Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat

Smilodon: Kılıç Dişli Kedi

7 dakika
42,764
Smilodon: Kılıç Dişli Kedi
Tüm Reklamları Kapat

Smilodon ya da nam-ı değer kılıç dişli kedi. Kuzey Amerika'da neredeyse 2 milyon yıl hüküm sürmüş, doğasına uygun, sağlam yapılı bir etçil avcı. Varoluş hikayesi 10 binlerde sona ermiş olsa da, hakkında konuşmaktan büyük keyif alıyoruz (bana kalırsa öğlen arası çay molasında harika bir sohbet konusudur).

Günümüz aslanları ile kıyas mı yapmak istiyorsunuz? Doğrudan ataları değiller. Yaklaşık 20 milyon yıl önce ayrılmış yırtıcı memelier. Yani uzak kuzenleri. Afrika bunun için en iyi bölgelerden biri olacaktır ve 3 metre boyları, 200 kilogram ağırlıkları ile tükenmenin eşiğindeki o büyük ihtişam sahibi yırtıcılar sizi selamlayacaktır. 3 milyondan itibaren ise, 350 kilograma varabilen (bu en iri erkek aslandan yüzde 25 daha ağır olduğunu gösterir) Smilodon, selam vermeden önce düşünülmesi gereken bir diğer hayvan türüdür.

Dönemini mamutlarla, antik bizonlarla, dev tembel hayvanlarla (tembel tanıH. sapiens bakış açısı ile konmuş zırva bir tanımdır) ve diğer hayvan türleriyle paylaşıyordu.

Tüm Reklamları Kapat

Smilodon'un mamut dahil, birçok diğer hayvan türünü alt etmeyi başardığını düşünüyoruz. Muhtemelen kısa suratlı dev ayı ile başedebilen, yegane yırtıcı idi. Darwinci doğal seçilim cimridir, veriyorsa ''çoğu zaman'' gerektiği ve adapte olabilmesi için vermiştir. Bunun belki de kas yapısına yansıyan en ihtişamlı örnekleri arasına, en azından H. sapiens sapiens bakış açısı ile, ilk beşe girer. Çok kalın ön ayaklarının üzerinde geniş bir göğüs yükselir. Göğüsün üzerinde yer alan çok gelişkin boyun kasları, çok etkili ısırabildiğine işaret eder. Arka ayakları, ön ayaklarına kıyasla görece daha kısadır. Derisi nasıldı? Bu sorunun cevabı için günümüz türlerine bakmak ve Smilodon'un yaşadığı iklimsel coğrafi izolasyonu temel almak yeterli olacaktır. Smilodon, büyük bir ihtimalle, leke tarzında göz alıcı desenlere sahipti. Bu durumda Borneo bulutlu leoparının kendisine bir göz atmanızda fayda var diye düşünüyoruz. Kısa kuyruğuna bakarak iyi bir koşucu olmadığını söylebiliriz (hatırlayın, çitanın kuyruğunu adeta bir dümen gibi kullanışını). Bundan dolayı daha yavaş ve dolayısıyla daha iri hayvanları hedef alıyordu (başka bağlamda kayırılmış bir kısa kuyruk ve doğaya yansıyışı). Kuzey Amerika, Buzul Çağı süresince, iri diğer hayvan türleri ile doluydu. Darwinci doğal seçilimin bu bağlamdaki cömertliği, Smilodon'a kısa bir kuyruk ve güçlü kas yapısı olarak avantaj sağlamıştı. Büyük ön pençeleri ile, koşucudan çok güreşçiyi andırıyordu. 

Smilodon
Smilodon
Sideshow Collectibles

Diğer yandan günümüz aslanları sürü avı yaparlar ama leoparlar yalnız avcıdır. Güreşçi Smilodon, büyük bir ihtimalle, sürü avı yapmış olmalıdır. Bu büyük bir ihtimaldir; çünkü, elimizde kalçası çıkmış, kalçasının etrafındaki kasları parçalanmış, enfeksiyona maruz kalmış bir Smilodon fosilimiz var. Aşıklı Höyük Neolitik yerleşiminde karşılaştığımız, kafatasına açılan deliğin etrafında süreci ve iyileşmeyi tanımlayan bir yapılanma söz konusu olduğu gibi, Smilodon'da belli bir iyileşme yapılanmasına sahip olmuştur (Aşıklı Höyük kadınını iyileştiren etmenlerden biri şüphesiz aldığı destek olmuştur). Yalnızlık ölüm getirirdi ama Smilodon sürüsünden yardım almış ve belli bir süre daha yaşamayı başarmıştır. Sosyal bir diğer hayvan türü ile karşı karşıyayız. Başka bir görüş, kurtlara benzer yaşamış olabileceklerini söylüyor; yani, tek eşliliğe sadıktı ve bu onu iyileşmeye götürdü.

Smilodon'un günümüz aslanlarından ayrıldığı önemli bir konu vardır. Smilodon'un erkeği ve dişisi aynı ebatlara sahiptir.

Beslenme

Nasıl beslendiklerini iyi biliyoruz:

Tüm Reklamları Kapat

Smilodon'un ne yediğini iyi biliyoruz; çünkü, kemikler zift gölleri sayesinde o kadar iyi korunmuştur ki (paleontolojiye anahatları ile girişte bahsetmiştik bundan), kemiklerdeki protein hala duruyor. 

Santa Cruz Üniversitesi'nden Kena Fox-Dobbs prehistorik beslenmeyi çalışıyor. Durağan izotop yöntemini kullanıyor. Çoğunlukla at, bizon, mamut, dev tembel hayvan gibi daha yaygın otoburları yedikleri sonucunu çıkarıyor. Aslında genel olarak düşünüldüğünde, neredeyse 1 ton gelen prehistorik bir bizon, esaslı bir rakip olarak karşısına çıkmıştır. 

Alaska Üniversitesi'nden Dr Paul Matheus ise Homotheriumlar'ın (Smilodon'un bir tür akrabası), mamutlar ile beslendiğini gösterdi. Bu çalışmadan hareketle Doktor, Smilodon'un kalın derili diğer hayvan türlerini avladığını söylüyor. Unutmayın, bir Smilodon ön dişi Homotherium dişlerinden daha büyüktür ve Smilodon, Homotheriumlar'a kıyasla cüsse bakımından daha iridir.

Smilodon Dişleri

Manyetik rezonans ile tüm kafatası tarandı. Aynı yöntem günümüz aslanlarına da uygulandı. Çıkan taslak dijital ortama aktarıldı ve her ikisi de ısırık yarışına tabi tutuldu. Sonuç şaşırtıcı (bana kalırsa beklenmedik hiç değil). Sonuçta günümüz aslanlarının yarısı kadar ısırık gücüne sahip olduğu ortaya çıktı. Eh, işi sağlama almak gerekiyordu ve bunun için günümüz aslanının ısırığının gücü Smilodon'a verilmeliydi. Bu yapıldı. Sonuç: Smilodon'un çenesi kırıldı!

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.

Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.

Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.

Kılıç tarzındaki dişler yukarıdan aşağıya doğru yapılacak bir harekette güçlü olabilir ama yandan yana harekette bunu nasıl düşünürdünüz? Büyük bir ihtimalle zayıf ve kırılgan olur derdiniz. 

Tüm bunlardan hareketle bir görüş: Önce avını yere devirdi, sonra ısırdı diyor. Ekliyorlar; Smilodon'un kalça çıkıkları buna işaret eder. Çünkü avı yıkmaya çalışmak demek, arka ayaklar üzerinde müthiş bir baskı ile dengede durmaya çalışmak demektir.

Darwinci evrim, zayıf bir çeneye ve ısırığa rağmen Similodon'a, çok kuvvetli bir boyun vermiştir. Bu boyun kasları ile dişlerini avına geçirdi ve hasar verdi. Diğer yandan günümüz kedigillerinin sahip olmadığı bir avantajı daha vardı; alt ve üst çenesini aynı anda açıp kapatabiliyordu.

Avlanma Tipi

Boyun kasları ve dişler ile çene konusunda araştırmalar sürerken bir soru yöneltildi: Smilodon dişlerini avının neresine saplıyordu? Saplıyor muydu?

Şu an için cevapların iki başlık altında yoğunlaştığını görüyoruz:

Tüm Reklamları Kapat

1 - Dişleri ile avının boynuna saldırıyor ve kesiyordu.

2 - Dişleri ile bağırsakları deşmeye çalışıyordu (bu durumda günümüz Afrika köpeklerini düşünün).

Görüşlere bakalım:

Tüm Reklamları Kapat

Görüşlerden önce Smilodon'un diş yapısına tekrar bakmakta fayda olabilir. Smilodon dişinin keskin ve tırtıklı kısmı, dişinin iç kısmında yer alıyor. Günümüz suikast bıçaklarının doğal düzeydeki benzeridir.

Idaho Doğal Tarih Müzesi'nden Dr. William Akersten, Smilodon'un alt çenesinin deriyi iyi kavrayabileceğini söylüyor. Daha sonra ise sahip olduğu üst çeneyi bunun üzerine indirirdi diye ekliyor.

Kansas Üniversitesi'nden Dr. Larry Dean Martin, bizon gibi iri hayvanların karnına saldıramazlar diyor.

Tüm Reklamları Kapat

Agora Bilim Pazarı
Gerçekten Bilmeniz Gereken 50 Felsefe Fikri

TÜM DÜNYADA BİR MİLYONDAN FAZLA SATAN SERİDEN

Kabul, konuyu “Felsefe yapma!” diye kestirip atabilmek büyük konfor. Felsefenin çetin sorularıyla cebelleşmektense filozoflara fildişi kulelerde yaşayan ve “kaşıyacak bir şey olsun diye uyuz icat eden” muhteremler klişesiyle bakmak mümkün. Ama klişeler üstünden yaşamak yerine kendi yolumuzu çizmek istiyorsak, yüzümüzü dönmemiz gereken yer felsefedir. Bırakın hayattan kopuk olmayı, tam da hayatın özüne dair konuşan şey felsefedir.
Gerçekten Bilmeniz Gereken 50 Felsefe Fikri, anlatım dilinden tasarımına kadar kolay anlaşılabilir olmayı hedeflemiş, okuru dolambaçlı yollarda yalnız bırakmayan ideal bir felsefeye giriş kitabı. Felsefenin odağında olmuş bilgi, bilinç, kimlik, etik, hukuk ve estetik gibi kavramlar hakkındaki tartışmaları; kavanozdaki beyin problemi, Platon’un mağarası, berber paradoksu, ünlü “düşünüyorum öyleyse varım” önermesi ve tutuklu ikilemi gibi keyifli ve zihin açıcı başlıklar üzerinden okurla paylaşıyor. Önyargılarını kırıp adabıyla felsefe yapmak isteyen herkes için hayli faydalı bir kitap.

Devamını Göster
₺200.00
Gerçekten Bilmeniz Gereken 50 Felsefe Fikri
  • Dış Sitelerde Paylaş

Günümüzde ise birçok bilim insanı ''şu an için'' Smilodon'un gırtlağı hedef alarak saldırıya geçtiğini düşünüyor. Çünkü boyun, karna göre daha kolay ulaşılır bir bölgedir. Bu durumda ana atar damar ya da soluk borusu parçalanarak daha hızlı ölüm sağlanabilir. Kısaca boyunda daha fazla yaşamsal damar yer alır.

Dr. Frank Mendel, Smilodon ısırığını anlamak için, biyonik bir model inşa etti. Bunun için bir ineği kullandı. Karın ısırığı deneylerinden, her açıdan derin ısırık sağlanamadığı sonucu çıktı. Boyun deneyi ise, alt ve üst çene geçişinin daha kolay olduğunu gösterdi. Aslında bana kalırsa bu deney, hassasiyetin ne derece önemli olabileceğini de göstermiştir.

Neden böylesine uzun dişler?

Bu konu hakkında çalışmalar, hala, devam etmektedir. Benim şahsi kanaatim, dişlerin böyle olmasını cinsel seçilimle açıklamaya itiyor (sonuçlar bu yönde çıkarsa, hiç, şaşırmazdım). Cinsel seçilim uzun dişlileri, kıyasla daha kısa olanlara karşı kayırmış olabilir. Dişiler daha uzun dişlileri tercih etmiş olabilirler (tavus kuşu kuyruğu örneğimiz, bizi ne kadar çok yönde toparlıyor doğrusu demekten kendimi alıkoyamıyorum).

Muhtemelen oradan şu tarz sorular da yükseliyor: Smilodon ile Homo sapiens sapiens arasında herhangi bir karşılaşma yaşandı mı?

Açıkçası ben yaşanmış olacağını düşünüyorum. Ortak avlar üzerinden bir yaşam söz konusu olduğu gibi, ortak coğrafi izolasyonlar da mevcut.

10 binler ve sonları:

Dramatik yok oluşun sebebi, büyük bir ihtimalle, iklimdi. İklimsel ısınma büyük av hayvanlarını ve ormanları iyice azalttı. Smilodon'un dişlerini doğal seçilim, tavşan kovalasın diye oluşturmadı. O büyük bir avcıydı ve büyük oynamalıydı.

Bu Makaleyi Alıntıla
Okundu Olarak İşaretle
1
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Paylaş
Sonra Oku
Notlarım
Yazdır / PDF Olarak Kaydet
Bize Ulaş
Yukarı Zıpla

İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!

Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.

Soru & Cevap Platformuna Git
Bu İçerik Size Ne Hissettirdi?
  • Muhteşem! 0
  • Tebrikler! 0
  • Bilim Budur! 0
  • Mmm... Çok sapyoseksüel! 0
  • Güldürdü 0
  • İnanılmaz 0
  • Umut Verici! 0
  • Merak Uyandırıcı! 0
  • Üzücü! 0
  • Grrr... *@$# 0
  • İğrenç! 0
  • Korkutucu! 0
Tüm Reklamları Kapat

Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?

Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:

kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci

Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 17:20:48 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/1815

İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.

Keşfet
Akış
İçerikler
Gündem
Cinsel Yönelim
Işık
Vegan
2019-Ncov
Bakteriler
Editör Seçkisi
Kafatası
Retrovirüs
İklim
Solunum
Sars Mers
Argüman
Orman
Yer
Bilim İnsanları
Nasa
Adaptasyon
Sinir
Canlı Cansız
Hayatta Kalma
Ana Bulaşma Mekanizması
Zaman
Bilinç
Deprem
Hastalık Kontrolü
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Sosyal
Yeniler
Daha Fazla İçerik Göster
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Yazı Geçmişi
Okuma Geçmişi
Notlarım
İlerleme Durumunu Güncelle
Okudum
Sonra Oku
Not Ekle
Kaldığım Yeri İşaretle
Göz Attım

Evrim Ağacı tarafından otomatik olarak takip edilen işlemleri istediğin zaman durdurabilirsin.
[Site ayalarına git...]

Filtrele
Listele
Bu yazıdaki hareketlerin
Devamını Göster
Filtrele
Listele
Tüm Okuma Geçmişin
Devamını Göster
0/10000
Bu Makaleyi Alıntıla
Evrim Ağacı Formatı
APA7
MLA9
Chicago
M. A. Sökmen, et al. Smilodon: Kılıç Dişli Kedi. (28 Aralık 2013). Alındığı Tarih: 21 Kasım 2024. Alındığı Yer: https://evrimagaci.org/s/1815
Sökmen, M. A., Bakırcı, Ç. M. (2013, December 28). Smilodon: Kılıç Dişli Kedi. Evrim Ağacı. Retrieved November 21, 2024. from https://evrimagaci.org/s/1815
M. A. Sökmen, et al. “Smilodon: Kılıç Dişli Kedi.” Edited by Çağrı Mert Bakırcı. Evrim Ağacı, 28 Dec. 2013, https://evrimagaci.org/s/1815.
Sökmen, Mehmet Arif. Bakırcı, Çağrı Mert. “Smilodon: Kılıç Dişli Kedi.” Edited by Çağrı Mert Bakırcı. Evrim Ağacı, December 28, 2013. https://evrimagaci.org/s/1815.
ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close