Renkler, Vücudumuzun Biyolojik Saatini Düzenliyor!

Evimizin duvarında asılı olan duvar saati veya kolumuzda taşıdığımız kol saati gibi vücudumuz da güneş ışığına bağlı olarak çalışan son derece hassas bir “iç” saate sahiptir. Bu saat hayatımız için o kadar önemlidir ki tik takları uyku saatlerimizden beslenme alışkanlıklarımıza kadar neredeyse her metabolik olayda duyulabilir. Vücudun iç saatinin yapısını inceleyen bilim dalı olan kronobiyoloji temel olarak beyin ve diğer organların nasıl bir saat gibi işlev gördüğünü aydınlatmayı amaçlıyor.
Vücudumuzun iç saatini şekillendiren unsurlar nelerdir? Tabi ki temelde evrim yatar çünkü milyonlarca yıldır tüm canlıların doğaya uyum göstermesini sağlayan da yine bu süreçtir. Evrimsel süreç güneş ışığı organizmaların uyuyup uyanmasında, yemek bulmasında ve dolayısıyla onların iç saatinin şekillenmesinde çok etkili olmuştur. Hâl böyleyken gün batımının güzel renkleri bile hoş manzaradan daha anlamlı olabiliyor.
İngilitere’de Manchester Üniversitesi’nde sıçanlar üstünde yapılan araştırmalar güneş ışığının içindeki farklı renklerin hayvanlardaki biyolojik saat üzerinde değişikliklere neden olduğunu gösterdi. Çevresel uyumun aydınlatılması açısından çok önemli görülen araştırmanın yürütücüleri insanlarda da benzer etkilerin görülebileceğini düşünüyor.
Vücudun 24 saatlik zamanının düzenlendiği sisteme sirkadyen ritmi denir. Güneş ışığının sirkadyen ritmini suprakiyazmatik çekirdek üzerinden etkilediği uzun zamandır biliniyordu. Ancak şimdiye kadar sadece gelen ışık miktarının canlı metabolizmasını etkilediği düşünülüyordu. Güneş ışığının içinde barındırdığı farklı renk tayflarının da biyolojik saat üstünde etkili oluşu kronobiyoloji sahasında birçok yeni kapı açacaktır.
Araştırma ekibi tüm omurgalılarda biyolojik saatin düzenlenmesinde temel görevleri üstlenen suprakiyazmatik çekirdek (SKÇ) adlı bir beyin bölgesine odaklandılar. Bu alan gün içindeki ışık miktarına göre beyinde elektriksel ve kimyasal ritimlerin 24 saat boyunca dengede tutulmasından sorumludur. Gözden giren ışık miktarının SKÇ’yi etkilediği biliniyor ancak araştırmacılar renklerin de bu bölgenin düzenleyici rolü üzerinde etkisi olup olmadığını merak ettiler.
Bilim insanları hayvanları farklı yoğunlukta ve renkte ışığa maruz bıraktıktan sonra SKÇ’lerindeki nöronların elektriksel faaliyetini ölçtüler. Bu alandaki nöronların en az dörtte biri renklerdeki değişikliklere güçlü yanıtlar verdi. Özellikle şafak söktüğünde ortaya çıkan diğer renklere göre daha kısa bir dalga boyuna sahip olan mavi ışık nöronları diğer renklere göre daha farklı bir şekilde uyarmıştı.Ekip bir sonraki aşamada renk değişikliklerin nasıl bir etkisi olduğunu anlamak amacıyla farelerin kafesleri etrafında LED ışıklarıyla yapay bir gökyüzü oluşturarak gece ve gündüz döngülerini taklit etmeye çalıştılar.
Sıçanların vücut sıcaklığı gece boyunca çok üst seviyelere çıkar. Bilim insanları yapay gökyüzünde renk değişikliği yaptıklarında sıçanların biyolojik saatlerinde çeşitli bozulmalar meydana geldi ve vücut ısıları doğal halinden 30 dakika önce en yüksek seviyeye ulaştı.
Vücut ısısının düzenlenmesinde yaşanan bu değişimin biyolojik saatten kaynaklandığından emin olmak için araştırmacılar yapay gökyüzü ortamında tutulan sıçanların suprakiyazmatik çekirdek dokusunu incelediler. Bu bölgenin nöronlarının elektriksel faaliyetine bakarak araştırmacılar biyolojik saatin normalden daha hızlı veya yavaş çalıştığını tespit edebiliyorlar. Yapılan incelemeler sonrasında vücut ısısında gerçekleşen zaman kaymasının biyolojik saat kaynaklı olduğu görüldü.
Sıçanlarda yapılan bu deneyler insanlar için de büyük önem taşıyor. Özellikle uçak yolculuğu sonrası yaşanan jet gecikmesi ve mevsimsel depresyon konularında biyolojik saatin daha iyi anlaşılması birçok tedavi yolunun da kapısını aralayacaktır. Örneğin jet gecikmesini tedavi etmenin bir yolu yolcunun parlak ışığa maruz kaldığı ışık kutusudur. Bu ışığın içinde renkler de eklendiğinde tedavi daha iyi sonuçlar verecektir.
Evrim Ağacı'nda tek bir hedefimiz var: Bilimsel gerçekleri en doğru, tarafsız ve kolay anlaşılır şekilde Türkiye'ye ulaştırmak. Ancak tahmin edebileceğiniz gibi Türkiye'de bilim anlatmak hiç kolay bir iş değil; hele ki bir yandan ekonomik bir hayatta kalma mücadelesi verirken...
O nedenle sizin desteklerinize ihtiyacımız var. Eğer yazılarımızı okuyanların %1'i bize bütçesinin elverdiği kadar destek olmayı seçseydi, bir daha tek bir reklam göstermeden Evrim Ağacı'nın bütün bilim iletişimi faaliyetlerini sürdürebilirdik. Bir düşünün: sadece %1'i...
O %1'i inşa etmemize yardım eder misiniz? Evrim Ağacı Premium üyesi olarak, ekibimizin size ve Türkiye'ye bilimi daha etkili ve profesyonel bir şekilde ulaştırmamızı mümkün kılmış olacaksınız. Ayrıca size olan minnetimizin bir ifadesi olarak, çok sayıda ayrıcalığa erişim sağlayacaksınız.
Makalelerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu makalemizle ilgili merak ettiğin bir şey mi var? Buraya tıklayarak sorabilirsin.
Soru & Cevap Platformuna Git- 10
- 5
- 3
- 1
- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- Türev İçerik Kaynağı: Science | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 04/03/2025 07:49:27 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/3981
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.