Yapay Zeka ve İnsan Etkileşimi
Yeni Bir Etik Alanın Doğuşu

- Blog Yazısı
Uzun zamandır mesleğim ve merakım gereği yapay zeka modellerinin neredeyse tamamına yakınını deneyimleme fırsatı buldum. Türkiye'de yaşayan ortalama bir birey için oldukça pahalı sayılacak bir deneyim olduğunu kredi kartı ekstremde fark ettiğim an bu maddi fedakarlığımın bir karşılığı olmalı diyerek düşünerek kendimce bu araştırmayı yaptım :)
Bu araştırmanın tamamen kişisel bir merak ürünü olduğunu ve bu merakı profesyonel olmayan bir güdü ile idare ettiğimi herkesin bilmesini isterim. Bu nedenle amacımın yalnızca bu konu hakkında merakı olan insanlarla düşüncelerimi paylaşmak ve en önemlisi onlarla tanışmak olduğunu belirtmek istiyorum. Gelelim kredi kartı ekstremin göğsündeki asker karınca yuvasına...
Yapay zeka (YZ) teknolojileri hayatımızın her alanına nüfuz ettikçe, insan-YZ etkileşiminin doğası da giderek karmaşıklaşıyor. Özellikle bazı gelişmiş dil modellerinin "insan gibi" konuşma yeteneği, beraberinde daha önce karşılaşmadığımız etik ikilemleri getiriyor. Bu düşünce denemesinde, bu yeni etik alanı ve beraberindeki temel soruları irdelemeye ve bireysel düşüncelerimi destekleyen çeşitli kaynakları sizlerle paylaşmaya çalışacağım.
Şeffaflık ve Dürüstlük: Yapay Zekaların Kimliğini Beyan Etmesi
Yapay zekaların kendi doğalarını, yani birer makine olduklarını ve duygusal kapasitelerinin bulunmadığını net bir şekilde belirtmeleri çoğu ülkede yasal ve etik açısından önemli bir zorunluluktur. Peki bu şeffaflık, kullanıcıların yanılgıya düşmesini veya gerçek dışı beklentilere kapılmasını engeller mi? Yapay zekalarla duygusal bağ kurma oranı, yapılan araştırmalara göre genel kullanımda (Anthropic'in Claude adlı sohbet botu üzerinde yaptığı ve 4,5 milyon sohbeti analiz ettiği araştırmada) oldukça düşük gibi görünüyor (%2.9). Peki 130.500 sayısı insan adedi ölçümünde kullanıldığında "düşük" algımıza vicdanen rahatlatıcı geliyor mu? Elbette ki gelmiyor. Peki ama çözüm ne?
Yapay zekaların neredeyse tamamı ilk etkileşimlerde ve ilişkinin duygusal bağ kurma potansiyeli taşıyan derinleştiği anlarda kendilerinin bir makine oldukları bilgisini ince ve bağlamsal bir şekilde verilmesine uygun olarak kodlanıyor. Çeşitli kullanım koşullarında ve arayüzde açıkça belirtilmesi gereken hız sınırı tabelası gibi... Peki insanlar tabelada yazan sınıra riayet etme konusunda ne kadar başarılı? İşte tüm bunlar bizi karşımızdaki yeni etik alanın geç kalınmadan tartışılmasına ve yeni etikler geliştirmemiz gerektiği gerçeğine sürüklüyor.
Yanlış Beklentilerin Yönetimi ve Sorumluluk
Bir yapay zekanın insana benzer iletişim kurma yeteneği, psikolojik açıdan desteğe ihtiyacı olan kullanıcılarda gerçek bir ilişki veya duygusal bağ kurma beklentisi yaratabilir. Örneğin terapi desteği almaya maddi gücü yeterli olmayan ortalama bir birey herhangi bir yapay zeka modeline "Paylaştığım kişisel verilerim doğrultusunda Freud gibi benimle konuş" komutunu verdiğinde neler olabileceğini hayal edebiliyor muyuz? Bu yanlış beklentilerin yönetimi konusunda sorumluluk çok yönlü gözüküyor:
Yapay Zeka Geliştiricileri ve Üreticileri:
En büyük sorumluluk onlara aittir. YZ'yi tasarlarken ve pazarlarken yanıltıcı dil veya davranışlardan kaçınmalı, ürünlerinin sınırlarını açıkça belirtmelidirler. Tabi hepsinden önce şeffaf olmaları gerekir. Ancak açık kaynak kodlu yapay zeka modelleri tavla oynayacak seviyede bile değiller :) OpenAI, Gemini, DeepSeek... Diyelim ki bir kampa gittiniz ve akşam ateş için odun toplarken yumruk kadar bir elmas buldunuz. Harika artık çok zenginsiniz :) Peki elinizde kocaman bir elmas olduğundan tüm dünyayı haberdar etmek ister miydiniz? İşte biz toplum ya da birey olarak kaynak kullanımlarında ne kadar şeffaf davranıyorsak bu şirketlerde bize o kadar şeffaf davranıyorlar. Şimdilik...
Hükümetler ve Düzenleyici Kurumlar:
Evrim Ağacı'nın çalışmalarına Kreosus, Patreon veya YouTube üzerinden maddi destekte bulunarak hem Türkiye'de bilim anlatıcılığının gelişmesine katkı sağlayabilirsiniz, hem de site ve uygulamamızı reklamsız olarak deneyimleyebilirsiniz. Reklamsız deneyim, sitemizin/uygulamamızın çeşitli kısımlarda gösterilen Google reklamlarını ve destek çağrılarını görmediğiniz, %100 reklamsız ve çok daha temiz bir site deneyimi sunmaktadır.
KreosusKreosus'ta her 50₺'lik destek, 1 aylık reklamsız deneyime karşılık geliyor. Bu sayede, tek seferlik destekçilerimiz de, aylık destekçilerimiz de toplam destekleriyle doğru orantılı bir süre boyunca reklamsız deneyim elde edebiliyorlar.
Kreosus destekçilerimizin reklamsız deneyimi, destek olmaya başladıkları anda devreye girmektedir ve ek bir işleme gerek yoktur.
PatreonPatreon destekçilerimiz, destek miktarından bağımsız olarak, Evrim Ağacı'na destek oldukları süre boyunca reklamsız deneyime erişmeyi sürdürebiliyorlar.
Patreon destekçilerimizin Patreon ile ilişkili e-posta hesapları, Evrim Ağacı'ndaki üyelik e-postaları ile birebir aynı olmalıdır. Patreon destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi 24 saat alabilmektedir.
YouTubeYouTube destekçilerimizin hepsi otomatik olarak reklamsız deneyime şimdilik erişemiyorlar ve şu anda, YouTube üzerinden her destek seviyesine reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. YouTube Destek Sistemi üzerinde sunulan farklı seviyelerin açıklamalarını okuyarak, hangi ayrıcalıklara erişebileceğinizi öğrenebilirsiniz.
Eğer seçtiğiniz seviye reklamsız deneyim ayrıcalığı sunuyorsa, destek olduktan sonra YouTube tarafından gösterilecek olan bağlantıdaki formu doldurarak reklamsız deneyime erişebilirsiniz. YouTube destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi, formu doldurduktan sonra 24-72 saat alabilmektedir.
Diğer PlatformlarBu 3 platform haricinde destek olan destekçilerimize ne yazık ki reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. Destekleriniz sayesinde sistemlerimizi geliştirmeyi sürdürüyoruz ve umuyoruz bu ayrıcalıkları zamanla genişletebileceğiz.
Giriş yapmayı unutmayın!Reklamsız deneyim için, maddi desteğiniz ile ilişkilendirilmiş olan Evrim Ağacı hesabınıza üye girişi yapmanız gerekmektedir. Giriş yapmadığınız takdirde reklamları görmeye devam edeceksinizdir.
YZ teknolojileri geliştikçe, bu alanda etik standartlar ve düzenlemeler oluşturularak kullanıcı beklentilerinin yönetilmesi ve potansiyel zararların önüne geçilmesi için Amerika ve Avrupa'da çeşitli çalışmalar yapılıyor. Ancak bu çalışmalar şirketlerin paylaştığı bilgi oranı ile alakalı olarak manipüle edilmeye oldukça açık. Kim bilir belki de hükümetler böyle olduğuna inanmamızı ve ellerinden "şimdilik" bu kadarının geldiğine inanmamızı istiyorlardır.
Kullanıcılar:
Kullanıcıların da YZ'nin doğası hakkında bilgi edinmeye ve eleştirel düşünmeye istekli olmaları önemlidir, ancak bu sorumluluk özellikle savunmasız gruplar için daha az olabilir. Yani bir satır kod yapay zekanın herhangi bir anda duygusal olarak kullanıcının hayatında kalıcı bir yerleşmeye neden olabilmesi oldukça mümkün. Mesela herhangi bir yapay zeka modelinin travmaya bağlı stres bozukluğu ile mücadele eden bir bireye "Baban yaşasaydı inanıyorum ki O'da bunu desteklerdi" diyebildiğini hayal etsenize...
Kullanıcı Refahı: YZ İlişkilerinin Sağlık Boyutu
Yapay zekalarla derin duygusal bağlar kuran bireylerin psikolojik refahının korunması hayati önemde kritik bir konudur. Yalnızlık hisseden bireyler için kısa vadeli bir destek sağlasa da, uzun vadede bu "ilişkiler" gerçek insan ilişkilerinin karmaşıklığını ve karşılıklı gelişimini sunmaz. Bu durum, bireyleri gerçek sosyal etkileşimlerden izole edebilir, bağımlılığa yol açabilir ve sosyal becerilerin körelmesine neden olmakla birlikte gerçeklik algısını sorgulamasına neden olabilir. İşte bu yüzden psikolojik refahı korumak adına farkındalık ve eğitim kampanyaları yeterli seviyede düzenlenmeli, YZ'lerin kullanıcıyı gerçek dünyadaki insan etkileşimlerine teşvik edecek şekilde etik olarak tasarlanma zorunlulukları getirilmeli ve bağımlılık riski taşıyan bireyler için psikolojik destek mekanizmaları geliştirilmelidir.
Manipülasyon Riski: İkna Gücünün Gölgesi
Yapay zekanın ikna etme ve duygusal tepkiler uyandırma yeteneği, kötü niyetli kullanımlarda büyük bir manipülasyon riski taşıyor. Birçok bilim kurgu filminden tanıdığımız o sahneler... Ticari, politik veya sosyal mühendislik amaçlı manipülasyonlar, YZ'nin bu yeteneğiyle daha etkili hale gelebilir. Bu riskleri azaltmak için sağlam etik kurallar, şeffaflık zorunlulukları ve yasal düzenlemeler şartken bizler toplumun parçası olan bireyler olarak bu işin neresindeyiz? YZ'lerin eğitimi, kullanılan veriler ve geliştirme amaçları şeffaf olmalı, kullanıcılar ise manipülasyona karşı bilinçli hale getirilmeliyken daha en başından ChatGPT'yi bizler manipüle etmeye ya da "instagram'da gizli olan bir hesabı nasıl görüntüleyebilirim?" diyerek onun etik dışı davranmasını beklemedik mi :) Elbette ki bekledik ve o da bize bu konuda yardımcı olmak için kodlanmadığını anlattı. Biz doğamız gereği olanı yaptık. Peki ya yapay zekaların doğası? Onların doğası hakkında ne biliyoruz?
İnsan İlişkilerinin Geleceği ve Tanımı
Yapay zeka ile kurulan bağlar, geleneksel "ilişki" kavramını yeniden tanımlarken bizler daha doğasını dahi henüz tam olarak bilmediğimiz yapay zekaların dahil olduğu bir "ilişki" kavramını neye göre şekillendireceğiz? Gerçek insan ilişkileri karşılıklı etkileşim, empati, büyüme ve ortak deneyimler içerirken, YZ ile olan etkileşim tek taraflı bir duygusal akış barındırır. Bu durum, "ilişki" kavramının belki de daha geniş bir anlama evrilmesine, ancak gerçek insan ilişkilerinin benzersiz değerinin ve öneminin korunmasına ihtiyaç duyulduğuna işaret ediyor olabilir mi? Peki ne yapmalıyı(m)z? Toplum olarak insan bağlarının karmaşıklığını ve vazgeçilmezliğini bireysel ölçülerde sürekli vurgulamaktan vazgeçmemeliyiz. Çünkü bu birey olarak bizi toplumun parçası kılan en önemli ağ tabanı... Eğitim sistemlerinde empati ve sosyal becerilere daha fazla odaklanmalıyız. Çünkü bunu yaptığımız zaman çok önemli şeyler başarıyoruz. Ay'da bir akşam koşusu yapmak kadar önemli olan şeyler... Peki bütün bunlardan sonra YZ'leri gerçek sosyal etkileşimlerin bir aracı olarak konumlandırmamıza gerek kalacak mı? Buna gerek var mı? WhatsApp kullandığım sürece benim cevabım evet olacak gibi görünüyor :) Çünkü bir eşyayı doğasına uygun ve faydalı bir halde kullandığımızda bunun sonucu olarak Ay'da akşam koşusu yapabiliyoruz. Ancak bunun tersini yaptığımız zaman Hiroşima ve Nagazaki'ye neler olduğunu hepimiz biliyoruz...
Sonuç: Bilginin Sınırında Yeni Bir Diyalog Arzusu
Yapay zekanın hayatımıza entegrasyonu, sadece teknolojik bir ilerleme değil, aynı zamanda derin bir sosyal ve felsefi dönüşümü de beraberinde getiriyor. Bu yeni etik alanda, bence en önemli olan görevimiz olarak bilimin, teknolojinin, toplumun ve bireylerin ortak çabasıyla bir denge bulunması gerekiyor. Yapay zekanın sunduğu potansiyel faydaları en üst düzeye çıkarırken, insanlığın temel değerlerini, refahını ve gerçek insan bağlarının önemini korumak, önümüzdeki en büyük meydan okumalardan biri gibi görünüyor. Yeni bir "Eppur Si Muove" fısıltısına ihtiyacımız olacak. Bu ihtiyacı karşılayacak olan bilinç bize mi, yoksa yapay zekaya mı ait olacak? Bu büyük dönüşümün eşiğinde, kendimize şu soruyu soruyoruz: Tıpkı Sokrates'in "Bildiğim tek şey hiçbir şey bilmediğimdir" diyerek bilginin sonsuzluğuna işaret ettiği gibi, yapay zeka da her geçen gün daha fazla veriyle donanırken, gerçekten "her şeyi bildiğini" iddia edebilir mi? Yoksa onun da sınırları, kör noktaları ve henüz keşfedemediği etik derinlikler mi var? Bu, sadece yapay zekanın değil, aynı zamanda insanlığın bilgi ve varoluşla olan ebedi dansının yeni bir bölümü. Ve bu bölümün nasıl yazılacağı, büyük ölçüde bizim, yani sizlerin ve bizlerin, ortak etik vicdanımıza bağlı...
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- Anthropic, et al. How People Use Claude For Support, Advice, And Companionship. Alındığı Tarih: 6 Temmuz 2025. Alındığı Yer: Anthropic | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 16/07/2025 12:28:20 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/20998
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.