İnsansılar ve Alet Yapma Yeteneklerine Genel Bakış

- İçerik Açıklaması
- Karşılaştırmalı Anatomi
- Paleoantropoloji
Kuşkusuz popüler literatürün, Homo cinsleri ve öncesi için, tekerleme halinde tekrar ettiği bir soru vardır. Bu soru, en eski insan atayı aramaya yöneliktir. En eski insan ata kimdir? Bu soru ve arayış budalaca bir yaklaşım olmanın ötesinde, özünde, bilim bilmez türden bir görgüsüzlüğü barındırır. Bilgisizlikten kanıt çıkartma boş uğraşıdır. En genel manası ile, en eski insan ata kimdir sorusu, soru değildir ve mantıklı hiçbir anlam ifade etmez.
Evrimsel süreçte bir ekstra olarak karşımıza çıkan fosiller (bu fosiller ekstradır, evrim günümüz türlerinin kıyası ile de çok rahat gösterilebilir) Afrika'nın birçok insansı türünü eş zamanlı olarak barındırdığını, bize, gösterir. Bunun sonucunda ise, popüler literatürün atamız olarak lanse ettiği fosillerin, ilk atamız değil de, kuzenlerimizden ibaret olduğu gerçeği ile yüzleşiriz.
Australopithecuslar, kendilerinden daha narin yapıda olan kuyruksuz maymunlardan (narin olan kuruksuz maymunlar da Australopitehcus cinsine dahildir) türemiştir. Bizler ise, narin yapılı Australopithecuslar'dan geliyoruz.
Benim gibi sapına kadar eşik karşıtları için, burada dikkat çekilmesi gereken bir nokta vardır. Bu önemli bir ayrıntıdır. Şöyle ki: Erken Homo cinslerini, narin yapılı Australopithecuslar'dan ayırt edemezsiniz. Bundan kaynaklı olarak onları çok ayrı cinslere yerleştiren adlandırma geleneği, iş bilmeyenleri yanıltıcı bir anlayışa sürükler (evrimde aradakiler silsileler vardır). Şöyle düşünün, eğer Toumai'den günümüze kadar gelen eksiksiz fosil örneğimiz olsaydı ne yapardık? Öncelikle kime ne isim takacağımız konusunda kafamız oldukça karışırdı; çünkü aradakiler silsilesi isim koymayı zorlaştırırdı. Anlatmak istediğim; iki Homo habilis'in çiftleşerek ortaya bir Neanderthal bebek koymasını bekleyemezsiniz, evrim bu şekilde çalışmaz.Yine benzer bir örnek, Homo habilis beyin kapasitesi tanımından gelir. Louis Leakey Homo habilis beynini, 650 cc ile tanımlamıştır. Daha sonra ise, Homo habilis beyni 800 cc ya da buna yakın rakamlarla doğrulanmıştır.
Australopithecuslar ilksel hominid olarak kabul edilirler. İki ayak üzerinde yürüdükleri konusunda kuşkumuz yok gibidir. Tüm bedensel örnekler, Afrika kıtasından gelir. Bu ilk defa Afrika'da ortaya çıktıkları anlamını taşır. İlk tanımlı örneği 1924 yılında, Güney Afrika'da ele geçmiştir.
En ünlüsü Australopithecus aferensis olan Lucy'dir. Donald Johanson ve ekibi, Lucy'i, 13 benzer bireyin fosilleri ile birlikte buldu. Aynı şekilde Mary Leakey'nin Laetoli'de bulduğu 3.6 milyon yaşındaki ayak izleri, iki ayak yürüyen (ve iki ayaklı olmanın iyi yanlarını düşünmek, yararlı bir sonuca götürmez; iyi bir davranış olsa idi, en yakın kuzenlerimiz de iki ayaklılığı tercih ederdi), Australopithecus aferensis'e aittir.
4 milyondan daha fazla geriye gidecek olur isek, şempanze olma bakımından çok daha farklı olan bir Australopithecus aferensis atası ile karşılaşırız. 6 ve 7 milyonda ise Orrorin ve Toumai ile karşılaşırız. Orrorin ve Toumai üzerine süregelen tartışmalar çok eğlencelidir. Benim ısrarcı olmayan önerim, Orrorin ve Toumai'nin dört ayaklı olduğu, ama ara ara iki ayaklı takıldığı yönünde olacaktır.
Australopithecuslar'ın beden yapılarında bir genelleme yapacak olur isek, neler söyleyebiliriz?
1 - Beyin hacimleri 450 cc ile 550 cc arasında değişir. Ender durumlarda bu oranın 700 cc ye çıktığına rastlanılmıştır.
2 - Australopitehecuslar megadontdur; yani dişleri kafatasına nazaran daha büyüktür.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
3 - Australopithecuslar çenelerini her yöne (sağa ve sola, aşağı ve yukarı), rahat hareket ettirir.
4 - Kafataslarının en geniş olan kısımları, temporallere denk gelir.
5 - Beyinlerinde yer alan Broca alanına rağmen, kesin olarak konuşmuşlardır diyemeyiz. Birbirleri ile bir şekilde anlaştıklarına ise (ses ve hareket), şüphemiz yoktur.
Australopitecus'ların alet yapıp yapmadıkları konusunda eskiden çelişen görüşler vardı. Raymond Dart'ın görüşlerinin doğru olduğu ise, günümüzde bilimsel olarak gösterilmektedir. Australopitecus'ların ilksel Hominidler olduğunu gösteren Raymond Dart, Osteodontokeratik Kültür'ü önermiştir. Bu öneri hem akla yatkındır, hem de bilimsel analizler ile desteklenir. Bu kültürü kemik, diş ve boynuz oluşturur. Unutulmamalıdır ki kültür, yalnızca Homo cinslerine özgü değildir. Şöyle ki; Australopitecus'larda sulcus lunata (lunate sulcus) tıpkı Homo cinslerindeki gibi oksipital ve temporal loblar arasında yer alır. Diğer yandan matematik dilindeki olasılık tanımının kullanımı ise, bu gibi ve benzeri durumlarda oldukça verimli sonuçlara götürür. Bu durum, kültürün yalnızca Homo cinslerine özgü olmadığı yönündeki fikrimizi güçlü bir biçimde destekler. Uygulama tarif edilecek olur ise; kemikler, dişler ve boynuzlar uygun olarak kırılarak kullanıma hazırlanıyor. Hatta taş ve ağaç parçaları da, dahil edilebiliyor.
Narin yapılı olan Australopitecus'ların el parmak kemikleri anatomik incelemelerden geçirilmiştir. Bu incelemeler ise, duyarlı bir tutuşa işaret eder. El başparmağındaki oransal ve işlevsel duruş, bunu ayrıca betimler.
Doğu Afrika'da narin yapılı Australopitecus'ların elinden çıkmış olan, basit ölçülü işlenmiş taş aletler ortaya çıkmıştır. Doğu Afrika'nın narin yapılı Australopitecus'ların taş alet üretirken, Güney Afrikalı çağdaşları kemik ve boynuzdan alet üretmiştir.
Kaba yapılı Australopitecus'lar ise 1.2 milyona kadar Doğu Afrika'da, ancak uzman gözünün ayırt edebileceği taş aletler yapmıştır.
Görsel: Sahelanthropus tchadensis (Geç Miyosen, 6.5 - 7 milyon). Güney Sahra'da, Çad'da bulunmuştur. Michael Brunet yönetimindeki ekip tarafından, teşhir edilmiştir. Lakabı Goran dilinde Yaşam Umudu anlamına gelen, Toumai'dir. Çad ile Sahra arasındaki, Sahel Bölgesi'nde bulunmuş olması, adına etki etmiştir. Toumai, adı gibi bir umudu taşır. Homo cinsinin evriminde Rift Vadisi'nin doğusuna, devamlı bir atıf yapılırdı. Toumai kısmen daha batıda ortaya çıkarak, bu görüşe itiraz etti. Foramen magnum, şempanzeye göre çok daha önde yer alır. Bu durum iki ayaklılığa ya da daha mantıklı olan zaman zaman iki ayaklılığa işaret eder.
Kaynaklar ve İleri Okuma:
- A. Güven., 1995 (2. baskı); İnsan ve Evrim, Ege Yayınları, İstanbul.
- D. Richard., 2006 (Türkçe yayın için); Ataların Hikayesi, Hill Yayın, İstanbul.
Evrim Ağacı'nda tek bir hedefimiz var: Bilimsel gerçekleri en doğru, tarafsız ve kolay anlaşılır şekilde Türkiye'ye ulaştırmak. Ancak tahmin edebileceğiniz gibi Türkiye'de bilim anlatmak hiç kolay bir iş değil; hele ki bir yandan ekonomik bir hayatta kalma mücadelesi verirken...
O nedenle sizin desteklerinize ihtiyacımız var. Eğer yazılarımızı okuyanların %1'i bize bütçesinin elverdiği kadar destek olmayı seçseydi, bir daha tek bir reklam göstermeden Evrim Ağacı'nın bütün bilim iletişimi faaliyetlerini sürdürebilirdik. Bir düşünün: sadece %1'i...
O %1'i inşa etmemize yardım eder misiniz? Evrim Ağacı Premium üyesi olarak, ekibimizin size ve Türkiye'ye bilimi daha etkili ve profesyonel bir şekilde ulaştırmamızı mümkün kılmış olacaksınız. Ayrıca size olan minnetimizin bir ifadesi olarak, çok sayıda ayrıcalığa erişim sağlayacaksınız.
Makalelerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu makalemizle ilgili merak ettiğin bir şey mi var? Buraya tıklayarak sorabilirsin.
Soru & Cevap Platformuna Git- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 29/05/2025 08:17:33 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/1249
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.