Okyanus Tabakasının En Derinlerinde Hayat Bulundu!
Bilim insanları ilk kez Dünya’nın okyanus tabakasının derinlerinde, denizin dibindeki simsiyah volkanik kayaçlarda yaşayan mikropları keşfetti. Tabaka, birkaç kilometre kalınlığında ve gezegenin yüzde altmışını kaplıyor! Bu da onu, Dünya’nın en geniş yaşam alanı yapıyor.
İçindeki mikroplar büyük ölçüde, demirce zengin kayadan su akarken oluşan hidrojeni, karbondioksiti organik maddeye dönüştürmek için kullanarak hayatlarını sürdürüyorlar. Kemosentez olarak bilinen bu süreç, güneş ışığını aynı amaçla kullanan fotosentezden farklıdır.
Kemosentez aynı zamanda kıtasal levhaların kenarları ile sınırlandırılmış olan hidrotermal yanardağ ağzı gibi diğer deniz dibi yerlerde de yaşam sağlar. Okyanus tabakası çok daha büyük. Araştırmanın lideri olan, Danimarka’daki Aarhus Üniversitesi’nden ekolojist Mark Lever şöyle söylüyor:
"Eğer benzer mikroplar tabaka boyunca bulunursa, tabaka ‘güneş ışığındansa kimyasal enerjiyi kullanarak yaşam sürdüren Dünya’daki ilk ana ekosistem olacak. Bu çalışma, Dünya’nın derin yeraltı biyosferinin anaerobik mikroorganizmalara yaşam bölgesi olduğunu doğrulaması açısından büyük öneme sahip."
Okyanus tabakası, yükselen lavların deniz suyu ve soğukla buluştuğu tektonik plakalar arasındaki sırtlarda oluşur. Bu yeni oluşan -çoğunlukla bazalt- kaya, sırttan ileri ittirilir ve kalın çökeltinin altına gömülür. Bilim insanlarının, mikropların bu çökeltide yaşadığını uzun zamandır bilmelerine rağmen açığa çıkan bazaltta hala tam ortaya çıkarılmamış, daha derinde, tabakanın parçalarının altına gömülü olması gizemini koruyor. Lever şöyle söylüyor:
Bizim çalışmamıza kadar orada hayat olduğu tam olarak açıklanamamıştı.
Denizin altında...
2004’te Lever, okyanus tabakasının en iyi çalışılmış bölgelerinden Washington eyaletinin hemen doğusundan örnekler toplamak için Amerikan araştırma teknesi JOIDES Resolution ile denize açıldı. Gemi, bu sefer hariç, genellikle mürettebat olarak jeologları (yer bilimcileri) taşıyordu. Lever, "Ama bu sefer, teknede beş mikrobiyoloğumuz vardı." diyor.
Altı farklı ülkeden bilim insanlarının bulunduğu grup, 3.5 milyon yıl önce oluşmuş bazalttan toplayabilmek için çökeltinin 265 metresini ve tabakanın 300 metresini deldi. Araştırmacılar, örneklerin içinde kükürt bileşiklerini metabolize edebilen (yapım ve yıkım tepkimelerinde kullanabilen) ve metan üreten mikroplardan genler buldular.
Grup, genlerin yaşayan mı yoksa uzun zaman önce ölmüş mikroplara mı ait olduğunu tespit edebilmek için kaya örneklerini, deniz tabanında bulunan kimyasallarca zengin suda sıcaklığını 65°C’ye arttırdı. Bu süre zarfında metan üretildi, bu da demek oluyor ki mikroplar yaşıyordu ve gelişiyordu. Lever, mikropların yüzeyden otostopla gelmediği, tabakanın gerçek yerlileri olduğu konusunda ikna olmuş durumda. Şöyle diyor:
- Koruma Biyolojisi Nedir? Koruma Ekolojisinde Hangi Adımlar İzlenmektedir?
- Gaia Hipotezi Nedir? Dünya, Gerçek Anlamda Yaşayan Bir Gezegen Olabilir mi? Teoriye Bugüne Kadar Ne Tür Eleştiriler Getirildi?
- Akdeniz Ormanları'ndaki Yangınlar, Bu Yangınlarla Mücadele Yöntemleri ve Yangın Sonrası Yanlış Ağaçlandırma Konusunda Önemli Bir Uyarı!
Bu keşife gittiğim zaman, temiz örnekler alabileceğimizin imkansız olacağını düşünmüştüm.
Ama örnekleri açtıktan sonra fikri değişmişti: Grup, örneklerde delmek için kullandıkları sıvıya az miktarda belirleyici kimyasallardan eklemişti, ama bu kimyasallar kayaların dış yüzünde bolca yayılmış olmasına rağmen içinde neredeyse hiç yoktu. Lever şimdi ise Büyük Okyanus’un ve Kuzey Atlantik’in başka bölgelerinden topladığı tabaka parçacıklarını incelemeyi planlıyor. Konhauser sözlerini şöyle bitiriyor:
Denizin bu derin tabakasından hacminin büyüklüğü düşünülecek olursa, burada yaşayan biyokütlenin Dünya’nın yüzeyindekine kıyasla ne kadar fazla olduğunu merak etmemek işten bile değil!
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 4
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- Çeviri Kaynağı: Scientific American | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 04/12/2024 11:42:32 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/3426
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.
This work is an exact translation of the article originally published in Scientific American. Evrim Ağacı is a popular science organization which seeks to increase scientific awareness and knowledge in Turkey, and this translation is a part of those efforts. If you are the author/owner of this article and if you choose it to be taken down, please contact us and we will immediately remove your content. Thank you for your cooperation and understanding.