Kolektif Hafıza ve Unutmanın Formülü: Bir Olay veya Kişi, Dikkatleri Ne Süreyle Kendisinde Tutabilir?
Şarkıları, filmleri, makaleleri, patentleri ve ünlüleri ne süreyle ortak hafızamızda tuttuğumuzu tek bir formülle ifade edebilir miyiz?
/old%2Fcontent_media%2Fa31b82da91587282cb6f7f297950cf3a.jpg)
Bu haber 4 yıl öncesine aittir. Haber güncelliğini yitirmiş olabilir; ancak arşivsel değeri ve bilimsel gelişme/ilerleme anlamındaki önemi dolayısıyla yayında tutulmaktadır. Ayrıca konuyla ilgili gelişmeler yaşandıkça bu içerik de güncellenebilir.
Siz ve arkadaşlarınızın devamlı dinlediği favori bir şarkısı var mı? Herkes bugünlerde yeni bir film veya dizi hakkında çılgınca konuşuyor mu? Yeni yayınlanan bir araştırma makalesi çalışma alanınızda büyük heyecan yaratıyor mu?
Bir şeyin nasıl zirveye çıktığı ve ardından kolektif bilincimizden ne denli hızlı çıktığı sorusu, sosyal bilimcilerin ve psikologların ilgisini uzun zamandır çekiyordu. Araştırmacılar; ister bir şarkı, ister araştırma makalesi, ister bir icat veya bir spor yıldızı olsun, kolektif hatıralarımızın hepsinin aynı matematiksel denklemle tanımlanabildiğini göstermek amacıyla büyük verileri (İng: "big data") kullandılar.
Kolektif hafıza terimini, bir grup insan tarafından hatırlanan bir olay veya kişi olarak tanımlayabiliriz. Her birimizin, ait olduğumuz bir sosyal grup için kolektif hafızası bulunur. Bu sosyal gruplar, aileden ulusa kadar uzanabilir. Anılar, grubun hafızasında iki süreçle oluşturulur ve saklanır: onun hakkında konuşan insanlar (iletişimsel hafıza) ve bilgiyi fiziksel olarak kaydeden insanlar (kültürel hafıza).
/old%2Fcontent_media%2F9d1c2c8af01c4d1d250899efe92aa9bb.jpg)
Elbette ülkelerin hafızaları yoktur. Anılarını saklayanlar, ülkedeki insanlardır; ancak çoğu zaman, bu anıların ortak temaları vardır. Örneğin; Amerikalılardan 2. Dünya Savaşı'nı hatırlamaları istendiğinde, insanların çoğu Pearl Harbor ve Hiroşima ile Nagazaki'nin bombalanma olaylarını bildirdi. Ruslardan 2. Dünya Savaşı'nın kritik olaylarını listelemeleri istendiğinde ise, çoğunlukla Almanların püskürtüldüğü Stalingrad Savaşı ve tarihteki en büyük tank savaşı olan Kursk Savaşı gibi bir dizi olayı ortak olarak listelediler.
Kolektif hafızamızdaki bir şeyin önemini gözlemlemenin bir yolu, ona özellikle de çevrimiçi olarak ne kadar ilgi gösterdiğimizi ölçmektir. Araştırmacı Christian Candia ve ABD ve Şili'den meslektaşları, bu çevrimiçi ilgiyi ölçmek için, beş farklı tür kültürel nesneye gösterilen ortak ilgiyi analiz etti: müzik, filmler, sporcu biyografileri, patentler ve bilimsel makaleler.
Yüksek performanslı sporcuların biyografilerinin yer aldığı Wikipedia sayfalarının görüntülemelerine ve Youtube'da bulunan film fragmanlarının izlenme sayılarına baktılar. Araştırmacılar, araştırma makaleleri ve patentlerin ne kadar ilgi gördüklerini ölçmek için ise, atıf sayılarını kullandılar. Büyük veri olarak bilinen fenomenin bir parçası olan bu veri kümelerinin mevcudiyeti, araştırmacıların kültürel ürünlerin kolektif hafızalarımızda nasıl yükselip kaybolduğuna dair hipotezlerini test etmelerine olanak sağladı. Araştırmacılar, kolektif hafızanın bozulmasına dair evrensel bir gerçek olduğunu savunuyor:
İki tür hafıza işin içindedir ve biri, diğerinden çok daha hızlı bozulur.
İlk hatırlama türüne iletişimsel hafıza denir. Bu, konuşma ve sosyal etkileşim yoluyla ortaya çıkar ve araştırmaya göre oldukça hızlı bir şekilde azalır. Bu teorinin doğruluğunu test etmek için 1 gün boyunca Twitter'dan başka bir yere bakmayın. 24 saat sonra o kadar çok bildirim, ilgi çekici olay ve komik "meme" gelip geçer ki, muhtemelen, dün okuduğunuz tweetlerin çoğunu içerikleriyle birlikte unutmuş olursunuz. Anı yeniden odak noktasına çekmek için birisinin bunu tekrar gündeme getirmesi gerekir.
Analiz altındaki ikinci hatırlama türü olan kültürel hafıza ise, arşivlerde, ansiklopedilerde ve Wikipedia'da bulduğumuz türdür. Toplumlar, hem sözlü hem de yazılı hikâyeler, resimler, müzeler, anıtlar ve çeşitli medya kanalları kullanarak “hafıza alanları” yaratırlar ve sürdürürler.
/old%2Fcontent_media%2Fda3fa7ab72254137ec5cd2b3fa2dd7e6.jpg)
Grafikte de görebildiğiniz gibi, zamanla bir şeyin gördüğü ilgi azalır. Bu, iletişimsel hafızadaki bozulmayı ettiği kadar kültürel bellekteki bir bozulmayı da temsil eder. Toplam kolektif kültürel hafızanın her zaman artması sebebiyle bir ürünün (şarkı, film, biyografi, kâğıt) temsil ettiği kültürel hafıza oranı her zaman azalmaktadır.
/old%2Fcontent_media%2Febaf4a7a12b4f65a39547cfebd0035ce.jpg)
Daha önce, kolektif hafızaların bozulması matematiksel olarak üstel fonksiyonlarla modellenmişti. Ancak, bu çalışmada araştırmacılar, bir süre çok hızlı bir oranda bozulduktan sonra daha yavaş bir hızda bozulmaya geçen iki üstel fonksiyonun toplamı olan "ikili üstel fonksiyon" (İng: "biexponential function") adı verilen bir yöntem kullandılar.
Kolektif hafızamızdaki kültürel bir ürünün bozulmasını tanımlayan iki üstel fonksiyon böyle temsil edildi:
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Bu denklemde terimi mevcut ilgiyi, terimi iletişimsel hafızayı, terimi kültürel hafızayı, terimi oranı, terimi ise iletişimsel hafızayı temsil ediyor.
Candia ve meslektaşları, bu modeli çeşitli veri kümelerinde test ederek önceden yapılmış olan matematiksel modellere göre çok daha yakından uyduğunu keşfettiler. Farklı kültürel ürünler için parametreler farklı olsa da, gözlemlenen ilginin azalması, bieksponansiyel fonksiyon tarafından tanımlanan ile aynı şekle sahiptir.
Sonuç
Çalışmadan elde edilen sonuçlara göre; insanlar yaklaşık 5-10 yıl sonra şarkılar, filmler, makaleler ve patentler hakkında konuşmayı bırakırken, ünlü profesyonel sporcular hakkında 15-30 yıl boyunca konuşmaya devam ediyor.
Büyük veriyi kullanmaya yönelik bu yeni yaklaşım, olayların kolektif hatıralarının da aynı modeli izleyip izlemediğini görmek için daha fazla test etme olasılığını ortaya çıkarırken, aynı zamanda, bir şeyleri kolektif hafızamızda daha uzun süre tutmanın yollarını da önerebilir. Ancak şimdilik, gündemde ve hafızalarda uzun süre kalmak istiyorsanız, sporda iyi olmanız gerekiyor.
Evrim Ağacı'nda tek bir hedefimiz var: Bilimsel gerçekleri en doğru, tarafsız ve kolay anlaşılır şekilde Türkiye'ye ulaştırmak. Ancak tahmin edebileceğiniz gibi Türkiye'de bilim anlatmak hiç kolay bir iş değil; hele ki bir yandan ekonomik bir hayatta kalma mücadelesi verirken...
O nedenle sizin desteklerinize ihtiyacımız var. Eğer yazılarımızı okuyanların %1'i bize bütçesinin elverdiği kadar destek olmayı seçseydi, bir daha tek bir reklam göstermeden Evrim Ağacı'nın bütün bilim iletişimi faaliyetlerini sürdürebilirdik. Bir düşünün: sadece %1'i...
O %1'i inşa etmemize yardım eder misiniz? Evrim Ağacı Premium üyesi olarak, ekibimizin size ve Türkiye'ye bilimi daha etkili ve profesyonel bir şekilde ulaştırmamızı mümkün kılmış olacaksınız. Ayrıca size olan minnetimizin bir ifadesi olarak, çok sayıda ayrıcalığa erişim sağlayacaksınız.
Makalelerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu makalemizle ilgili merak ettiğin bir şey mi var? Buraya tıklayarak sorabilirsin.
Soru & Cevap Platformuna Git- 9
- 6
- 3
- 2
- 1
- 1
- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- H. L. Roediger, et al. The Power Of Collective Memory. (28 Haziran 2016). Alındığı Tarih: 16 Aralık 2020. Alındığı Yer: Scientific American | Arşiv Bağlantısı
- C. Candia, et al. (2019). The Universal Decay Of Collective Memory And Attention. Nature Human Behaviour, sf: 82-91. doi: 10.1038/s41562-018-0474-5. | Arşiv Bağlantısı
- J. K. O. And, et al. (2003). Social Memory Studies: From “Collective Memory” To The Historical Sociology Of Mnemonic Practices. Annual Reviews, sf: 105-140. doi: 10.1146/annurev.soc.24.1.105. | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 02/04/2025 06:46:48 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/9748
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.