Devletlerin vergi sistemlerinde etik olup olmama durumu vergi oranları ile anlaşılmaz. Topluma dayatılan sistemin adaletli olması ve her bireyin veya kurumun geliri oranında sisteme dahil olması beklenir. Eğer bunu sağlayamıyorsanız vergi adaletsizliği veya eşitsizliği gündeme gelir ve tabii vergi oranları da tartışılır olur.
Basit bir örnek ile açıklarsak: Toplumda üst gelir gurubu %20 (milli gelirden düşen pay %50), orta gelir grubu %60 (milli gelirden düşen pay %40) ve alt gelir grubu %20 (milli gelirden düşen pay %10) olsun. Toplanan verginin de milli gelirden düşen pay ile doğru orantılı olması gerekir. Yani üst gelir grubu toplanan verginin %50'sini, orta gelir grubu %40'ını, alt gelir grubu da %10 kadarını ödemiş olmalı.
Bir toplumda vergi adaletsizliğinin boyutunu bilmek istiyorsanız dolaylı vergilerin (KDV, ÖTV, harçlar v.b.) toplam vergilere (gelir vergisi, kurumlar vergisi) oranına bakarsınız. Bu oran bizdeki gibi %70 ise vergi adalati sağlamaktan çok uzak olduğumuzu gösterir. Konuyu biraz daha açarsak; Türkiye'de toplanan her 100 lira verginin 70 lirası dolaylı vergilerden yani gelir grubu ne olursa olsun her bireyden alınan vergi iken, sadece 30 lirası asıl geliri elde eden bireyler veya kurumlardan gelir vergisi veya kurumlar vergisi olarak toplanmaktadır.