını düşündüğünüz cevapları, size sunulan denetim araçlarıyla işaretleyebilir, daha doğru olan cevapları kaynaklarıyla girebilir ve oylama araçlarıyla platformun daha güvenilir bir ortama evrimleşmesine katkı sağlayabilirsiniz.
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Gündem
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Bağlantı
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Bu platformda cevap veya yorum sistemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla aklınızdan geçenlerin, tespit edilebilir kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Ekle
Soru Sor
ve seni takip ediyor

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close