Evcil Hayvanlar Otizmli Çocukların Sosyal Becerilerini Güçlendirebiliyor!
Evinde evcil hayvanı olan otizmli bir çocuk, daha güçlü sosyal beceriler ve özgüven geliştirebiliyor. Bu hayvan kedi, köpek, tavşan, hatta örümcek bile olabilir.
Araştırma, bir evcil hayvanla birlikte yaşamalarına izin verildiğinde otizmli çocukların daha iyi sosyal beceriler geliştirebildiğini gösterdi. Üstelik bu durum, kedi ya da köpek sahiplenmeye yüklü bir yatırım yapmak gerektiği anlamına gelmiyor. Eğer çocuk bir ev hayvanıyla bağ kurabiliyorsa -ki bazı durumlarda bu, ürkütücü sürüngenler bile olabilir- bunun otizmli bir çocuğun çevresindeki dünyayla nasıl ilişki kuracağı üzerinde büyük bir etkisi olabiliyor.
ABD’deki Missouri Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi’nde İnsan-Hayvan Etkileşimi Araştırma Merkezi’nden (ReCHAI) bir bilim insanı, hayatlarındaki hayvanların varlığının onların sosyal becerilerine nasıl etki ettiğini görmek için otizmli çocukları olan 70 aileyle çalıştı.
Hiç kuşkusuz köpek sahipleri köpeklerini sever. 2006’da 3.000’in üzerinde yetişkinle yapılan bir Pew Araştırma Merkezi çalışması, yakın ilişkileri sorulduğu zaman insanların %94’ünün köpeklerini, %87’sinin annelerini, %84’ünün kedilerini ve %74’ünün babalarını saydığını ortaya çıkardı. Araştırmaya göre, köpek sahiplerinin %85’i hayvanlarını ailenin bir parçası olarak görüyor.
Bu hayvanların başka insanlarla ilişki kurmak için mücadele eden otizmli çocuklar üzerinde de kanıtlanmış bir etkisi var. Avustralyalı Rehber Köpekler Kuruluşu bile kendi Otizm Yardım Köpeği Programı'nı işletmekte. Doğaldır ki herkes köpek bakamayabilir, bu yüzden daha küçük ve daha altından kalkılabilir bir şey olsa daha iyi olmaz mıydı? Araştırmacı Gretchen Carlisle bu konuyla ilgili şöyle diyor:
Köpeklerle yaşayan otizmli çocukların sosyal becerilerini onlarla yaşamayanlarınkiyle karşılaştırdığımda, köpeği olan çocukların daha iyi sosyal becerileri olduğu gözüküyor. Ama daha önemlisi veriler, evde herhangi bir türden evcil hayvanı olduğu söylenen çocukların, kendilerini tanıtmak, soru sormak ya da başka insanların sorularına yanıt vermek gibi davranışlar göstermesinin daha olası olduğunu gösteriyor. Bu tür sosyal beceriler tipik olarak otizmli çocuklar için zordur fakat bu çalışma, eğer bir evcil hayvanla yaşıyorlarsa çocukların özgüveninin daha fazla olacağını gösteriyor.
Carlisle evcil hayvanları “sosyalleşmeyi kolaylaştıran unsurlar” olarak tanımlıyor. Sınıfta bir evcil hayvan varsa onun sayesinde çocukların birbirleriyle ilgilenmesi daha mümkün hale geliyor.
Bir partide olduğunuzu ve kimseyi tanımadığınızı düşünün. Aniden bir kedi çıkageliyor. Siz onunla oynamaya başlıyorsunuz ve sonra sizin gibi kimseyi tanımayan bir başkası daha geliyor ve o da onunla oynamaya başlıyor. Hayvanın sevimli bakışlarıyla eğlenirken birbirinizle iletişim kurmaya başladığınızı fark ediyorsunuz. Tabii ki bu oldukça basit bir örnek ama çoğumuzun benzer tecrübeleri vardır. Carlisle şöyle diyor:
Engelli çocuklar onlara hizmet eden köpekleri dışarıya çıkardıkları zaman, diğer çocuklar durup ilgileniyor. Otizmli çocuklar başkalarıyla ilgilenme konusunda genelde zorluk çekerler fakat evde çocuğun bağlandığı bir evcil hayvan varsa ve eve gelen bir misafir hayvan hakkında sorular sormaya başlarsa, çocuğun yanıt vermesi daha kolay oluyor.
Carlisle, en az bir çocuğu 8-18 yaş arasında, otizmli olan ve Missouri Üniversitesi Thompson Otizm ve Nörogelişimsel Bozukluklar Merkezi’nde tedavi gören, 70 aile üzerinde araştırma yaptı. Çocukların yüzde 67’sinin köpeği ve yaklaşık yüzde 50’sinin de kedisi olduğunu gördü. Bunların arasında balık, tavşan, fare, sıçan, sürüngen, kuş ve çiftlik hayvanları da vardı. Hatta (cesur) bir çocuğun evcil örümceği bile vardı.
Journal of Autism and Developmental Disorders dergisinde yayımladıkları çalışmalarında Carlisle, Sosyal Beceriler Geliştirme Sistemi Derecelendirme Ölçeği adı verilen standart bir değerlendirme aracı kullanarak köpeklerle yaşayan otistik çocukların sosyal beceriler konusunda onlarla yaşamayanlardan daha iyi ortalama puanları olduğunu ortaya çıkardı. İletişim becerileri, birlikte çalışma kabiliyeti, özgüven, sorumluluk alma, diğerleriyle empati kurma, özdenetim becerisi ve başkalarıyla ilgilenme gibi bireysel beceriler sınandı. Carlisle herhangi bir türden evcil hayvanı olanların, hiç evcil hayvanı olmayanlara kıyasla, bariz bir şekilde daha fazla özgüven becerisi olduğunu gördü.
Sonuçlar; köpek aileyle beraber ne kadar uzun süre yaşamışsa çocukların sosyal becerilerinin de o ölçüde güçlendiğini ve ayrıca yaşı daha büyükken bir köpek sahibi olan çocukların, daha küçük yaşta bir köpek sahibi olanlara göre köpekle olan bağlarını daha zayıf olarak derecelendirdiklerini de gösterdi. Carlisle’nin çalışmasındaki çocuklar, en güçlü bağları daha küçük köpeklerle kurduklarını bildirdiler. Yani illa büyük, hantal, sevimli bir labradora sahip olmanız gerekmiyor. Carlisle basın açıklamasında şöyle dedi:
Otizmli çocukların daha küçük köpeklere daha güçlü şekilde bağlandığının ortaya çıkarılması ve ailelerin çocukları ve diğer evcil hayvanlar (tavşan ya da kedi gibi) arasında güçlü bağlar olduğunu bildirmeleri, başka tür evcil hayvanların da otizmli çocuklara yarar sağlayacağına kanıt teşkil ediyor.
ABD’de evcil hayvan sahibi olan ailelerin ortalama oranı yüzde 66 iken, bu çalışmadaki ailelerin yüzde 81’inin bir tür evcil hayvanı olması şaşırtıcıydı. Bu da onların bu hayvanların otizmli çocuklar için ne kadar değerli olabileceğini zaten iyi bildiklerini gösteriyor. Tabii ki bu küçük bir örneklem boyutu ve bu araştırmaların daha fazla aileyi kapsaması elbette daha isabetli olacaktır, ancak herhangi türden bir hayvanın bile farklılık yaratacağını bilmek gerçekten harika. Carlisle şunları söylüyor:
Köpekler bazı otizmli çocuklar için iyi ama her çocuk için en iyi seçenek olmayabilir. Otizmli çocuklar fazlaca bireysel ve kendine özgü oluyorlar, bu yüzden başka tür hayvanlar da en az köpekler kadar yarar sağlayabilir. Ebeveynler köpek beslemenin çocuklarına yardımcı olacak en iyi şey olduğunu varsaysa da, benim verilerim, evinde herhangi bir tür evcil hayvanla yaşayan otizmli çocukların daha çok sosyal becerileri olduğunu gösteriyor.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 7
- 6
- 3
- 2
- 2
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- Çeviri Kaynağı: Science Alert | Arşiv Bağlantısı
- B. Crew. Any Kind Of Pet Can Strengthen The Social Skills Of A Child With Autism. (2 Ocak 2015). Alındığı Tarih: 10 Haziran 2018. Alındığı Yer: ScienceAlert | Arşiv Bağlantısı
- Gretchen K. Carlisle. (2018). The Social Skills And Attachment To Dogs Of Children With Autism Spectrum Disorder. Journal of Autism and Developmental Disorders May 2015, Volume 45, Issue 5, sf: 1137–1145. | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 13:28:45 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/6989
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.
This work is an exact translation of the article originally published in Science Alert. Evrim Ağacı is a popular science organization which seeks to increase scientific awareness and knowledge in Turkey, and this translation is a part of those efforts. If you are the author/owner of this article and if you choose it to be taken down, please contact us and we will immediately remove your content. Thank you for your cooperation and understanding.