Alerjilerin neden var oldukları ve neden giderek yaygınlaştıkları, immünologların kafasını karıştırmaya devam ediyor. Son zamanlardaki araştırmalar birçok ayrıntıyı ortaya çıkardı ve bu süreç içerisinde konunun etrafında kısaltmalardan oluşmuş aşılamayan bir engel büyüdü. Ancak yanıtlar başka bir yerde; ekolojide ve böceklerle, bağırsak kurtlarıyla ve yılanlarla etkileşimimizin evriminde yatıyor olabilir.
Yer fıstığı, polen ve penisilin çoğumuz için tamamen zararsızdır. Ancak nüfusun küçük ama giderek büyüyen bir kısmında bu ve başka maddeler, adaptif (Ç.N. Kendisini çevreye göre ayarlayan) bağışıklık sistemimizde, ciltte oluşan kızarıklıklardan ölümcül anafilaksiye (Ç.N. Ani başlayan, tehlikeli ve sistemik alerjik reaksiyon) kadar bir dizi sonuca yol açabilir. Bunları zaten biliyoruz. Ancak geniş kapsamdaki viral, bakteriyel ve farklı türden diğer tehditlere karşı oldukça dengeli tepkiler uygulayan yüksek derecede sofistike bir bağışıklık sistemi, neden zararsız bir maddeye karşı konak organizmayı öldürmeye çalışarak tepki verir? Ayrıca neden alerjiler ve diğer otoimmün hastalıklar geçtiğimiz yüzyıl boyunca dünyanın endüstrileşmiş bölgelerinde çok daha yaygın hale geldi?
İmmünologların geçtiğimiz onlarca yıl içinde bağışıklık sistemimizin işlevi biçimindeki birçok mekanik ayrıntıyı açığa çıkarmasına karşın bu iki büyük soru özünde hala yanıtlanamadı. Farklı türden alerjenler arasında ortak özelliklerin bariz eksikliği, basit ve mekanik bir etki – tepki zincirini tanımlamayı imkânsız kılmıştı.
Belçika’nın Brüj şehrinde düzenlenen “Tip 2 Bağışıklığın Çok Yönlü Rolleri” isimli Hücre Sempozyumunda çokça tartışılan umut ışıkları genelde bağışıklık sistemindeki dahili işlevlerin dışındaki bölgelerden geldi. Araştırmacılar, doğadaki hangi türden zorlukların bu dikkat çekici, ancak bazen de tehlikeli tepkiyi üretmiş olabileceğini kendilerine gittikçe daha çok soruyorlar. Bu alanda özellikle bağırsakların ve ciğerlerin endotelyası (Ç.N. Damarların iç tabakasını oluşturan zar) ve cilt gibi insan organizmasının dış dünya ile buluştuğu bölgeler (ara yüzeyler) araştırılıyor. Aynı zamanda bu ara yüzeylerde biz insanlarla etkileşime giren diğer türler inceleniyor. Bu alandaki ev tozu akarları ve arılar gibi olağan şüphelilerin dışında, bu düşünme silsilesi bağırsak solucanları ve zehirli yılanlar gibi daha şaşırtıcı türlere de uzanıyor.
Hijyen Hipotezi
Endüstrileşmiş dünyamızda alerjilerin ve bağışıklık sistemi hastalıklarının giderek artan yaygınlığıyla ilgili sıkça öne sürülen ancak henüz kanıtlanmamış bir hipotez, buna gerekçe olarak hijyendeki gelişmeleri gösterir. Bağışıklık sistemimiz çok çeşitli düşmanlarla savaşacak ve bu düşmanlar arasında ayrım yapmayı çocuklukta öğrenecek şekilde evrimleşmiştir. Neredeyse steril ortamlarda büyüyen çocukların olması gerekenden daha az olgun ve daha az eğitimli bağışıklık sistemlerine sahip olacağını varsaymak akla yatkındır. Ancak bu senaryoya göre hatalı işleyen süreçlerin tam olarak neler olduğu ve bu süreçlerin alerjilere nasıl neden oldukları hala açıklanmaya muhtaçtır.
Devamını ve konuyla ilgili başka yazıları aşağıya bıraktım:)
Kaynaklar
- Evrim Ağacı. Alerji. (1 Mayıs 2021). Alındığı Tarih: 1 Mayıs 2021. Alındığı Yer: | Arşiv Bağlantısı
- Evrim Ağacı. Alerji Ve Evrim. (1 Mayıs 2021). Alındığı Tarih: 1 Mayıs 2021. Alındığı Yer: | Arşiv Bağlantısı
- bilimfili. Alerji Neden Oluşur. (1 Mayıs 2021). Alındığı Tarih: 1 Mayıs 2021. Alındığı Yer: | Arşiv Bağlantısı