Mutlak Sıfıra Ulaşılamamasının Nedenleri
Klasik ve Kuantum Fiziği Açısından Mutlak Sıfıra Ulaşılamamasının Nedenleri

- Blog Yazısı
Mutlak sıfır, 0 Kelvin (−273,15°C veya −459,67°F) olarak tanımlanır ve teorik olarak tüm klasik parçacık hareketlerinin durduğu sıcaklık noktasıdır. Termodinamik sıcaklık ölçeğinin en alt sınırıdır ve bu sıcaklığa ulaşmak, bir sistemin hiçbir termal enerjiye sahip olmaması anlamına gelir. Soğutma teknolojisindeki büyük ilerlemelere rağmen, bilim insanları bu uç noktaya hiçbir zaman ulaşamamıştır—ve ulaşamayacaktır. Peki, neden?

Bunun cevabı hem klasik fizikte hem de kuantum fiziğinde yatan temel yasalarda gizlidir. Bu makalede, mutlak sıfıra ulaşmanın neden imkânsız olduğunu hem klasik termodinamik hem de kuantum mekaniği perspektifinden ele alacağız.
Klasik Fizik: Termodinamiğin Üçüncü Yasası
Klasik termodinamikte bu konuyu açıklayan temel yasa, Termodinamiğin Üçüncü Yasasıdır. Bu yasa şöyle der:
“Bir sistemin sıcaklığı mutlak sıfıra yaklaştıkça, mükemmel bir kristalin entropisi de sıfıra yaklaşır.”

Entropi, bir sistemdeki düzensizliğin veya rastgeleliğin ölçüsüdür. Mutlak sıfırda, mükemmel bir kristalin en düzenli, en düşük enerjili hâlinde olduğu varsayılır—hiçbir rastgelelik veya hareket yoktur.
Ancak bu yasa önemli bir sonucu da beraberinde getirir:
Herhangi bir sistemin sıcaklığını mutlak sıfıra indirmek, sonlu sayıda adımda ya da sonlu sürede imkânsızdır.
Çünkü bir sistemi soğutmak, ondan ısı enerjisini uzaklaştırmak anlamına gelir. Sıcaklık düştükçe, sistemdeki her birim enerji giderek daha zor çıkarılır. Sonunda, sistemin sıcaklığını sıfıra indirmek için sonsuz sayıda işlem yapmak gerekir. Bu nedenle ne kadar gelişmiş bir soğutma yöntemi kullanılırsa kullanılsın, yalnızca mutlak sıfıra yaklaşılabilir ama asla tamamen ulaşılamaz.
Kuantum Fiziği: Belirsizlik İlkesi ve Sıfır Noktası Enerjisi
Klasik termodinamik, pratik sınırlamaları ortaya koyarken, kuantum fiziği daha temel, mikroskobik düzeyde neden mutlak sıfıra ulaşılamayacağını açıklar.
Heisenberg’in Belirsizlik İlkesi
Heisenberg Belirsizlik İlkesi, bir parçacığın konumu ve momentumunun aynı anda kesin olarak bilinemeyeceğini söyler:
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Δx · Δp ≥ ℏ / 2

Eğer bir parçacık mutlak sıfırda tamamen hareketsiz olsaydı, hem konumu hem de momentumu tam olarak bilinebilirdi (momentum = 0 ve sabit konum). Bu durum belirsizlik ilkesini ihlal ederdi. Bu nedenle, sıcaklık ne kadar düşük olursa olsun, parçacıklar her zaman belirli bir düzeyde harekete - sıfır nokta hareketine - sahip olmak zorundadır.
Sıfır Noktası Enerjisi
Bu kavramla bağlantılı olarak, sıfır noktası enerjisi diye bilinen bir gerçek vardır. Bu, bir kuantum sisteminin sahip olabileceği en düşük enerjidir. Mutlak sıfırda bile, kuantum sistemler (örneğin bir kristal örgüsündeki atomlar veya bir gazdaki moleküller), belirsizlik ilkesi nedeniyle bu artık enerjiyi taşımaya devam ederler. Bu enerji, parçacıkların hiçbir zaman tamamen durgun olamamasını sağlar. Yani hiçbir sistem tam anlamıyla “durağan” olamaz ve bu yüzden mutlak sıfıra da ulaşılamaz.

Deneysel Kanıtlar
Bilim insanları lazer soğutma ve buharlaştırmalı soğutma gibi ileri tekniklerle bazı sistemleri mutlak sıfırın milyarda bir derece yakınına kadar soğutabilmiştir. Ancak her yöntem, şu iki temel sınıra çarpar:
• Klasik olarak, enerjiyi çıkarmak gittikçe zorlaşır.
• Kuantum olarak, parçacıklar asla tamamen durmaz.
Bu ilkeler yalnızca mutlak sıfıra ulaşmayı imkânsız kılmaz; aynı zamanda maddenin kararlılığını sağlayan temel taşlardır.
Mutlak sıfır, teorik bir kavramdır—matematiksel olarak yaklaşılabilir, fakat fiziksel olarak aşılamaz bir sınırdır. Klasik bakış açısına göre, Termodinamiğin Üçüncü Yasası, mutlak sıfıra sonlu adımlarla ulaşılamayacağını söyler. Kuantum bakış açısına göre ise, belirsizlik ilkesi ve sıfır nokta enerjisi, parçacıkların her zaman belli bir düzeyde hareket edeceğini garanti eder. Bu sınır, evrenimizin temel doğasına dair daha derin bir gerçeği yansıtır: Bazı uç noktalar ulaşılmak için değil, mümkün olanın sınırlarını tanımlamak için vardır.
Kaynakça (Alfabetik Sıra ile)
- Atkins, P., & de Paula, J. (2010). Physical Chemistry (9. Baskı). Oxford University Press.
- Callen, H. B. (1985). Thermodynamics and an Introduction to Thermostatistics (2. Baskı). Wiley.
- Feynman, R. P., Leighton, R. B., & Sands, M. (1965). The Feynman Lectures on Physics, Cilt I. Addison-Wesley.
- Griffiths, D. J. (2005). Introduction to Quantum Mechanics (2. Baskı). Pearson Prentice Hall.
- Kittel, C., & Kroemer, H. (1980). Thermal Physics (2. Baskı). W. H. Freeman.
- Reif, F. (1965). Fundamentals of Statistical and Thermal Physics. McGraw-Hill.
- Ziman, J. M. (1972). Principles of the Theory of Solids (2. Baskı). Cambridge University Press.
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 22/05/2025 12:55:54 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/20263
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.