Bir Tabut İçerisinde Canlıyken Toprağa Gömülseniz, Ne Kadar Süre Hayatta Kalabilirsiniz?
Evet, kim bilir, herhangi bir gün başınıza gelebilir, dolayısıyla sizi en kötüsüne hazırlıklı kılmaya karar verdik. Şaka bir yana, bazı korku ve aksiyon filmlerinin sık rastlanan konseptlerinden birisidir "diri diri" gömme... Ancak filmlerdeki "tabut içerisinde hayatta kalma süresi" birbiriyle oldukça tutarsız gibidir. Bazılarının gösterdiği gibi birkaç dakikada ölür müsünüz, yoksa saatlerce hayatta kalabilir misiniz? Sorunun cevabı, bazılarına sorarsanız 10-60 dakika arasında, bazı diğerlerine göreyse 6-36 saat arasında hayatta kalabilirsiniz. Peki ama, hangisi doğru? Hayatta her şeye hazırlıklı olmak lazım...
Açıkçası tam bir sayıyla cevap vermek çok zor. Ancak net olarak söylenebilecek bir şey var: Pek vaktiniz olmayacak; dolayısıyla acele etseniz iyi edersiniz. Tahminlere göre vücut büyüklüğünüz ne kadar küçükse, o kadar uzun hayatta kalabilirsiniz. Bunun sebebi daha az hacim kaplamanız ve oksijen için daha fazla hacmi serbest bırakmanızdır. Ayrıca daha ufak bir bedeni beslemek için daha az oksijen gerekir ve bu nedenle akciğer kapasitesi de daha düşüktür. Her bir nefeste, daha az oksijen tüketilir. Ancak ortamda soluyabileceğiniz yeterli oksijen kalmadığı anda, sonunuz gelmiş demektir. Eğer bir yüzücü veya maraton koşucusu iseniz, olmayan birine göre birkaç dakika daha uzun yaşayabilirsiniz.
Hayati Hesaplamalar
Varsayalım ortalama bir tabut 2 metre uzunluğa, 70 santimetre genişliğe ve 60 santimetre yüksekliğe sahip olsun. Dolayısıyla toplam hacmi 840.000 santimetre küptür. Yani 840 litre. Tahtanın kalınlığı göz ardı edilirse, tabutun iç hacmi de bu kadardır diyebiliriz.
Ortalama bir insan vücudu 66 litre hacme sahiptir. Dolayısıyla geriye 774 litre kalır. Bunun, atmosferdeki oran nedeniyle %20 civarı oksijendir: yani 155 litresi.
Eğer panik yapmadığınızı varsayarsak (ki her ne kadar dizginlemesi zor olsa da, o durumda panik yapmak berbat bir tercih olacaktır), ortalama bir insan dakikada 500 mililitre (yarım litre) oksijen tüketir (hava değil, oksijen). Bu hesaba göre 5 saat 10 dakika boyunca oksijen soluyabilirsiniz demektir. Chicago Üniversitesi Kalp ve Acil Bakım Bölümü'nden uzman Prof. Dr. Alan R. Leff şöyle söylüyor:
Diri diri gömülmüş birinin yapabileceği pek fazla şey yoktur. Bir kere içeri girdiniz mi, artık çıkış yoktur. Çünkü tabutlar oldukça sıkı bir şekilde kapatılmaktadır ve toprağın 180 santimetre kadar altına gömülürsünüz.
Tabutu bir şekilde açmayı başarabilseniz bile, üzerinize çöken toprak o kadar fazladır ki, göğsünüz bu basıncı kaldıramaz, dolayısıyla nefes alamazsınız. Bir heyelan ya da çığ sırasında toprak/kar altında kalanların ölme sebeplerinden başlıcası budur. Aslında ağırlık veya toprağın/karın kendisi ölümcül değildir, ancak göğsünüze uyguladığı basınç ölümcüldür. Tıpkı bir çimentonun delikleri doldurması gibi, kar ve toprak da ağzınızdan ve burnunuzdan girerek bütün deliklerinizi doldurmaya başlar. Kısa sürede nefessiz kalır ve ölürsünüz.
Bu tür bir ölümün en pozitif tarafı, ölüm anında bilincinizin yerinde olmayacağıdır. Karbondioksit vücudunuzda hızla birikerek bilincinizin kapanmasına neden olur. Kısa sürede komaya girersiniz. O ana kadar yaşadıklarınız dehşet vericidir; ancak sonrasında hiçbir şey hissetmezsiniz.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 87
- 20
- 17
- 11
- 7
- 5
- 5
- 4
- 2
- 2
- 2
- 1
- Türev İçerik Kaynağı: Popular Science | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 06/11/2024 04:45:48 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/2833
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.